JiNEKOLOJiK HASTALIKLAR II

Anadolu Sağlık Merkezi’nden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Op. Dr. Zeynep Yılmaz, polikistik over sendromu ve adet ağrıları konusunda bilgi verdi.
Polikistik over sendromu: Kadınlarda en sık rastlanan hormon bozukluğudur. Nedeni tam olarak bilinmiyor ancak yanlış beslenme ve aşırı kilonun hastalığı tetikleyebileceği belirtiliyor. Hastalık, genelde ergenlik dönemindeki genç kızlarda ortaya çıkıyor. Polikistik over sendromlu kızlar genellikle şişmandır, tüylenme, saçlarda dökülme ve sivilcelenme sorunları vardır.
Menopoza kadar düzelme göstermeyen bu rahatsızlığın tedavisi yok. Ancak kilonun kontrol altına alınması gerekiyor.
Polikistik over sendromunun bulgularından biri de cilt değişlikleri. Saç dökülmesi ve yağlanmasıyla sivilcelenmenin tedavisinde anti-androjenler (erkeklik hormonlarını baskılayan ilaçlar) kullanılması öneriliyor.
Âdet ağrıları: Âdet gören kadınların yarısından fazlasının kanamalarının ilk 1-2 gününde ağrı oluyor. Bu ağrı, bazen günlük aktivelerini kısıtlayacak kadar şiddetli ortaya çıkabiliyor. Bu şiddetli ağrı, dismenore olarak adlandırılıyor. Dismenore bulguları arasında alt karında ağrı veya kramplar, baş ağrısı, bulantı, kusma ve baş dönmesi var. Primer ve sekonder olmak üzere iki tip dismenore mevcut.

BÖBREK HASTALIKLARI VE İDRAR YOLU ENFEKSİYONU

Anadolu Sağlık Merkezi’nden iç hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, kronik böbrek hastalıklarını ve idrar yolu enfeksiyonlarını anlattı.

Kronik böbrek hastalıkları: “Kronik böbrek hastalığı, üç aydan daha uzun süre devam eden, böbreğin süzme oranında azalma veya idrarda protein kaçağı olmasıyla karakterize bir durum. Ülkemizde kronik böbrek hastalığı kadınlarda erkeklere göre yaklaşık 1.5 kat daha fazla görülüyor. Çünkü hastalığın gelişiminde rol oynayan risk faktörlerinden şişmanlık, diyabet ve hipertansiyon gibi toplumda neredeyse salgın halinde görülen rahatsızlıklar kadınlarda daha yaygın.

Yeterli miktarda sıvı alın
Kronik böbrek hastalığı farkına varılması güç bir hastalık. Araştırmalar, bireylerin yüzde 90’dan fazlasının sorunu erken dönemde fark edemediğini gösteriyor. Tanı ne kadar gecikirse hastalığın gelişiminin önlenmesi veya ilerleyişinin geciktirilmesi olanakları da o kadar kısıtlanıyor.”

RiSK FAKTÖRLERi
* Kilo fazlalığı ve şişmanlık,
* Şeker,
* Hipertansiyon,
* Kalp-damar sistemi hastalıkları,
* Sigara,
* Sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu,
* Hekim kontrolü olmaksızın reçetesiz ilaçların gelişigüzel kullanılması,
* Yaşın ilerlemesi,
* Kronik bir hastalık nedeniyle sürekli ilaç kullanmak zorunda olanlar,
* Düşük doğum ağırlığı.

İdrar yolu enfeksiyonu:

İdrarın vücuttan atıldığı nokta üretradan böbreklere kadar uzanan yol boyunca gelişebilen enfeksiyonlara deniyor. Anatomik nedenlerle kadınlarda erkeklere göre daha sık görülüyor. Çünkü kadınlarda üretra adı verilen yapı kısa olduğu için dışarıdan bulaşan mikroplar hızla mesaneye ulaşarak enfeksiyona yol açıyor. Hastalığa; bakteri, virüs ve mantarlar yol açıyor.

KiMLERi ETKiLiYOR?

* Omurga yaralanmaları ve mesane fonksiyonları bozuk olanlar,
* İdrar akışını engelleyen böbrek taşları bulunanlar,
* Birden fazla partnerle cinsel ilişki yaşayanlar,
* Sürekli mesane sondası kullanmakta zorunda kalanlar,
* Diyabeti hastaları
* Gebeler.

BELiRTiLER

* İdrar yaparken yanma, ağrı
* Sık sık idrara çıkma, sıkışma hissi
* İdrarın kanlı veya bulanık olması
* İdrarda kötü koku
* Karın alt kısmında ağrı
* Yüksek ateş-titreme olması
* Cinsel ilişki esnasında ağrı
* Bulantı, kusma, halsizlik

İdrar yolu enfeksiyonu belirtileri genellikle 4-5 gün içinde kendiliğinden düzeliyor. Eğer daha uzun süre sürerse hekime gidilmesi şart. Genellikle diyabetik veya bağışıklık sistemi zayıflamış kimselerde enfeksiyon böbreklere kadar ulaşabiliyor ya da kana geçerek ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Kabız olmamak, önden arkaya doğru temizlik yapmak, cinsel ilişki öncesinde genital bölgenin temizliğini sağlamak ve ilişki sonrasında da idrar yaparak mesaneyi boşaltmak enfeksiyondan koruyucu tedbirler arasında.

YARIN: JiNEKOLOJiK KANSERLER