‘İşgalciysek, neden okul, cami yapıldı?’

İstanbul Sarıyer’e bağlı Fatih Sultan Mehmet Mahallesi ve Baltalimanı Mahallesi, Bakanlar Kurulu kararıyla 2. kez riskli alan ilan edilmesinin ardından bölgede yaşayan 4 bin 35 kişi Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesi verdi. İtiraz dilekçesine İl Müdürlüğü’nden olumsuz yanıt geldi. İl Müdür Yardımcısı Dr. Hande Yalçıntaş imzalı yanıtta, yapıların yüzde 65’inin kaçak, bölgede yaşayan 15 bin 700 kişinin de işgalci konumunda olduğu belirtilirken, semt sakinleri ise hukuki mücadeleyi sonuna kadar yürüteceklerini vurguladı.

Küçük Armutlu’nun İstanbul Teknik Üniversitesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Kızılay ve Vakıflar gibi mülk sahiplerinden oluştuğunu dile getiren Baltalimanı muhtarı Ali Haydar Aslan, devletin kendilerine ‘işgalci’ olarak baktığını söyledi. Halkın talebinin mülkiyetin devri ve tapu olduğunu belirten Aslan, “Fatih Sultan Mehmet ve Baltalimanı mahallerinde, okul, cami, cemevi hastane, sağlık ocağı vs. hepsi var. Eğer ki devlet bizlerin işgalci olduğunu düşünüyorsa neden bunlar yapıldı? Bu mahallere neden muhtarlık verildi? Bundan 4 yıl önce de bizler kentsel dönüşüm bahanesiyle mahallerimizden gönderilmek istendik fakat durumu danıştaya taşıdık ve kazandık. Danıştaydan gelecek yeni kararı bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Dağ başıydı’

Tüm mahalle sakinlerinin kentsel dönüşüm kararına olumsuz baktığını belirten Aslan, “’Biz vatandaşı mağdur etmeyeceğiz’ diyorlar. Peki nasıl olacak diyoruz. Size ev vereceğiz diyorlar. Ama nasıl? 15 ay kira vereceğiz diyorlar. Yani insanları başka bir yere gönderip yıktığı evine de 100 TL enkaz bedeli verip benim yeni yapacağım ve değeri 1 milyon değerindeki evleri alacaksınız. 1 milyonu bırakın, buradaki insanların 300-400 bin TL’yi bile verecek gücü yok. Bu insanlar bu durumda ancak bu evlerde kapıcılık yapar” diye konuştu.

‘Tapularımızı versinler’

Semt sakini Mustafa Bozkurt (68) da, kararın rant amacıyla alındığını savunarak, “Yaklaşık yarım asırdır burada yaşıyorum. Ben gençliğimi bu mahalleye verdim. 40 yıldır buradayım. Her şeyinde alın terimiz ve emeğimiz var. Ha bugün ha yarın yıkılacak diye geceleri uyuyamaz hale geldim. Tapularımızı versinler insanca yaşayalım. Güvenliğimizi çok düşünüyorlarsa da tapularımızı verdikten sonra yapsınlar kentsel dönüşümü” dedi.

“Villalarında gözümüz yok biz sadece barınmak istiyoruz” diyen 35 yıllık mahalle sakini Aşur Düşmez de, “Hani burası güvenli bölge değil ya onların deyimiyle, bizim güvenliğimizi düşündükleri için böyle bir karar almışlar ya. Biz de diyoruz ki versinler bizim tapularımızı biz gerekli güçlendirme çalışmalarını yapalım” ifadelerini kullandı.