‘Ceylan gibi inatçıyım’

Gençlik dizisi ‘Yıldız Masalı’yla oyunculuğa adım atan Melis Tüzüngüç’ün ekran yolculuğu ‘Harem’, ‘Böyle Bitmesin’, ‘Babam Sınıfta Kaldı’ ve ‘Şimdi Onlar Düşünsün’le devam etti. Bu aralar ‘Baba Candır’da izlediğimiz oyuncu; projeyi ve hedeflerini anlattı.

Çekimler nasıl gidiyor?

Günler, yoğun ve hızlı bizim için. Yoruluyoruz ama birbirimize olan sevgi ve saygımız öyle yoğun ki , gül gibi geçinip gidiyoruz. Bütün mevzu, keyif almayı bilmekte!

Bu dizinin hayatınızdaki yeri ne oldu?

‘Baba Candır’, çok özel bir iş. Kendi içimde boyut atladım. Uçtum, kondum, duruldum, delirdim ve yine uçtum. İçimin ve dışımın farkına vardım. Hem iş hem de manevi olarak çok katkıları var bana.

Canlandırdığınız Ceylan’ın size benzeyen yanları var mı?

Ceylan’ı seviyorum. Senaryoyu ilk okuduğumda benzer birkaç taraf bulmuştum. İnatçı oluşumuz benziyor. Çocuksu yanlarımız örtüşüyor. Hem masum hem de cin fikirli. Melis’in yapma- yacağı birçok şeyi de yapıyor aynı zamanda. Ayrıldığımız yerler de çok ama en benzer yanımız, hayat enerjimiz ve iç ritmimiz.

Oyunculukla ilgili hedefleriniz neler?

Yapacak milyon tane şey var. Yolun çeyreğinde bile değilim henüz. En çok istediğim, kendi filmimi yazıp yönetmek. Hep ilham peşindeyim. Biraz da ilham olmak isterim.

‘Sıcak Çikolata’ oyununda eskort bir kızı canlandırdınız. Oyunculukta sınırlarınız var mı?

‘Sıcak Çikolata’, beni heyecanlandıran bir işti; tiyatroydu, canlıydı, sesliydi ve temas halindeydi. Her şeyden önce, deneyimdi. Başka bir kıvamı, bakış açısı vardı. Doğal olarak tavrın, yürüyüşün, konuşman ve edaların kadın kokmalıydı. Eskort olduğuma önce benim inanmam lazımdı. Üzerinde çalışmam gereken, analiz etmem ve gözlemlemem ge- reken işler beni müthiş heyecanlandırıyor.

‘Tamam’ dediğim karakterler olduğu sürece sorun yaşamam. İçime sinmeyen rolü zaten almam.

‘Ters köşe bir rol istiyorum’

Müzikal tadında bir film arzu ediyorum. Dansından, müziğine akıp gitsin her şey ve oynadığım karakter, o dünyaya adapte olsun. Kendi içinde tutarlı, ters köşeler barındırsın. Ayrıca bir biyografi projesinde de oynamak istiyorum. Bir politikacının, müzik yıldızının, engellinin ya da uyuşturucu bağımlısının hayatını oynayabilirim. Bu tarz karakterleri oynamanın hazzını dört gözle bekliyorum.

‘İçimi yazıya döküyorum’

Bir duygu yakaladığımda hemen kağıt, kalem ve ses kaydına sarılırım. İçimi yazıya dökerim. Hissettiğini yazan biriyim. Kelimelere çok anlam yüklüyorum. Çünkü duygularımın ve aklımın fotoğrafını gerçeğe en yakın onlar gösteriyor. Yazdığım şey, çok. Kimisi okurken bile kendi içinde müziği olan, kimisi de üzerine beste yaptığım... Tek kuralı ‘duygularım’ olan şiirlerim var. Doğru zamanı hissettiğimde paylaşmayı planlıyorum.