Çocuklar Duymasın'ın konuşulmaya ihtiyacı mı var?
Çocuklar Duymasın dizisi yıllara meydan okuyarak devam ediyor. Seveni çok sevmeyeni ise belki daha da çok. Son dönemde diziyle ilgili çok sayıda haber çıktı. Özellikle her bölüm sonrasında sosyal medyada sıkça konuşuldu. Dizinin yapımcısı Birol Güven ise Twitter hesabından 'müjde'yi verdi.
'Çocuklar Duymasın'ın öyle enteresan bir takipçi kitlesi var ki, seveni de sevmeyeni de diziyi takip ediyor.
Ekran başında takip etmese bile belki yılların hatrına, belki gerçekten de hoşlanmadığı ama kayıtsız da kalamadığı için internetten göz atıyor.
Birol Güven'in bahsettiği müjdeli haber: Havuç karakteri eve dönüyor.
Pınar Altuğ'nun arkası dönük kızıl saçlı genç bir adamla çektiği kare de yine Birol Güven'in attığı tweet'te görüldü.
Bu açıklamadan hemen sonra oklar haliyle dizinin meşhur Havuç'u Furkan Kızılay'a çevrildi. Ondan da "Hayır arkadaşlar, diziye dönmüyorum" açıklaması geldi.
Havuçlu çekimler başladı. @KanalD #cocuklarduymasin pic.twitter.com/PQc3gimcCh
— Birol Güven (@birolguven) February 12, 2018
Yani kısa sürede Çocuklar Duymasın merak uyandırdı, "Acaba" dedirtti.
Zaten hedeflenen de konuşulmaktı, acaba dedirtmekti, sosyal medya promosyonunun ancak ve ancak bu şekilde gerçekleşebileceğine duyulan eski usul inançtı.
Halbuki sosyal medya tamamen yeni ve klişe olmayan fikirlerin yürüdüğü zıpır bir mecra.
Bu nasıl görülemiyor?
Bir dizinin sona ermesini, reytinge kurban gitmesini kimse istemez şayet o dizi bir şekilde ilgiyle takip edilen bir diziyse.
Sevin ya da sevmeyin, dizinin yapım aşamasında görev alan set işçilerinden tutun da gösterilen emeklere kadar hiçbir şey o kadar da kolay harcanmamalı.
Birol Güven ve Furkan Kızılay'dan gelen peş peşe sosyal medya paylaşımları sonrası ise şunu düşünmeye başladık:
'Çocuklar Duymasın'ın bu tarz sosyal medya flaşlarına cidden ihtiyacı mı var?
Sevin ya da sevmeyin, birçok kanalda 15 küsür yılı aşkın bir şekilde hayatımızda kalmaya devam eden dizinin miadı dolduysa dolmuştur, devam ediyorsa da daha cool bir şekilde devam etmeli.
Çağı yakalamak adı altında sosyal medyaya oynamak da artık çok net bir şekilde anlaşılıyor.
Sosyal medyada TT olmanın da o kadar 'masum' olmadığını artık birçok Twitter kullanıcısı farkında.
Parası olan TT olabiliyor, devir böyle bir devir.
Türkiye'nin yıllardır gayet iyi bildiği dizinin bu kadar mı konuşulmaya ihtiyacı var?
"Aaa bizim dizimiz çok iyi gidiyor, sosyal medyada gündem oluyoruz" hissiyatını en azından sosyal medya kullanıcıları olarak hissetmemeliyiz.
Bana sorarsanız asıl taktik sosyal medyaya oynadığını hissettirmeden sosyal medyayay oynamaktır.
Sosyal medyada konuşturulan bir dizi olmaktan ziyade sosyal medyada gerçekten de konuşulmak olmalıdır asıl hedef.
Çocuklar Duymasın sosyal medyada itinayla TT yapılıyor demiyoruz ama bu tarz küçük küçük oyunlar ister istemez akıllara bunu getiriyor.
Bu da yıllardır gayet iyi bildiğimiz bir diziyle izleyicinin ve diziye yeni katılan genç ve sorgulayan sosyal medya kitlesinin bağını zedeliyor.
