Cadde 'Selin' gibi deli doluyum

'Selin' gibi deli doluyum

29.08.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

‘Güneşin Kızları’ dizisinde ‘Selin’ karakterini canlandıran Hande Erçel, “Kendimi mutlu etmeyi biliyorum, bu da enerjime yansıyor. Beni farklı kılan bir şey varsa budur” dedi

Selin gibi deli doluyum

‘Güneşin Kızları’ dizisine nasıl dahil oldunuz?

Haberin Devamı

Menajerim Rahşan Özkılıç ve işimizin cast direktörü Rabia Sultan Düzenli’nin bana sonsuz inanmalarıyla dahil oldum. Onların inancı bana güç verdi ve güzel bir ‘Selin’ ortaya çıktı.

Oynadığınız ‘Selin’in size benzeyen yanları var mı? O deli dolu, sıcakkanlı bir kız. Peki ya siz?

Soru aslında beni de anlatıyor. Ben de onun gibi deli dolu, sıcakkanlıyım. Bazı yaşananlara verdiğimiz tepkiler bile aynı, mutluluk ikimizin de yüzüne yansıyor.

‘Ali’ ile ‘Selin’ arasındaki ilişkiyi nasıl yorumluyorsunuz?

Çok büyük bir ‘AlSel’ (Ali ve Selin’in isimlerinin kısaltması) fanıyım diyebilirim. ‘Selin’ ‘Ali’nin hayatına çok gürültülü bir giriş yaptı. Tatlı itişmeleri onları birbirine çekti aslında. Zıt kutuplarda olduklarını sandılar ama benziyorlar.

Haberin Devamı

Gelecek bölümlere dair tüyo verir misiniz? Siz onların hikayesinin nasıl ilerlemesini istersiniz?

Bu konuda pek yorum yapamam ama şunu diyebilirim; yeri geldiğinde özenilecek, çok güzel bir hikayeleri var.

Emre Kınay ve Evrim Alasya’yla oynamak nasıl?

İki çok değerli oyuncuyla aynı işte yer almak benim için şans. Her sahnemizde bir kez daha farkına varıyorum bunun ve mutlu oluyorum.

Dizinin genç bir kadrosu var. Diğer oyuncularla aranız nasıl?

Genciz ve hepimiz, enerjisi oldukça yüksek insanlarız. Bu da bizlere olumlu yansıyor. Hem eğleniyoruz hem de işimizi yapıyoruz.

‘Yarışmayı basamak görmedim’

Nasıl bir ailede büyüdünüz?
Sevgi dolu bir ailede büyüdüm. Birbirine yeten ve her zaman destek olan eğlenceli bir ailede. Balıkesir - Gönen’de yaşıyorlar, ben İstanbul’da ablamlayım.
Oyunculuk çocukluk hayaliniz miydi? Bugünlere gelmek için çok tırmaladınız mı?
Evet, her zaman yapmayı en çok istediğim şey oyunculuktu. Hiçbir şey önünüze tepsiyle sunulmuyor, çabalamak, bazen düşmek, bazen koşmak gerekiyor. Ben adım atarken bunlar hep aklımdaydı. O yüzden farkında olarak yaptım ne yapmam gerektiyse...
Üç yıl önce Azerbaycan’da düzenlenen Miss Cilivaliton of the World’de ikincilik almışsınız. Güzellik yarışmasına katılmak sizin için bir basamak mıydı?
Yarışmayı basamak olarak görmedim. Zaten oyunculuk için bunun bir basamak olmadığının farkındaydım. Oyunculuk öyle bir meslek ki, bu yönde bir var olma gücün yoksa, nereden dahil olursan ol, elbet bir yerde tökezlersin. Ben buna inanıyorum.
Sektörde çok genç oyuncu var. Sizi diğerlerinden farklı kılanın ne olduğunu düşünüyorsunuz?
Hepimizin farklılıkları var. Oyunculukta da bu böyle... Kimsenin tarzı aynı değil. Ben kendimi mutlu edebilmeyi biliyorum, bu da enerjime yansıyor olabilir. Beni farklı kılan bir şey varsa, belki budur.
‘Şöhret bir şey değiştirmedi’
Şöhret hayatınızı nasıl etkiledi?
Sokakta tanıyanlar ve fotoğraf çektirmek isteyen insanlar oluyor. Onun dışında hayatımda bir şey değişmedi.
Geleceğe dair hayalleriniz neler?
Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde Geleneksel Türk Sanatları Bölümü’nde okuyorum. Çizim yapmak beni mutlu ediyor. İleride bir atölyem ve öğrencilerim olsun istiyorum. Dünyada görmek istediğim o kadar çok yer var ki, geleceğe dönük en büyük hayalim bu yerleri gerçek anlamda tanıyor olmak. ‘Nerede ne yenir?, Nereden ne alınır?’ değil, oradan baktığımda dünya nasıl görünüyor bunun cevabını bilmek...
‘Deli dolu, sıcakkanlı kız rolleri üzerime yapışır’ endişesi var mı?
Bu endişe edilecek bir durum, bazı roller insana yapışıyor gerçekten. Bunu çok görüyoruz ama açıkcası ben bu endişeyi hiç yaşamadım. ‘Selin’in o sevimli hallerini çok seviyorum, bazen de asi hallerini görüyoruz. Üzerime yapışabilecek kalıpta bir karakter değil. ‘Selin’, sınırları olmayan biri.