'Evlilik korktuğum bir şeydi'

- Ekrana bir süre ara vermiştiniz. Bu projede sizi çeken ne oldu?

‘Reaksiyon’ bittikten sonra 1.5 yıl bir şey yapmak istemedim. Açıkçası yorgundum ve beni heyecanlandıran bir proje de gelmedi. ‘Hangimiz Sevmedik’in, o sürede gelen, diğer okuduğum işlerden farkı vardı. Çok güldürdü, keyiflendirdi ve yüksek bir enerji verdi. Hemen yapmak istedim.

- Canlandırdığınız karakterden bahseder misiniz?

Itır, hukuk fakültesini birincilikle bitirmiş, ailesinin yanına dönmüş, kendi muhitine alışmak isteyen biri. İdealleri olan, kafası çalışan,matrak bir kız.

Mahalleden kapı komşusu Tarık’a çocukluğundan beri aşık... Tarık da ona... İlişkilerini gizli sürdürmüşler. Çünkü onlar birbirine düşman olan Münir ve Adile’nin çocukları. Ailelerinin bu ilişkiyi tasvip etmeyeceğini biliyorlar. İstanbul’a döndükleri gün gizlice evlenip mahalleye geliyor ve çalışmaya başlıyorlar. Bu oyun içinde oyun bakalım nasıl olacak?

- Setteki ortamı nasıl buldunuz?

1.5 yıl uzaktım. 18 yaşımdan beri çalışıyorum, setleri gerçekten özlemiştim. Aile gibi bir sette, çok değerli oyuncularla birlikteyim. Harika bir yönetmenle çalışıyoruz. Genç ama kendilerine has çizgileri ve tarzları olan yapımcılarımız ve senaristlerimiz var. İyi bir takım bana göre. Onların stilini, dünyalarını ve dillerini seviyorum. Biz de onlara dahil olduk ve güzel bir iş çıktı.

- Kısa bir süre önce Oren Fransez ile evlendiniz. Evlilik nasıl gidiyor?

Evlilik korktuğum bir şeydi. Bir anda karar verdim, çünkü o an yüzde 100 öyle hissettim ve korktuğumun aksine şu an harika bir hayatım var. Bence bu doğru insanı, doğru zamanda bulmakla ilgili. Sonrası ışık hızında değişiyor ve gelişiyor zaten. Evlendikten yedi ay sonra bu işin çekimlerine başladım. O zaman içinde de yeni hayatımı düzenledim. Şu an her şey gayet güzel...

- ‘Hangimiz Sevmedik’ dışında gündeminizde neler var?

Çalışmadığım dönemde ilgi alanlarımın üstüne gidecek zamanlarım oldu. Meditasyona başladım mesela... Şimdi bu konuyla ilgili almak istediğim başka eğitimler var. Ama bahsettikle- rim geniş zamanlı planlar. Şu an bütün konsantrasyonum ‘Hangimiz Sevmedik’ dizisinin üzerinde... Bugünlerde, Dizimizin hepimizi gülümsetebileceğine, bu hikayede kendimizden çok şey bulabileceğimize inanıyorum.

‘TESADÜFEN OYUNCULUĞA GEÇTiM’

- ‘Hangimiz Sevmedik’i nasıl anlatırsınız?

Çok eğlenceli bir aile dizisi... Herkesin kendinden bir şey bulabileceği, her yaş grubundan seyirciye hitap eden, alışkanlık yapabilecek, tuhaf entrikaların falan olmadığı, son derece samimi ve her bölümü Yeşilçam filmi kıvamında bir dizi. Nitekim karakterler de Yeşilçam aktör ve aktrislerinin isimlerini taşımakta...

- Siz Tarık’ı canlandırıyorsunuz...

Tarık Çam, mahallesinin ve ailesinin göz bebeği, medarı iftiharı. Sadece ailesinin değil, mahallelinin de gururlandığı biri. Diş hekimliği fakültesini birincilikle bitirmiş, dürüst, enerjik, hareketli, kültürlü ve bir o kadar da yakışıklı. Ailesine, özellikle de annesine çok düşkün. Fedakâr ve yapıcı. Cesur ve atak olmasına rağmen, mahalle hayatını sürdürmek istiyor. Eşi Itır’a da çok aşık.

- Eşinizi oynayan Selen Soyder nasıl bir rol arkadaşı?

Son derece hanımefendi, anlayışlı, kültürlü ve insanın kendini yanında rahat hissettiği biri. Onunla partner olmaktan memnunum, çok da başarılı bir oyuncu.

- Diğer rol arkadaşlarınız için ne diyeceksiniz?

Hepsi kendini kanıtlamış, çok usta oyuncular. Şampiyonlar ligi adeta! O kadar müthiş oynuyorlar ki, kendimi dizide değil de sanki evimde hissediyorum. Sette haliyle son derece samimi, sıcak ve keyif alarak çalıştığımız bir ortam var.

- Avukatlıktan oyunculuğa geçişiniz nasıl oldu?

Avukatlıktan kopmuş değilim. Burak İpikci ve Nazlı Öztürk’le kurduğumuz bir ofisimiz var ve çalışmalara devam ediyoruz. Oyunculuğa geçişim tesadüfen gelişti. Hobi olarak aldığım oyunculuk derslerinden sonra gelen teklifleri değerlendirdim. En önemli neden, özellikle genç arkadaşlarıma örnek olma isteğimdi. Bu üçüncü projem. Bundan sonra da böyle iyi isimlerle oynamak isterim.

- Kariyerinizle ilgili başka neler planlıyorsunuz?

Amacım, beklentileri karşılayabilmek. Ama daha gencim ve öğrenecek çok şeyim olduğunu biliyorum. Kendimi geliştirmekle ilgili birtakım çalışmalarım var. Her sanatçı gibi ülkemizi yurt dışında temsil etmek isterim.