Siyaset ‘Asıl sınavımız 2019’da olacak’

‘Asıl sınavımız 2019’da olacak’

21.04.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplanan Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ve Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) referandum sonuçlarını masaya yatırdı.

‘Asıl sınavımız 2019’da olacak’

İstenilen “evet” oranı yakalanamasa da sonucun bir “başarı” olduğu vurgulanan toplantıda, “asıl sınav 2019’da” denilerek, 2019 seçimlerinden başarıyla çıkabilmek için referandum sonucunun özellikle sahil kesimi ve büyükşehirler açısından bir “işaret fişeği” olarak görülüp siyasi ve sosyolojik açıdan tahlil edilmesi kararlaştırıldı. Seçmen nezdindeki en büyük tedirginliğin CHP’nin de savunduğu, “tek adamlık, diktatörlük” tezinden kaynaklandığı tespiti yapılan toplantıda, bundan sonraki süreçte toplumdaki tedirginlik ve korkuyu giderecek şekilde yeni sistemin halka anlatılmasına devam edilmesi, bunun yanında il bazında ekonomik ve sosyokültürel çalışmalar yapılması benimsendi.
‘35’ten 51.4’e yükseltmek’
Yıldırım referandumun ardından önceki gün partisinin yetkili kurullarını peş peşe toplayarak kurmaylarıyla referandum sürecini ve sonuçlarını değerlendirdi. MYK ve MKYK öncesi gerçekleştirilen il başkanları toplantısında, ilçe ve il kongrelerinin, “yıl sonuna kadar” bitirileceği söylenmesinde karşın, MYK ve MKYK’da bu konuda bir takvimlendirilmeye gidilmedi. Kongre kararı ve takvimlemenin YSK’nın referandum sonucunu ilan etmesi sonrası görkemli bir törenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partiye üyelik sürecinin tamamlanmasının ardından alınacağı öğrenildi.
Milliyet’in Ak Parti kaynaklarından edindiği bilgilere göre, üyelerin tamamına yakının tek tek söz olarak görüşlerini dile getirdiği toplantılarda referandum sonucu ağırlıklı olarak, “başarı” şeklinde nitelendirildi. Ancak bu sonuçtan da alınması gereken mesaj ve dersler bulunduğu ifade edildi. Sistem değişikliğine ilişkin Anayasa değişikliği teklifinin gündeme geldiği süreçte yaptırılan kamuoyu anketlerinde “evet” oranının yüzde 35’lerde seyrettiğine dikkat çekililerek, şu görüşler dile getirildi:
“6 ay gibi kısa bir sürede bu oran yüzde 51,4’e çıkmıştır. ‘Biz şu kadar aldık, MHP’den şu geldi, bizden şu gitti’ hesaplaması ileriye dönük projeksiyonlarımız bakımından yapılabilir. Ama nihai aşamada yüzde 51.4 ile olsa da sonuç alınmıştır. Ekonomik iç ve dış politikanın çalkantılı olduğu süreçlerde bu tip reformların topluma kabul ettirilmesi zordur. Çünkü toplum radikal kararları daha durağan süreçle tartışıp karara bağlamayı tercih eder. Bu sonuç hem siyasi hem de sosyoljik açıdan önemli bir başarıdır.
Bizim asıl sınavımız ise Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimlerinin yapılacağı 2019’da. Bu seçimlerden başarıyla çıkmak için, referandum sonuçlarını iyi okuyup, tahlil etmeliyiz. Önümüzdeki seçimler için bize önemli ipuçları verecek olması nedeniyle referandumdaki tablonun siyasi, ekonomik, sosyolojik nedenleri çok iyi irdelenmelidir.”