The Others ‘Sayın Erdoğan’ın uyarıları'

‘Sayın Erdoğan’ın uyarıları'

15.02.2016 - 20:25 | Son Güncellenme:

Yazarımız Ozan Ceyhun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kıbrıs konusundaki uyarılarının dikkate alınması gerektiğini kaydetti ve KKTC yönetimini uyardı

‘Sayın Erdoğan’ın uyarıları

‘Sayın Erdoğan’ın uyarıları

Haberin Devamı

Bu hafta ilk olarak benim de Cumartesi günleri sizlere bu köşesinden yorumlarımı sunduğum Milliyet Kıbrıs Temsilciliği'ni kutlarım. KKTC ile ilgili her gelişme de Milliyet Kıbrıs temsilcisi Sefa Karahasan birden karşıma çıkıveriyor. Türkiye’nin hangi köşesi olursa olsun eğer KKTC’li bir bakan resmi ziyarette ise Milliyet Kıbrıs Temsilciliği de yanı başında. İstanbul’da turizm fuarında ve bu hafta başı Ankara’da KKTC heyetleri ile her yerde! Davos’tan hiç söz etmiyorum. Milliyet Kıbrıs Temsilciliği'ni Brüksel ya da Berlin’de de görürsem artık hiç şaşırmayacağım. KKTC’de medya genel olarak kendi kabuğu içinde nedense. Oysa Milliyet Kıbrıs örnek olmalı. İşte son Ankara haberi ve Güney Kıbrıs politikası ve medyası bile Milliyet okuduğunu gösterdi.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sözleri Güney Kıbrıs’ta olay oldu. İyiki oldu! Çünkü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan KKTC heyetine yönelik olarak Kıbrıs Türkü ve KKTC için “olmazsa olmazları” dile getirirken ve de “dik durmaya devam” derken mesajı alması gereken Rumlar da bence “anladıkları dilde” duymaları gerekeni duydular.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan haklı olarak KKTC’ye , "Avrupa Birliği'nin verdiği sözlere güvenilmemesi gerektiği" vurgusu yaptı. Annan Planı’ndan bir adım geri atılmaması ve Güzelyurt ile ilgili sözlerini de Rumlar dikkatle izlediler ve doğal olarak kıyameti kopardılar. Ancak boşuna! Onlarca yıldır Türkiye söz konusu olduğunda hep “yüksek sesle demeçler veren” Rum politikacılar bu şekilde hiç bir yere varamayacaklarını da aslında anlamış olmalılar. Büyük ve güçlü Türkiye’ye karşı “kuru sıkı atarak” sağlayabilecekleri hiç bir şey yok!

Ama asıl Rumları çileden çıkaran konu KKTC'de vatandaşlık hakkı elde eden, ancak hâlâ vatandaş olamayan yaklaşık 10 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının sorununun dile gelmesi olmalı. KKTC heyetine, “vatandaşlıkları neden yapmıyorsunuz? Bu konuda adım atılması gerekir" dediği aktarılan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan çok haklı. KKTC’de artık gereken yapılmalı! Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan "Biz Türkiye olarak 2 milyon 500 bin Suriyeli'yi ülkeye kabul ettik. Neden siz vatandaş yapmıyorsunuz ki? Niçin vatandaşlıktan korkuyorsunuz" diye sorduğunu Milliyet Kıbrıs aracılığı ile öğrendiğimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan dileriz yakın gelecekte bu soruyu tekrarlamak durumunda olmayacaktır. Güney Kıbrıs dünya kadar insanı Rum Kesimi GKRY vatandaşı yaparken KKTC’nin 10 bin civarında vatandaşlığı çoktan hak etmiş insanımıza hakkını vermesinden daha doğal ne olabilir?

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanımız gerçekten hem AB’ye hem de Rumlara anladıkları dilden konuşuyor ve bu çok yararlı oluyor.

İşte AB ve BM’ye yönelik olarak söylediği sözler: “Bu göç akımının en büyük sebebi Rusya ve Esed'in sivil halkı alan saldırılarıdır. Buna rağmen BM'nin tedbir almak yerine ülkemize çağrıda bulunması samimiyetsizliktir. Demiş ki 'kapınızı açın onları alın'. Peki ey BM sen ne işe yarıyorsun? Şu ana kadar 10 milyara yakın para harcayan bu ülkeye ne kadar destek verdin? 455 milyon dolar, ayıptır ayıp. Bizim anlımızda enayi yazmıyor kusura bakmayın. Gereği neyse bunu yaparız. Herhalde bu uçaklar, otobüsler boşuna durmuyor, uçaklar boşuna durmuyor. Biz de göndeririz.”

Haberin Devamı

Evet AB (ve BM) bu söylenenleri dikkatle dinlemeli.

Eğer Türkiye’ye karşı hem 3 milyar avro yardıma yönelik çirkin açıklamalar hem de Suriye’de zulme kayıtsız kalıp ardından Türkiye’ye “akıl verme” terbiyesizlikleri devam ederse Türkiye “ille de Avrupa’ya gitmek isteyen” yüzbinlerce sığınmacıyı “illede Türkiye’de” tutacak değil.

Geçerler sınırı ve ulaşırlar Yunanistan’a, Bulgaristan’a!

Oradan da AB’nin zengin ülkelerine!

Görelim bakalım nasıl engelleyecekler yüzbinlerce sığınmacıyı? “Demokrasinin beşiği” olduğu iddiasında olan AB’nin sınır koruma polisleri ve üye ülkelerin askerleri vuracaklar mı sınırı geçen sığınmacıları?

Kendileri bilir!