Siyaset AİHM’e başvurular başlarsa altından  kalkılamaz

AİHM’e başvurular başlarsa altından  kalkılamaz

04.09.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşananlar için, ‘Her yerden mağduriyet hikâyeleri geliyor. AİHM’e başvurular yapılırsa Türkiye bunun altından kalkamaz’ uyarısında bulunduğu belirtildi

AİHM’e başvurular başlarsa altından  kalkılamaz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan’ı genel merkezdeki makamında kabul etti. Görüşmeye CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da katıldı.

Alınan bilgilere göre Arslan, Kılıçdaroğlu’na, “15 Temmuz’daki tutumunuz için teşekkür ediyoruz. İlk kez Türkiye’nin geleceği için endişeye kapıldık, bu endişemizi siz giderdiniz. Yenikapı’ya gitmeniz değerliydi. Farklılıklarımızla beraber Türkiye’yiz. Farklılıklarımız kavga sebebi olmamalı” dedi.

‘Yetkisi devredilemez’

Kılıçdaroğlu’nun da siyasi partilerin demokrasinin vazgeçilmez unsurları olduğunu vurgulayarak, “Darbelerden en çok etkilenen parti CHP’dir. 15 Temmuz gecesi darbe girişimini ilk duyduğumuzda Hayati Bey (Yazıcı) ile beraberdik. Derhal gerekeni söyledik. Milletvekili arkadaşlarıma ‘Derhal Meclis’e gidin’ dedim. Sayın Başbakanı aradım. Sayın Tuğrul Türkeş ile konuştum” dediği belirtildi.

Kılıçdaroğlu’nun, “Darbe girişiminden sonra karşılaştığımız ilk sorunumuz KHK’larla ordunun yapılandırılması oldu. KHK’lar OHAL süreciyle sınırlı kalmalı, Anayasa Mahkemesi’nin bu yönde içtihatları var. OHAL sonrası dönemi düzenleyen KHK’lar kabul edilemez. Devleti yeniden yapılandırmak TBMM’nin görevidir, Meclisin yetkisi devredilemez. Özellikle ordunun yeniden yapılandırılmasına ilişkin KHK, problemli. Mete Han’dan bu yana Türk ordusunda emir komuta zinciri vardır. Şimdi Genelkurmay Başkanı merkez valisi gibi oldu” ifadesini kullandığı belirtildi.

‘Amaç bypass etmekti’

Kılıçdaroğlu’nun, “Darbecilerin amacı meclisi bypass etmekti. Bu darbe parlamenter demokrasiye yapıldı. Meclis’i bypass ederek KHK’lar çıkarırsanız, darbeciler gibi olursunuz” dediği ifade edildi.

Haberin Devamı

‘Bir darbe kitapçığı olduğu söyleniyor’

Kılıçdaroğlu dün İstanbul’da haber kanallarının yöneticileriyle bir araya geldi. Buluşmanın ardından NTV’den Nermin Yurteri, toplantıda terörle mücadele, OHAL süreci, FETÖ ile mücadele, Yenikapı ruhu, 15 Temmuz süreci gibi pek çok konunun ele alındığını belirtti. Kılıçdaroğlu’nun “Darbe girişimi başarılı olsaydı, Cumhurbaşkanı kim olacaktı, Başbakan kim olacaktı, bu işin siyasi ayağı ile ilgili sizin somut bir bilginiz var mı?” sorusuna “Darbe sonrası siyasi görevlendirmeyi içeren bir kitapçık var” dediği öğrenildi. CHP lideri şunları kaydetti:

“OHAL TBMM’den geçti, biz desteklemesek de geçti Ancak OHAL uygulaması amacının dışına çıktı. Özellikle devletin yeniden inşa edilemeyeceğini söylüyor. Hem Başbakan’a hem Cumhurbaşkanı’na bu kaygılarımı ilettim gazetecilerin yazarların sanatçıların tutuklanması doğru değil. Yargılama olabilir ancak bu tutuksuz yargılama olmalı eğer terör örgütünün üyesiyse. Biz sanatçıların gazetecilerin yazarların tutuklanmasını kimseye anlatamayız. Bu sürece yönelik bazı kırılma noktaları var. Özellikle hakimler sanıkları tutuklamazsa kendilerini kötü hissedecekler. Yani sanıkları tutuklamak zorunda hissediyorlar kendilerini aksi taktirde hakimler FETÖ’cü damgası yemekten korkuyor. Böyle bir atmosferde adalet gerçekleştirilemez. Türkiye’nin bu atmosferden çıkması gerek.”

Haberin Devamı

‘Kinle değil hukuka göre’

Kılıçdaroğlu’nun, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaşananlara ilişkin olarak, “Üniversiteler başta olmak üzere pek çok kurumdan mağduriyet hikâyeleri geliyor. Bugün bir şey olmaz ama yarın öbür gün AİHM’ye başvurular yapılırsa Türkiye bunun altından kalkamaz” dediği belirtildi. “Aslı Erdoğan gibi bir yazarı Türkiye hapse atarak ne kazanacak anlayabilmiş değilim” diyen Kılıçdaroğlu’nun, “Darbe diyoruz, romancıyı içeri atıyoruz, bunu yurtdışına anlatamayız. Kenan Evren de aynısını yapmıştı. Şimdi BankAsya’ya para yatırdı diye insanları kamu görevinden alıyorsun, ama bankaya izin verenlere dokunmuyorsun. Bir vali yardımcısını çocuğunu cemaat okuluna gönderdi diye açığa aldılar. Cemaat okullar suçtuysa 17/25 Aralık sonrası kapatsaydınız. Devlet kinle hareket etmez, hukuka göre hareket eder” değerlendirmesinde bulunduğu kaydedildi.