"Belçika’yı iki defa uyardık"

Suriye’deki çatışma bölgelerine gitmek isteyenleri durdurmamakla uzun bir süre eleştirilen Türkiye’nin kritik öneme sahip isimleri yakalayıp ilgili ülkeye iade ettiği Brüksel saldırısı ile yeniden açığa çıktı. Brüksel’de kanlı saldırıları düzenleyen isimlerden biri olan terör örgütü IŞİD üyesi İbrahim El Bakraoui’nin Antalya Havalimanı’ndan 11 Haziran 2015’te Türkiye’ye girdiği, 14 Haziran’da çatışma bölgelerine geçeceği sırada Gaziantep’te yakalandığı anlaşıldı. Bakraoui’ni sınır dışı edilirken, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı, Belçika polisini hemen uyardı. Ancak sınır dışı edilen teröristin terörizmle bağlantısını bulamadıklarını belirten Belçika, şahsın serbest bırakıldığını bildirdi ve varsa ek bilgi gönderilmesini talep etti. Bunun üzerine İstihbarat Daire Başkanlığı 6 Ocak 2016’da şahsın çatışma bölgelerine gidecekken yakalandığını yeniden iletti. Ancak Belçika işlem yapmadı. Bu tavır Belçika ile sınırlı kalmadı.

‘Çatışma bölgesi’
Brüksel saldırısının faillerinden Bakraoui ile ilgili süreç Avrupa’da büyük tartışma yarattı. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı, 9 Ekim 1986 doğumlu Bakraoui’nin 11 Haziran 2015’de Antalya Havalimanı’ndan giriş yaptığını tespit etti. Terörist, 14 Haziran 2015’de Gaziantep’ten çatışma bölgelerine geçecekken 1987 doğumlu Almanya vatandaşı S.E. Amri ile birlikte yakalandı.

Yakalama 26 Haziran 2015’de Belçika polisine yazılı olarak bildirildi. Belçika, İstihbarat Dairesi’ne 20 Temmuz 2015’de yanıt yazısı gönderdi. Yazıda, “Şahsın adli vakalar nedeniyle tanındığı, terörizmle hiçbir bağlantısını tespit edemedikleri ve serbest bıraktıkları” belirtildi ve detay bilgi talep edildi.

6 Ocak 2016’da verilen yanıtta, “Şahsın çatışma bölgeleri ile bağlantılı olabileceği” için yakalandığı ve sınır dışı edildiği vurgulandı. Ancak Belçika buna rağmen şahısla ilgili işlem yapmadı. Türkiye, Bakroui ile ilgili Hollanda’yı da bilgilendirdi ancak bundan da sonuç çıkmadı.

Paris’teki IŞİD saldırılarından sonra kayıplara karışan Salih Abdeslam’ın da Türkiye’den Suriye’ye geçmek isterken yakalanarak Belçika’ya iade edilmişti.

‘2 kez sınır dışı edildi’
Reuters ise dün iki Türk yetkiliye dayandırarak servis ettiği haberinde Bakraoui’nin geçen yıl iki kez Türkiye’ye giriş yaptığını belirtirken, yetkililerin Bakraoui’nin militan olmasından şüphelendiklerini Avrupalı meslektaşlarına ilettiklerini açıkladı. Konuyla ilgili konuşan diğer Türk yetkili, Bakraoui’nin ilk olarak Temmuz ayında sınır dışı edildiğini belirtirken, Reuters’a konuşan İkinci Türk yetkili de Bakraoui’nin Türkiye’ye ikinci kez geçen yıl 11 Ağustos’ta giriş yaptığını, iki hafta sonra 25 Ağustos’ta Antalya Havaalanı’ndan sınır dışı edildiğini kaydetti. Milliyet’e bilgi veren kaynaklar ise Bakraoui’nin iki kez sınır dışı edildiğini doğrulamadı.

Bakanların istifası reddedildi
Belçika’da Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı olan Jan Jambon ile Adalet Bakanı Koen Geens, Brüksel’deki saldırının ardından istifalarını sundu. Başbakan Charles Michel ise, istifaları geri çevirdi. VTM televizyonuna açıklama yapan Jambon, Başbakan’ın kendisine “Savaş döneminde, savaş alanını terk edemezsiniz” dediğini aktardı. Jambon’un istifası, polis güçlerinin görevini yerine getiremediği için sorumluluğu üstüne aldığı şeklinde yorumlandı. Belçika’daki La Libre gazetesi ise, saldırganlardan Ibrahim El Bakraoui’nin dosyasının Türkiye’den Belçikalı yetkililere gönderildiğinin açıklanmasından beri tüm gözlerin İçişleri Bakanlığı’nda olduğunu yazdı.

