The Others 'Rumların çalışmalarını sineye mi çekiyoruz?'

'Rumların çalışmalarını sineye mi çekiyoruz?'

07.03.2016 - 13:08 | Son Güncellenme:

Türk tarafının Rumların doğalgaz çalışmaları karşısında sessizliğini sert ifadelerle eleştiren HP Lideri Özersay, "“Biz bu bölgelere dair iddialarımızdan ve hukuki pozisyonumuzdan vaz mı geçtik?" diye sordu

Rumların çalışmalarını sineye mi çekiyoruz

Rumların çalışmalarını sineye mi çekiyoruz

Haberin Devamı

MİLLİYET LEFKOŞA

Kıbrıs'ta müzakerelerin kara kutusu olarak da bilinen eski müzakereci ve Halkın Partisi Lideri Prof. Dr. Kudret Özersay, Rumların doğalgaz çalışmalarına karşın Kıbrıs Türk ve Türkiye tarafının sessiz kalmasını eleştirdi ve "şimdi yeni bir dengesizliğin ve adaletsizliğin devamına susarak izin vermiş oluyoruz" uyarısı yaptı. Türk tarafının sessizliğinin "yapılan haksızlığın sineye çekilmesi anlamına geldiğini" kaydeden HP Lideri Özersay, "bu yaklaşımın gözden geçirilmesinin şart olduğunu" söyledi. Rumların, önceden üzerinde varılan anlaşmaya rağmen hidrokarbon konusunda çalışmalarına devam ettiğine dikkat çeken Özersay, "Bunu çözümsüzlüğe hizmet edeceğini" ifade etti. Özersay, Cumhurbaşkanlığı'na da, "Biz bu bölgelere dair iddialarımızdan ve hukuki pozisyonumuzdan vaz mı geçtik?" diye sordu.

Haberin Devamı

'Haklarımız göz ardı ediliyor'

Milliyet'e konuşan Özersay şöyle devam etti; "Rum tarafı yakında yeniden ihaleye çıkıyor, bizim taraftan da Türkiye’den de bir ses yok. Oysa Kıbrıs Türk tarafına müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için 'doğal gaz konusundaki çalışmalarınıza ara vereceksiniz' denilmişti. O zaman akla şu soru geliyor: Müzakereler devam ediyor diye biz doğal gaz konusunda çalışma yapamayız ama Kıbrıs Rum tarafı dilediğini yapmaya, bu çalışmaları ileri götürmeye devam edebilir, öyle mi? Eğer durum buysa, Kıbrıs Türklerinin hakları göz ardı ediliyor demektir. Eğer durum buysa, Kıbrıs Rum tarafı müzakereleri sonuçlandırmamak için büyük ihtimalle elinden geleni yapacaktır. Çünkü çözümsüzlüğe rağmen geçmişte AB üyesi olabildiği gibi, yine çözümsüzlüğe rağmen bu kez de doğal gaz çalışmalarını sürdürebileceğini ve kendisine kimsenin bir şey demediğini görmektedir.”

Savunma pozisyonu

"Beş yıl öncesine değin Kıbrıs Türk tarafı deniz yetki alanları ve hidrokarbon konusunda sürekli bir savunma pozisyonundaydı" diye devam eden HP Lideri Kudret Özersay, şunları kaydetti; "Rum tarafı fiilen adım atıyor bizim taraf da protesto mektuplarıyla yaratılan fiili durumu kabul etmediğini söylüyordu. Bu durum TPAO’ya adanın güneyinde arama yapma lisansı verilmesi ve aynı zamanda yürürlüğe konulan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Antlaşması ile değişti. Kıbrıs Türk tarafı daha aktif bir politika izlemeye başladı. 2014 yılında Anastasiades’in bizim yetkilendirdiğimiz TPAO tarafından yapılan aramalar için yayınladığı NAVTEX’i gerekçe göstermesi ve müzakereleri askıya alması aslında statükonun o güne değin Rum tarafını rahatsız etmediğinin de göstergesiydi."

Haberin Devamı

Net sorular sordu

"Şimdi Rum tarafının ENİ ve TOTAL şirket yetkilileriyle görüşmelerine, İsrail, Mısır ve Yunanistan ile imzaladığı metinlere ve hızlandırdığı çalışmalarına bakınca ister istemez insanın aklına şu soru geliyor" şeklinde konuşan Özersay, "Biz Kıbrıs Türk tarafı olarak iddiamızdan vaz mı geçtik? Bizim adanın etrafındaki deniz yetki alanları içerisindeki zenginlikler konusundaki haklarımız sadece çözüm olursa mı var? Birileri sürekli olarak gelecekte federal ortaklıkta bir haktan bahseder oldu. Mesele o değildir halbuki. Mesele, çözümden önce de bu kaynaklara dair her iki toplumun da hakkı olduğunun tescilidir. TPAO’ya yetki vererek var olan dengesizliğe geçmişte müdahale etmiştik, oysa şimdi yeni bir dengesizliğin ve adaletsizliğin devamına susarak izin vermiş oluyoruz. Bu politika gözden geçirilmelidir diye düşünüyorum. Üstelik bu, Rum tarafının karşılıklı kabul edilebilir bir çözüme yaklaşması açısından da gereklidir" dedi.

Haberin Devamı

'İhlale sessizlik'

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde her iki tarafın çalışmalara ara vermesi konusunda üstü kapalı bir uzlaşıya varıldığını hatırlatan Özersay, "Rum tarafı bu uzlaşmayı uzunca bir süredir ihlal ediyor ve şimdi bu durum ihaleye çıkma ve tabi ki ertesinde de kazı yapma noktasına geliyor. Ancak maalesef Kıbrıs Türk tarafından bu konuda bir ses çıkmıyor. Bu sessizliğin gözden geçirilmesi gerekir" dedi.

'Birinci parti'

Özersay, kurduğu Halkın Partisi ile KKTC siyasetinde de öne çıkan bir isim oldu. Özersay ve ekibinin oluşturduğu HP'nin yapılan anketlerde birinci parti olduğu ortaya çıkıyor. Gezici Araştırma Şirketi Sahibi Murat Gezici, "HP'nin ilk seçimlerde en az yüzde 30 oy alacağını" savunuyor.