Siyaset 15 Temmuz’un artçısı

15 Temmuz’un artçısı

27.09.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye’yi “yatırım yapılabilir ülkeler” arasından çıkarması kararını “Üst aklın algı oluşturması” olarak değerlendiren hükümet, “Türkiye bunu aşacak ve yoluna devam edecek” mesajını verdi

15 Temmuz’un artçısı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Moody’s’in Türkiye ekonomisine ilişkin olumsuz değerlendirmeleri ve “yatırım yapılabilir ülkeler” arasından çıkarması kararına teki göstererek, “Bu siyasi bir mütalaa. Darbeyi planlayan üst aklın özellikle Türkiye ekonomisi kötüye gidiyor algısını oluşturmak için her şeyi yapabileceklerini bileceğiz ama işimize devam edeceğiz. 15 Temmuz’un artçısı görüyorum” dedi. Kurtulmuş, dün Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında şu değerlendirmeleri yaptı:
İKİ GÜNDE NE DEĞİŞTİ?: Moody’s’in kredi notunu indirmesi ve görünümü durağan hale çevirmesi konusu, tamamen siyasi içerikli bir değerlendirmedir. Moody’s’in analizi 2 gün içinde nasıl oldu da tam tersine çevrildi, izahında zorlanıyoruz. Darbeden dolayı ortaya çıkan negatif durumun ortadan kalktığını, risklerin azaldığını ortaya koyan bir analiz çıkmıştı ama maalesef 2 gün sonra böyle bir analiz yokmuş gibi bu ortaya çıktı. 15 Temmuz’dan sonra 1 hafta içinde olumsuz bazı durumlar ortaya çıktı. Bunun pik yaptığı en üst seviye 18 Temmuz’dur. 18 temmuz ile 26 Eylül’ü kıyasladığını zaman döviz ABD kuru bakımından yüzde 0,94 azalmıştır yani lehe durum vardır. Darbe sonrası evet ekonomide ciddi tehlikeler vardı ama ekonominin iyi yönetilmesi ve makro dengelerinin iyi olması Türkiye’de milletimizin sokaklarda tank karşısında değil ekonomiye olan güveni göstermek açısından döviz bozdurup onu Türk parasına çevirmesi ile ortaya çıkan tablo darbecilerin yapmaya çalıştığı olumsuz imajın ortadan kalkmasına neden oldu. Darbeyi planlayan üst aklın Türkiye ekonomisi kötüye gidiyor algısını oluşturmak için her şeyi yapabileceklerini bileceğiz ama işimize devam edeceğiz.
HEMEN ARDINDAN OLMASI MANİDAR: Böyle bir açıklamanın cumhurbaşkanımızın ABD ziyaretinde dış yatırımcılar ile geçen çok olumlu görüşmeleri ertesinde olması da manidar. Bu algı operasyonu yapanlar Türkiye’nin ekonomik olarak köşeye sıkıştığını anlatmaya çalışıyorlar. Bu gerçek değildir. Biz herhangi bir derecelendirme kuruluşunun, ‘aferin ne kadar güzel gidiyorsunuz’ demesiyle her şeyin güllük gülistanlık olup olmadığını nasıl dikkate almadıysak bugün de durağana çevirmesi de hayatın sonu kıyametin kopuşu olarak telakki etmeyiz. Bütünüyle siyasi bir mütalaadır. Biz yolumuza devam edip önümüze bakacağız.
Tarihimizin en ağır suçu
Kurtulmuş, kamudan ihraç edilenlerin başvurularıyla ilgili soruya şu karşılığı verdi: “Hassas bir süreçten geçiyoruz. FETÖ’nün suçu, Anadolu ve Rumeli topraklarında bulunuş tarihimizin en ağır suçudur. Bu ağır suç ile iltisaklı kim var ise en ağır suçun ortaklarıdır. İlla Meclis’i bombalaması gerekmiyor o işi bir kişi yapar. O bir kişi arkasında binler, on binler olduğunu da biliyoruz. Haksız yere kimsenin burnunun kanamamasını, takibata uğramamasını da sağlayacağız. Asılsız ihbarın suç olduğunu da herkesin bilmesi lazım. Husumet var, bir mektup yazayım da şikayet edeyim demenin de bir bedeli vardır.”
