Gündem ‘Sehven’ davasına Öz müdahale etti

‘Sehven’ davasına Öz müdahale etti

28.08.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Sahte delil üreten polislerin yargılandığı davaya bakan savcıyı yanına çağıran Zekeriya Öz, “Bu polisler bizim çocuklar, zarar görmesini istemiyorum” demiş. İddianame de bu konuşma sonrası değiştirilmiş

‘Sehven’ davasına  Öz müdahale etti

Ergenekonun ilk muvazzaf sanığı Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna gözaltındayken yükleme yapan FETÖ üyesi polislerin yargılandığı dosyanın savcısı S.A., itirafçı oldu. Teğmen Mehmet Ali Çelebi 18 Eylül 2008 yılında Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’ün talimatı ile gözaltına alındığı dönemde büyük bir skandal yaşandı. Çelebi’nin telefonuna polisin elinde olduğu sırada 1 dakika 1 saniyede 139 Hizbut Tahrir terör örgütü üyesinin bilgileri yüklendi. Bu durumun ortaya çıkmasının ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü yüklemenin “Sehven” yapıldığını açıkladı. Ardından da Çelebi’nin şikayetiyle polisler hakkında soruşturma açıldı. Ancak soruşturma sürecinde dosyanın savcısı 5 kere değişti. Soruşturmayı yürüten savcılardan S.A., darbe girişimi sonrası meslekten FETÖ/PDY mensubu olduğu gerekçesiyle ihraç edilip tutuklandı.
Bir şey yapamaz mıyız?
İtirafçı olan S.A., “sehven” dosyasında nasıl değişiklikler yapıldığını şöyle anlattı; “Mehmet Ali Çelebi’nin anne ve babası soruşturmanın bir an önce bitirilmesini istedi. Soruşturma dosyasını ele aldım. Bazı polisler hakkında ek takipsizlik verdikten sonra birkaç sanık polis hakkında iddianame düzenledim. İddianameyi yazdıktan sonra onay için Zekeriya Öz’e gönderdim. Gönderdikten kısa süre sonra Öz beni yanına çağırdı ve dosyanın kendi dosyaları ile alakalı olduğunu söyleyip; ‘Polis memurları bizim çocuklar. Bunların zarar görmesini istemiyorum. Bir şey yapamaz mıyız?’ dedi. Ben de ‘Siz iddianameyi görevi kötüye kullanma, ihmal yönünden iade edin, ben tekrar bakayım’ dedim. Ondan sonra da başka bir iddianame hazırladım.”
Dinlenenleri bilmiyor
2011’de özel yetkili savcı olduğunu anlatan S.A., bu süre içinde hiç iddianame yazmadığını anlattı. Arama el koyma, gözaltı, telefon dinleme ve teknik araçları izleme kararlarının Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ndeki polisler tarafından kendisine hazır halde getirildiğini ve okumadan imzaladığını anlatan S.A, “Polisin getirdiği ve bizim imzaladığımız soruşturma ile ilgili talep, müzekkere ve kararların kimlere uygulanacağını bile bilmiyordum. Kimin için iletişim tespiti kararı verdik, kim için arama el koyma, gözaltı vb. kararlar verdik hiç haberim yoktur” diye konuştu.
‘Cezaevi ibadet diyorlar’
Cemaatin Yar-Sav’a üye olarak Emin Ağaoğlu’nu başkanlıktan alma projesi olduğunu anlatan S.A., ifadesinde cezaevindeki koğuşunda hakim ve savcılarla birlikte kaldıklarını belirterek, “Koğuştakiler cezaevinde kalmamızın bir ibadet olduğunu düşünüyor” dedi.