Gündem ABD, İran’ı Suriye’den çekmek istiyor

ABD, İran’ı Suriye’den çekmek istiyor

04.01.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Prof. Dr. Köni’ye göre İran’da yaşananlar turuncu devrimin bir benzeri. ABD parmağı iddiaları İran halkına bir hakaret ama Washington İran’ı Suriye’den çekmek istiyor. Özünde ise yönetim ve dini önderler çatışması var

ABD, İran’ı Suriye’den çekmek istiyor

İran’da 30’a yakın insanın öldüğü sokak protestolarını Milliyet’e değerlendiren İstanbul Kültür Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Köni’ye göre yaşananlar Ukrayna’daki turuncu devrimle benzer. ABD’nin İran’ı Suriye’den çekmek istediğine dikkat çeken Prof. Dr. Köni “ABD ve Rusya; Suriye’den sonra İran üzerinden örtülü savaşa girişmiş durumda” yorumunda bulunuyor.

İran’da sokağa taşan gösterilerin fitili nasıl ateşlendi?

Aslında işin özünde liberal görüşlü Ruhani iktidarı ile dini lider Hamaney arasındaki yenilikçi-gelenekçi çatışması yatıyor. Ruhani, İran’daki olayların nereye varacağını görmek istiyor. Hükümet istese olayları ilk anda bastırabilirdi. Ruhani iktidarda olsa da ülkeyi asıl yöneten dini önderler ve Ali Hamaney. Tam bu noktada Ruhani önderliğindeki liberaller, Hamaney’in gücünün kırılması için sokak hareketlerine göz yumdular. Liberallerin ambargodan kurtulmak için İran’ı batıya yakınlaştırma politikasına karşı Hamaney’in tavrı iktidarlar arası güç savaşına döndü. Herkes ABD, İsrail’in parmağından söz ediyor ancak ülkedeki ölümlerin arkasında Ali Hamaney ve dini konseyin kışkırtmaları gözden kaçırılmamalı. Asıl provokasyon içeriden tetiklenmiş olabilir.

Halk refah istiyor

İran halkı ne istiyor?

İran üzerinde yıllardır süregelen ekonomik ambargo ve yüksek askeri harcamalar halkın ekonomik refah seviyesini geriletmiş durumda. Petrol ve doğal gaz fiyatlarının ucuzlaması ve askeri yatırımlara yöneliş gün geçtikçe ülkenin fakirleşmesine yol açtı. Suriye, Lübnan, Bahreyn ve Irak’ta örtülü savaş veren İran, kendi içinde ekonomik açıdan küçülen bir ülke konumuna düştü. Üretimi kısıtlı, mali ambargo altında ezilen, yüksek askeri harcamalara yönelen bir ülke halkının bugüne kadar dayanması bile aslında bir mucize.

Mesele sadece tüketim talebi mi?

İran halkı silaha yapılan harcamaların kendisine yapılmasını istiyor. Halkın bir kısmı Şah dönemindeki gibi rahat, modern bir ülke istiyor. Trump yönetiminden 3. büyük mali ambargonun gelmesi, Haşdi Şabi’nin Ortadoğu’da el altından desteklenmesi, Suriye’deki örtülü savaş, İran’ın askeri giderlerini katladı. Karşılığı olmayan, yatırıma dönüşmeyen harcamalar eninde sonunda halkın yaşam standartlarını etkileyecekti. İran’ın Yemen, Suriye, Irak, Lübnan gibi farklı cephelerde örtülü mücadele verebilmesi ve bugüne kadar dimdik ayakta durması büyük başarı.

İç savaş veya dağılma olmaz

İran’da Suriye’nin kaderini mi yaşayacak?


İran’da yaşananları Irak ve Suriye’den farklı değerlendirmemiz gerekiyor. Bu ülkenin yüzde 95’i Şii. İran’da her ne kadar Şii Türkler yaşasa da etnik ve mezhepsel bir ayrışma söz konusu değil. İran’da yaşananlar Ukrayna’daki turuncu devrimle benzeşiyor. Ukrayna’da seçilmiş devlet başkanına karşı gösteri yapılırken, birden polisler vurulmaya başlamıştı. Batı bloğu, patlamaya hazır halkı çarpan etkisiyle provoke ederek sokağa dökmüştü. Türkiye’de yaşanan Gezi sürecinde bunu yapmadılar. İsteseler Gezi’de ciddi silahlı provokasyonlara girişirlerdi. Anglo-Sakson blok, Gezi’de Türkiye’nin yıkılmasını değil, hükümet ve devlet yönetiminin 2003’deki reformist çizgeye kaydırılmasını istenmişti. Bu söylediklerimden Gezi’yi dış güçler organize etti anlamı çıkarılmamalı. Ancak o dönemki orantısız müdahaleler veya bazı radikal grupların eylem metotlarının derinlerinde Anglo-Sakson ittifakın etkisi olmadığını söylemek de hayalcilik olur.”