Avrupa bunu hep yapıyor
Brüksel saldırısı, Türkiye’yi uzun bir süre önlem almamakla eleştiren Avrupa ülkelerinin ihmallerini açığa çıkarttı. Bazı örnek olaylar şöyle:

- Fatih Jahangir Khan-Danimarka: Türk ve Danimarka vatandaşı Khan, Şubat 2013’te, Suriye’ye gitmek üzere Danimarka’dan ayrıldı. Khan, Suriye’ye geçmeye çalıştığı sırada gözaltına alındı ve ailesine teslim edildi. Sonra 23 Haziran 2013’te Danimarka’dan Danimarka pasaportu ile ailesinin imzasını taklit ederek çıkış yaptı ve halen kayıp.

- Mohamed Mehdi Raouafi-Fransa: Fransa vatandaşı Raouafi, 21 Ocak 2014’te Nice-İstanbul-Hatay uçağına binmeden önce, THY yetkililerine, Suriye’de radikal örgütlere katılan ağabeyi Waghi Raouafi gibi Hatay’a gitmek istediğini söyledi. THY yetkilileri, Fransız makamlarını uyardı. Fransız yetkililer, Raouafi’nin uçağa binmesine izin verdi.

- Faradje Abidat-Fransa: Abidat, 29 Eylül 2014’te Kilis otobüs terminalinde sorgulandı. 19 Ekim 2014’te İstanbul aktarmalı uçakla Paris’e gönderildi. Fransız yetkililer, kanıt yetersizliğinden serbest bıraktı. Abidat 7 Kasım 2014’te Şanlıurfa’da Suriye’ye yasadışı yollardan geçmeye çalışırken ikinci kez sınır dışı edildi.

- Muhammed Qadar ve Yasmin Said Ahmed-İsveç: İsveçli yetkililer 4 Mayıs 2015’te ikilinin Suriye’ye gitmek üzere Türkiye’ye geleceği bilgisini verdi. Qadar ve Ahmed, aynı gün Abdelmoumenne Amin Ghezali ile İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı’na geldi. Stockholm’e geri gönderilen ikili, 12 Mayıs 2015’te Kos adasından feribotla Türkiye’ye giriş yaptı. Haklarındaki yasaklama kararı nedeniyle Kos Adası’na gönderildiler.

Hollanda Konsolosluğu kapısını açmadı
İstiklal Caddesi üzerindeki Hollanda’nın İstanbul Başkonsolosluğu binası, Hollanda Dışişleri Bakanlığı’nca yapılan olası terör tehdidi nedeniyle önceki gün kapatılmıştı. İstanbul Valiliği Hollanda Başkonsolosluğu’na yönelik tehdit iddialarıyla ilgili ihbarı yapan kişiye Aksaray ilinde ulaşıldığını belirterek, “İhbarcı şahsa adli işlem yapılmaktadır” denilmişti. Ancak Hollanda Başkonsolosluğu dün de hizmet vermedi.

Alman okuluna saldırı planlayan 3 kişi tutuklandı
İstanbul’da IŞİD’e yönelik gerçekleştirilen operasyonda gözaltına alınan 3 kişi tutuklandı. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre Türkiye’deki Alman temsilcilikleri ve Alman okuluna saldırı planladıkları belirtilen 2’si yabancı uyruklu 3 kişi dün Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne sevkedildi. Mahkeme Irak uyruklu İbrahim Ghanem Alshalawey, Suriye uyruklu Ali Al Faraç ve Muhammet Nas’ı tutukladı. (DHA)

Wilders: Erdoğan haklıysa Başbakan istifa etmeli

Türkiye’nin, Brüksel saldırganlarından birini geçen yıl sınır dışı ettiğini ve saldırganın isteği ile Hollanda’ya gönderdiğini açıklaması, Lahey yönetimini zor durumda bıraktı. Muhalefet partileri, hükümetten açıklama istedi. En sert tepki ise aşırı sağcı Özgürlük Partisi’nin (PVV) lideri Geert Wilders’den geldi.

Wilders, “Eğer bu doğru ise o zaman Rutte istifa etmeli” ifadelerini kullandı.