Cadde '90'lı yıllar daha değerli geliyor'

'90'lı yıllar daha değerli geliyor'

09.01.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

‘Yeşil Deniz’ dizisinde Gülenay’ı canlandıran Zeynep Gülmez, 90’lı yılları anlatan projesi için “O yıllarda teknoloji azdı, insanlar samimiydi. O zamanlar daha değerli geliyor” dedi

90lı yıllar daha değerli geliyor

Gülenay karakteri sizin gözünüzden nasıl biri?

Haberin Devamı

Gülenay ailesine bağlı, sevecen, klasik bir Ege kadını… Senaryo gereği belediye başkanı olan kocasıyla restleşmesi sonucu başkanlığa adaylığını koyuyor. Sonunda beklenen zafer geliyor ve Gülenay belediye başkanı oluyor.

Ardından 90’lı yıllarda kadın dayanışmasının mizahi tarafıyla seyirciyle buluşmaya devam eden bir karakter haline geliyor. Herkes tarafından sevilmesinin sebebinin bu olduğunu düşünüyorum.

90’lı yıllarda geçen dizide oynamak nasıl bir his?

90’lı yıllar hayatımın önemli bir dönemini kapsıyor. Çünkü o dönemde teknoloji daha azdı, insanlar birbirleriyle daha samimiydi, mahalle kültürü ve komşuculuk vardı. O dönem artık bize daha değerli geliyor.

Günümüzde her şey daha hızlı tüketiliyor. Arkadaşlık, sevgi, aileyle birlikte olma, yitirmeye başladığımız duygular, alışkanlıklar ve gelenekler... ‘Yeşil Deniz’le o dönemi seyirciye biraz olsun hatırlatmak benim için çok keyifli oldu.

Haberin Devamı

Gülenay’la ortak yönleriniz var mı? İlerleyen zamanlarda yeni yönlerini görme fırsatımız olacak mı?

Yengeç burcuyum. Gülenay karakteriyle anaç yönlerimiz birbirine çok uydu. Aileme çok düşkünümdür. Dizinin başlarında Gülenay izleyici karşısına hep bu şekilde çıktı ama ilerleyen zamanlarda hikaye gereği eşim ve kızım ayrılıyor. Önümüzdeki bölümlerden itibaren artık benim oynadığım karakter de ‘Yeşil Deniz’de olmayacak. Ama hikaye eminim seyirciye tat vermeye ve daha uzun soluklu olmaya devam edecek.

Canlandırmak istediğiniz bir rol var mı?

Oyuncular doyumsuzdur. Komedi oynarlar, dram oynamak isterler. Dram oynarlar polisiye oynamak isterler. Aksiyon oynayanlar, dönem işi isterler.

Ben de kendimi sürekli yenilemek, farklı karakterlerde görmek isterim. Bir rolde başarılı olduğun zaman hep o rolde görmek isterler seni ama oyuncu ters köşe yapmak ister. Ben de ters köşe rollere hep sıcak baktım. En iyi rol seni zorlayan roldür.

Şöhret sizin için ne ifade ediyor?

Bu, kişiye göre değişir. Benim için şöhret, tamamıyla işime verdiğim değer ve çok çalışmanın ödülü. Ama şöhret şans eseri de olabilir. Bu nasıl elde ettiğinize bağlı. Biri kalıcı, diğeri balon...

Haberin Devamı

Önemli olan şöhreti taşıyabilmek ve kalıcılığını sağlayabilmek.

‘Bu senenin en iddialı oyunu’

‘Airswimming /Havada Yüzmek’ oyununuzdan biraz bahseder misiniz?
Yaklaşık altı ay süren bir prova sürecimiz oldu. Yıllardır böyle bir rol gelse de oynasam diyebileceğim, kendimi tiyatro sahnesinde gösterebileceğim bir rol nihayet beni buldu.
Bu yıl Jest Tiyatro’yla ahlaksal açıdan embesillerin hikayesini anlatan, sabıkalı akıl hastaları hastanesindeki iki kadından biri olan Persephone karakterini oynuyorum.
Aslında tarihin utanç sayfalarına not düşülmüş gerçek bir hikaye bu. Charlotte Jones kaleme almış.
Babası tarafından tecavüze uğramış bir kadın ve bütün kardeşlerini savaşta kaybetmiş. Asker olmak isteyen, erkek özentisi, pipo içen Dora’nın hikayesi.
Sırf ahlak suçu işledikleri için akıl hastanesine kapatılmış ve 56 yıl unutulmuş kadınların hayata tutunma hikayelerini Neriman Uğur’la birlikte canlandırıyoruz. Oyunu, Murat Sarı yönetiyor.
Ocak ayında sadece 13 ve 26 Ocak’ta Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde sahnelenecek. Bu senenin en iyi oyunlarından biri olacak kadar iddialı geliyoruz.
Havada yüzmek nasıl bir duygu?
Gerçekte çok keyifli olacağından eminim. Ama oyunumuzda çaresiz iki kadının sığındığı bir liman, havada yüzmek… Bir tımarhanenin leş gibi bodrum katındaki banyoda kurduğunuz hayaller çok önemli.
İmkansız diye bir şey yok. Bu yüzden havada yüzmek imkansız değil.
‘Eşimin eleştirmesi işime yarıyor’
Tolga Güleryüz’le evliliğiniz nasıl gidiyor?
Evliliğimiz ikimiz için de sürpriz oldu. Yoğun iş zamanımıza denk geldiği için cicim aylarını yaşama fırsatımız olmadı. Balayımız için bile, yazı bekliyoruz.
Bunun dışında evliliği tatmak çok güzel. Tolga’yla gayet iyi bir iletişimimiz var. Aynı sektörde olmamız bir şeylere engel olmadı. Birlikte vakit geçirmekten keyif alıyoruz.
Yönetmen olduğu için oyunculuğunuzu eleştirir mi?
Tabii ki eleştiriyor. Oyunculuğumdan çok kıyafetlerimi, saçımı ve mak- yajımı eleştiriyor. Bana komediden çok dramada daha inandırıcı ve doğal olduğumu söyler. Evde bu işten anlayan birinin olması çok işime yarıyor.
Çocuk düşünüyor musunuz?
Elbette düşünüyoruz.
Motosiklet tutkunuz devam ediyor mu?
Yaklaşık 10 senedir motosiklet sevdalısıyım. İstanbul’da kış şartlarında kullanmayı tercih etmesem de, yazın bol bol keyfine varıyorum. İstediğim yere, istediğim saatte gidip, dilediğim yere park edince, dünyanın en mutlu insanı oluyorum.
90lı yıllar daha değerli geliyor