UYANIK OLACAĞIZ: (İkinci kalkışma iddiaları konusunda) Bu tür rapor yok. Halkı endişeye ve telaşa sürüklemenin de alemi yok. Ülkeyi yönetenler olarak bunun farkındayız. ‘Ne güzel yenildik’ diye kenara çekildik diyecek değiller. Birden fazla iradenin demokrasinin önünü kesmek için fırsat kollayacakları konusunda da müneccim olmaya gerek yok. Tedbir alınarak yola devam edilecek. Panik çıkaracak sözlerden de kaçınarak FETÖ’cü grup fitneleri nasıl çıkarır diye hep beraber uyanık olacağız. Asıl olan Yenikapı ruhunu korumaya devam etmektir.
Algı operasyonu
(Moody’s kararı ardından ne kadar yatırım çıkışı bekleniyor) Büyük, Türkiye ekonomisinin rahatsız edecek bir çıkış yok. Çok düşük rakamlar. İhtimallerden bahsediyor ama o ihtimali görmüyorum. Moody’s bu kararında dahi Türkiye riskler taşımakla birlikte İran, Rusya, Brezilya gibi ülkelerle kıyaslanınca ekonomik riskler çok azdır diyor. Risk analizlerini yapanların da riskin az olduğunu anladıklarını görüyoruz. Çok büyük çıkış olmayacağı kanaatindeyim. 15 Temmuz artçı depremlerinden bir tanesi olarak görüyorum. Bu söylediğimin apolitik bir laf olduğunun da farkındayım. Türkiye bunu aşacak ve yoluna devam edecektir. Türkiye birkaç kişinin oturduğu yerden üreteceği algı operasyonu ile yıkılmayacak kadar sağlam ekonomik yapıya sahiptir.
‘Ak Parti’yi töhmet altında bırakmak yanlış’
Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, Ak Partili bazı vekillerin Pensilvanya’ya gitmesi ve bazı Ak Partililerin telefonlarında Bylock çıktığı iddiaları konusunda şunları söyledi: “Söylenti ve rivayetlerle hareket edilemez. ByLock soruşturması sürüyor, kapsamı bellidir. Söylentiler üzerinden Ak Parti’yi, siyasetçileri töhmet altına bırakacak sözlerin de ortalıkta dolaşmasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Doğru bilgi varsa adım atılır. Bütün Ak Parti’yi töhmet altında bırakmak doğru değil. (Pensilvanya fotoğrafı) Bunlar değerlendirilir. Kurtulmuş’un açıklamalarından diğer satırbaşları da şöyle:
Askeri birliklerin taşınması rovanşist bir mantıkla yapılmamıştır. Askeri alanlar kamusal fonksiyonların ihtiyacı ile kullanılacaktır.
Anıtkabir’deki park konusu Türkiye’nin bu kadar önemli meseleleri arasında tali konu, zaman kaybıdır. Orada iyi niyetle yapılmıştır, babaları oradayken çocuklar vakit geçirsin diye. Görülen lüzum üzerine talepler geldi, kaldırılmıştır. Siyasi polemikleri doğru bulmuyorum.
Doğalgaz piyasası serbest piyasa. Ümit ederiz fiyat aşağıya çekilir. Rusya ile İran ile temaslar sürdürülüyor.
Emeklilere promosyonla ilgili bir çalışma yok. Açıklamayı Çalışma Bakanlığı yapar.
Cumhurbaşkanı’nın Rıza Sarraf ile ilgili açıklamaları tohlantıda gündeme gelmedi. Gerekli çalışmalar Adalet bakanlığı tarafından yürütülür. Bir adım atılacaksa bunun alt yapısı hazırlanır.
YPG’nin Menbic’den çıkması önemli
Kurtulmuş Fırat Kalkanı operasyonunun PYD’yi de hedef alıp almayacağı sorusuna, “Sınırın korunması, Suriye’nin toprak bütünlüğü, PYD, YPG güçlerinin Fırat’ın doğusuna çekilmesi üç kırmızı çizgidir. Menbic’de YPG’nin boşaltılmakta olduğu görülüyor, önemli bir gelişmedir. Tamamen terörden temizlenmesi ile ilgili kararlılık sürüyor.
Rakka ve Musul operasyonlarında Türkiye’nin görüşü de açıktır; bu şehirlerde ılımlı muhalefet unsurları esası teşkil etsin, uluslararası koalisyon kontrolünde yapılsın. YPG ve PYD güçlerinin her iki operasyonda da bulunmaması önemlidir. Her masada bu dile getiriliyor” dedi.