AK PARTİ’DEN ŞEHİT AİLELERİ DERNEĞİ’NE ZİYARET

Gaziantep Şehit Aileleri Derneği Başkanı Hamza Bayındır, kendisini ziyaret eden Abdulhamit Gül’den ülkenin teröristlerden temizlenmesini istedi. Aynı zamanda şehit babası olan Hamza Bayındır, teröristlerin samimi olmadığını belirterek, ülkedeki terörün bitirilmesini istedi.
AK Parti Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Abdulhamit Gül, AK Parti Milletvekili Adayları Ahmet Uzer, Canan Candemir Çelik, Nejat Koçer, Mehmet Erdoğan, Muhammet Hakan Tanrıöver, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ve Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Tahmazoğlu ile birlikte Gaziantep Şehit Aileleri Yardımlaşma Ve Dayanışma Derneği Başkanı Hamza Bayındır’ı ziyaret etti. Dernekte bulunan şehit yakınları ve Ak Parti heyetine bir konuşma yapan Şehit Aileleri Derneği Başkanı Hamza Bayındır, şehit evlatları nedeniyle kanayan yüreklere son yapılan operasyonlarla su serpildiğini ifade etti. Terörün barış çağrısının sözde olduğunu belirten Başkan Bayındır, terörle mücadelede asker ve polise daha fazla yetki verilmesini istedi.
Terör ve teröristle mücadelenin sürdürülmesini isteyen Bayındır, "Bir zamanlar Beşir Atalay bakanıma, Ankara da, ’Eğer, hakikaten bu terörün insan gibi yaşayacağını bilsem, ilk önce gider Abdullah Öcalan ile ben kucaklaşırım’ dedim. Bakın bizden acılı kimse yoktur. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Ama buna rağmen bu lafı söyledim. Fakat bunlar hükumetimizin iyi niyetini, bu süreci ellerinin tersiyle bir kenara ittiler. Bugün terör Diyarbakır’da çocuklarınızı okula göndermeyin, bu hükumete oy vermeyin’ diyor. Neden çünkü başıboş, istediğini yapmak için. Biz buna fırsat vermeyeceğiz. İnşallah hükumetimizin, bu şekil devam etmesini, terörün daha fazla üzerine gidilmesini arzu ediyoruz. Bizler her zaman hükumetimizin yanındayız. Bu azim bizde olduğu müddetçe, dış güçler de terörden bir şey anlayamayacak. Biz yolumuza devam edeceğiz. Bu terörün tabanda yer tutması imkansızdır” dedi.
"15 YAŞINDAKİ EVLATLARINIZI KURDUN AĞZINA KUZU GİBİ GÖNDERMEYİN"
Teröre meyilli, teröre destek veren kişilere seslenen Bayındır, evlatlarını kimsenin dağa göndermemesini istedi. Bayındır, "15 yaşındaki, yetiştirmiş olduğunuz evlatlarınız, kurdun ağzına kuzu şeklinde dağlara gönderilmesin. O dağda gezenler zaten ne insan ne insan evladıdır. Onlar taşeronluk yapıyorlar, maşalık yapıyorlar hiç kimse bunlara aldanmasın. Yazık bu evlatlarımıza evlatlarımıza sahip çıkalım, evlatlarımızı dağa göndermeyelim. Bu teröre herkes sırtını çevirsin. Böyle yaptığımızda terör kendi halinde bitecek. Ateşe odun atmazsanız kendiliğinden söner. Biz hükümetimize güveniyoruz ordumuza polisimize güveniyoruz ki bu hükümet mutlaka bunun üzerine gidecek ve bu terör bitecek” şeklinde konuştu.
"BU ÜLKE BATARSA HEPİMİZ BATARIZ"
Bu hükümetten başka yere sağlam basan Bayındır, "Herkes farklı partili olabilir. Ama bugün bu hükümet giderse vallahi biz Suriye’ye döneriz. Ortada ne Müslümanlık kalır, ne din kalır, ne namus kalır. Bu ülke batarsa hep beraber batarız ama bazı çıkarcılar, aşiret ağaları, terör yanlıları bunu hesaplayamıyor. Uyandıklarında çok geç olacak iş işten geçecek. Bazı liderler yaptıkları ortada bazıları ise ben yapacağım diyor. Bazıları da ben Gaziantep’e deniz getireceğim diyor. Biz lafa değil yapılana bakarız yapılanda ortadadır. Senlik benlik yok, particilik yok Türkiye var” diye konuştu.
Söz alan AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül ise “Başkanımız duygularımıza tercüman oldu. şehitlik kuranı kerim de ve peygamberimizin hadislerinde övülmüş en kutsal mertebedir Allah bizlere de nasip etsin terör örgütü Türkiye’nin büyümesini istemeyenler tarafından kullanılan maşadır. Biz uykusunda uyurken polisimizi şehit eden, eşinin yanında bin başımızı şehit eden terör örgütleri dururken askerimize polisimize saldırırken biz elimiz kolumuz bağlımı duracaktık. Biz bu ülkeyi sokakta bulmadık asla iki üç çapulcuya teslim etmeyeceğiz. Sonuçta 7 Haziran seçimlerinden sonrada Siyasi istikrarsızlığı havayı kullanarak Türkiye de terör hadiselerini arttırdılar. Ama biz onlar silahları bırakıp gömünceye kadar bu mücadelemizi sürdüreceğiz. Ya silahları bırakacaklar ya da silahlarıyla beraber gömülecekler” belirtti.