Ordu desteği şart

İran bu süreçte bölünür mü?

İsrail, İran’a yönelik ‘nükleer silah değil ama füze yapıyor’ kışkırtması içinde. İsrail’in bu yaklaşımına göre Türkiye de tehdit olmalı! İsrail, ABD’yi kışkırtıyor. Bu noktada Rusya’dan çok önemi bir açıklama geldi. ‘İran’ın iç işlerine karışmak kabul edilemez’ açıklamasında bulunan Rusya, adeta ABD, İngiltere, İsrail bloğuna meydan okudu. İran’ın arkasında Rusya ve Çin var. Eğer halk hareketi biraz daha sürecek olursa İran Ordusu ve Devrim Muhafızları çok sert müdahalede bulunarak olayları kanlı da olsa bastırır. Arkasındaki Ordu gücü olmayan halk hareketlerinin başarıya ulaşması imkansız.

ABD’nin İran üzerindeki planları nedir?

İran, Türkiye ve Rusya ile birlikte Suriye olaylarını çözüyor. ABD’nin planı İran’ı Suriye’den çekmek. İran’ı Suriye’den çektiğinizde Esad, Rusya, İran ittifakı çatırdar. Türkiye bu noktada birleşik muhalifleri destekliyor ve Esad’a terörist diyor. İran’ın, Lübnan, Suriye, Kuzey Irak ekseninde çekilmesi ABD için en önemli stratejilerden. Bu noktada Rusya devreye girmiş durumda. ABD ve Rusya Suriye’den sonra üzerinden örtülü savaşa girişmiş durumda.

İran evrilecek

Süreç nereye evrilir?

Kuzey Irak ve Kuzey Suriye üzerinde oluşturulmak istenen Kürt koridorunu ve referandumu İran’la birlikte engelledik. Türkiye şu an için İran’daki olayları dikkatle takip ediyor. Geçen tecrübelerimiz gösteriyor ki, İran’da yaşananların arka planında ABD, İngiltere, İsrail parmağı olmaması mümkün değil. Batı bloku, Şah dönemindeki gibi İsrail’e tehdit oluşturmayan Amerikancı bir ülke istiyor. Hamaney önderliğindeki Şii milliyetçiler ise Rusya ve Çin desteği ile Ortadoğu’da bölgesel güç olma peşinde. Ne olursa olsun, yakın zamanda İsrail’e dost İran mümkün değil. Rusya ve Çin olgusunu göz ardı etmemeliyiz.
İran bu süreçte mutlaka evrilecektir. Ancak bu evrilme kendi kültürü içinde gerçekleşir. Yarın uyandığımızda bir Avrupa ülkesi görmeyi hayal etmeyelim. İran’ın kendi içinde, kendi kültürüne uygun bir modernite hareketi doğacaktır. İç savaş veya dağılma gibi bir durum İran için söz konusu olamaz.

Sosyal medya etkisi

Olayların arkasında ABD, Suudi Arabistan ve İsrail parmağı olduğu söyleniyor?
Olayları sadece ABD, İsrail parmağı şeklinde yorumlamak, ülke halkına hakaret anlamına gelir. İran halkı tüketmek ve daha özgür bir ülkede yaşamak istiyor. İran petrolün litresini ancak 26 kuruştan satabiliyor. Suudiler’in, ABD, İngiltere, İsrail desteğiyle sosyal medya üzerinden provokasyona giriştiği doğru. Ancak sadece sadece twit atarak toplumsal tepkiyi harekete geçiremezsiniz. Sosyal medya üzerinden yürütülen istihbarat savaşı İran halkının öfkesine çarpan etkisi yapmıştır. 1980’den bu yana süren ambargo, molla rejimi, özgürlük talepleri, tüketim ihtiyacının karşılanamaması ülkede patlamaya neden oldu.”