‘Başbakan olmak suç işleme hakkı vermez’

“Darbe” suçlamasıyla önceki gün gözaltına alınan eski Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı, emniyette verdiği ifadede, 25 Aralık soruşturmasının daha sonra görevden alınan savcısı Muammer Akkaş’ı işaret etti. Polislere yönelik yapılan üçüncü dalga operasyonu kapsamında gözaltına alınan eski İstanbul Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı yaklaşık 40 sayfalık ifade verdi. Saygılı’ya soruşturma dosyasında yasama dokunulmazlığı bulunan 29 kişinin telefonlarının dinlenerek kayda alındığı söylenerek bu usulsüzlükten haberinin olup olmadığı soruldu. Saygılı ise, “Yasama dokunulmazlığı olan hiçbir şahıs dinlenmemiştir. Haklarında dinleme kararı alınmamıştır” dedi.

‘Şüpheli kişilerle görüştüler’
Takip edilen şüphelilerle, yasama dokunulmazlığı olan kişilerin görüştüğünü ve bunların takibe takıldığını belirten Saygılı, “Bu irtibatlar anlık olarak soruşturma savcısına iletilmiştir. Soruşturma savcısının suça iştirak görüşmesi olduğuna karar verdikleri tape yapılmıştır. Hangi görüşmelerin tapesinin yapılıp yapılmayacağına soruşturma savcısı karar vermektedir” dedi. Yasama dokunulmazlığı olan kişilerin de toplumun birer bireyi olduğunu ifade eden Saygılı, “Hukuk toplumunda yasama dokunulmazlığı olan şahıslarda toplumun birer bireyidir” diye konuştu.

‘Zarrab için MİT de uyardı’
Reza Zarrab’la ilgili MİT’in de Başbakan’ı uyardığını söyleyen Saygılı, “Aynı hedeflerin MİT tarafından da takip edildiği ve dinlendiği anlaşılmaktadır. Demek ki adli soruşturmaları emniyete paralel olarak dinleyen başka bir istihbarat birimi bulunmaktadır” dedi. Emniyetin kriptolu telefonu dinleyecek sistemi olmadığını belirten Saygılı, bu sistemin MİT’te ve yabancı istihbarat servislerinde olduğuna dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Yasin El Kadı arasında Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen görüşmenin kaydını alınmasının adli bir görev olduğunu belirten Saygılı, “Görüntülerin Narkotik Şube adına istenmesinin nedeni, şüphelilerin çok yüksek düzeyde kamu nüfusu kullanabildikleri, bunun için siyasi şahsiyetlerden destek alabildikleri, soruşturmayı deşifre etmek için daire başkanlığı nezdinde girişimde bulunduklarına şahit oldum. Mali Şube’nin görüntüleri isteme yazısı göndermesi halinde herkes alarm durumuna geçecek ve soruşturma ihlal olabilecekti” dedi.

Adliyeye sevk edildiler

İstanbul merkezli 16 ilde gerçekleştirilen operasyonlar kapsamında dün gözaltına alınan 33 emniyet personelinden aralarında Yakup Saygılı’nın da bulunduğu 17’si dün adliyeye sevk edildi. Emniyette işlemleri devam eden 16 şüpheli ise Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki işlemlerinin ardından tekrar Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesine götürüldü. Operasyonda gözaltına alınan eski İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı, Cumhuriyet Savcısı İsmail Uçar’a ifade vermesinin ardından serbest bırakıldı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden 3 polis daha akşam saatlerinde savcılıktaki sorgularının ardından serbest bırakıldı.

‘El Kadı ile niye görüştü?’

Görüntülerde Başbakan Erdoğan’ın bulunmasının hukuka aykırı bir durum olmadığını belirten Saygılı, “Görüntülere ilişkin çözüm tutanağında O dönem Başbakan olan Tayyip Erdoğan’ın bulunması mı yoksa, ülkeye giriş yasak
olan bir şahısla bile bile görüşüyor olması mı vahimdir. Erdoğan’ın ülkeye girişini kendi yasakladığı bir şahısla neden görüştüğü, bu şahsa kamu imkanlarını neden tahsis ettiği, gibi soruların sorulmasını talep ediyorum” diye konuştu.
Saygılı’ya sorguda Başbakan Erdoğan’ın Kısıklı’da bulunan evinin bölgesindeki GSM haritasının
çıkarılmasının nedeni de soruldu. Bir
kişinin başbakan olmasının o kişiye suç işleme hakkı vermediğini belirten Saygılı, “Kişi ben kendi yaptığım yasalara uymayacağım deme hakkına sahip değildir. T.C. yasalarına göre Yasin El Kadı suç işlediği için izlenmek ve dinlenmekteydi. Tutunakta başbakanın dinlendiğine ve izlendiğine dair bir şey yok. İzlenen şahıs
El Kadı’dır. El Kadı’nın kimden destek aldığı, kiminle hareket ettiğinin belirlenmesi amacı ile bilgisayar ortamında yapılmış bir çalışmadır” diye konuştu.