The Others 'Dönüşümlü Başkanlık kabul edilmedi'

'Dönüşümlü Başkanlık kabul edilmedi'

17.09.2016 - 14:44 | Son Güncellenme:

Rum müzakereci Mavroyannis, Türk tarafının olmazsa olmaz olarak değerlendirdiği Dönüşümlü Başkanlığı'n kabul edilmediğini açıkladı

Dönüşümlü Başkanlık kabul edilmedi

Dönüşümlü Başkanlık kabul edilmedi

Haberin Devamı

ULAŞ BARIŞ-KIBRIS POSTASI
Rum Baş müzakereci Andreas Mavroyanis müzakerelerde derinlemesine tartışılan 4 başlıkta ilerlemeler olduğunu ancak garantiler ve toprak konusunda herhangi bir yakınlaşma olmadığını söyledi. Rum PIK televizyonunda yayınlanan bir programda konuşan Mavroyanis “garantiler bizim için kabul edilemezdir, söz konusu değildir. Ancak yeni bir güvenlik sistemi masadadır. Türk tarafı ile aramızda garantiler konusunda derin bir ayrılık vardır çünkü biz basitçe garantilere karşıyız” ifadelerini kullandı. Toprak konusunda da açıklamalar yapan Mavroyanis “bizim toprak konusundaki duruşumuz da açıktır; Annan Planında olan her şey ve dahası" dedi. Rum müzakereci, "bazı bölgelerde ‘özel statüler’ olacağını söyleyerek henüz bu statülerin ne olacağı konusunda uzlaşı bulunmadığını" da kaydetti.

Haberin Devamı

Birincil Hukuk kabul edilmedi

Derogasyonlar konusuna da değinen Rum Baş müzakereci “hiçbir şekilde AB müktesebatına aykırı derogasyon olmayacak. Ancak bazı durumlarda, mesela büyük miktarda taşınmazlarla ilgili satın alma konularında belirli bir zaman dilimi ile birlikte bir derogasyon olabilir” diye konuştu. Dönüşümlü Başkanlığın Kıbrıs Rum tarafı tarafından kabul edilmediğinin de altını çizen Mavroyanis ağırlıklı oyun daha önceden Kıbrıs Türk tarafı tarafından kabul edildiğini hatırlattı. Kurulacak olan devletin yönetim şeklinin başkanlık sistemi olmasının çok büyük ihtimal olduğunu söyleyen Mavroyanis “bu konuda değişik fikirler gelirse tartışılır ancak şu an için geçerli olan şey başkanlık sistemidir” ifadelerini kullandı.

'Ada'da kısıtlama olmayacak'

Dört özgürlük konusunda da değinen Mavroyanis, "tüm Kıbrıslılar etnik kökenine bakılmaksızın herhangi bir kısıtlama olmadan ada genelinde dolaşma ve yerleşme özgürlüğüne sahip olacaktır" dedi. Mavroyanis “çözümün maliyeti son derece önemli bir konudur ve bu maliyet Kıbrıslıların geleceğini tehlike altına almamalıdır. Bu maliyete bulunacak olan çözüm detaylı şekilde ele alınmalı iki halk çözümün ertesi günü daha güzel bir geleceğe uyandığını hissetmelidir. Bunun şartlarından birisi de Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin borçlarını silmesi ve toplam tazminata yardım yapmasıdır. Elbette bu yardım tüm maliyeti karşılayacak şekilde olmayacaktır” dedi.