Ankara AK PARTİ SEÇİM BEYANNAMESİ VE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI TOPLANTISI

AK PARTİ SEÇİM BEYANNAMESİ VE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI TOPLANTISI

19.02.2014 - 14:07 | Son Güncellenme:

.

AK PARTİ SEÇİM BEYANNAMESİ VE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI TOPLANTISI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında izlettiği tapeleri hatırlatarak, "Benim ofisime dinlemek için konulmuş böceği ABD'nin üzerine atmanın üzerine atma pazarlıklarını dinletsinler. Azerbaycan üzerine yapılan kirli hesapları dinletsinler. CHP içinde yapılan operasyonları, pazarlıkları, kurulan kumpasları dinletsinler ama bunları dinletemezler. CHP'nin ipleri Haşhaşiler örgütünün eline geçmiştir" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Arena'da düzenlenen 'AK Parti Seçim Beyannamesi ve Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Bu tarihi günde kutlu medeniyet yolculuğumuzu devam ettirdiğimiz bu muhteşem buluşmada her birinizi tek tek gönülden selamlıyorum. Bugün yeni Türkiye için sürdürdüğümüz bu yolculuğumuza yeni bir güçle devam ediyoruz ve ben özellikle Uğur Işılak kardeşime sürprizi nedeniyle şahsım ve yol arkadaşlarım adına şükranlarımı sunuyorum. Gerçekten duygularımızı adeta bu 40 gün bile kalmayan süreçte inanıyorum ki meydanlarda haklı bir şeklide ayağa kaldıracak, bu duygularımızı milletimizle çok daha farklı bir şekilde paylaşmamıza vesile olacak. Bugün seçim beyannamemizi açıklayarak kampanyamıza başlıyoruz, Allah yar ve yardımcımız olsun. 30 mart seçimleri Türkiye için aziz milletimiz için tüm şehirlerimiz, ilçe, belde köylerimiz için dünya ve insanlık için inşallah hayırlara vesile olsun diyorum. Rabbim bizleri utandırmasın, Rabbim bu kutlu yolculukta bizleri korusun. Her türlü tehditten, tehlikeden esirgesin diye dualar ediyorum. Bugün yeni Türkiye için medeniyet yolculuğumuzda farklı bir güçle devam ediyoruz. Bundan yaklaşık 20 yıl önce 27 Mart 1994'te Rabbim bize nasip oldu. İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına seçildik. 28 Mart sabahına kadar bizim seçilmiş olduğumuza ihtimal vermiyordu. Hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek bir neticeyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildik. Çok farklı şeyler ifade etmeye başladılar. Yapamayacağımızı ifade ettiler. Köşelerinden manşetlerinden bu şekilde yazıldı" ifadelerini kullandı.
"Hükümet ve devlet gücünü kullanarak başarısız olmamız için ellerinden geleni yaptılar" diyen Başbakan Erdoğan, "Biz, İstanbul için sevdayla çalıştık. İstanbul'u ilklerle buluşturduk, hava kirliliğini ilk kez biz sorun olmaktan çıkardık. İstanbul'da susuzluğa son verdik. Istıranca dağlarından su getirerek İstanbul'un 50 yıllık sorunun biz çözdük. Haliç'i temizleyen biz olduk. CHP'nin İstanbul'daki belediye başkan adayı bizim temizlediğimiz Haliç'te geçen gün baktım balık avlıyor. İstanbul'a bunca yeşil alanı kazandıran biz olduk. Şehri engelliler için, çocuklar için yaşlılar için ilk kez tasarlayan biz olduk. Belediyeyi halkımıza açan biz olduk. Kentsel dönüşümü başlatan, köprüler viyadükler inşa eden biz olduk. Katılımcı, çevre dostu hizmet belediyeciliğini Türkiye'ye tanıtan biz olduk. Önce İstanbul'un sonra Türkiye'nin gönlüne giren biz olduk. Bizim başarısız olacağımızı düşünenler hayal kırıklığı yaşadılar. İstanbul'un sorunlarının çözülmesinden rahatsız oldular. İSKİ yolsuzluğunun önüne geçtiğimiz, milletin ve yetimin hakkını koruduğumuz için ciddi şekilde rahatsız oldular. CHP'nin Genel Müdürünün eski yolsuzluğunun önüne biz geçtik ve yolsuzlukların içinde olan İSKİ'yi Orman ve Su İşleri Bakanım olan Sayın Eroğlu Genel Müdür olunca orasını da farklı gelişmeye başladık. Hem yatırımlar yaptık hem de borçları ödedik. Zannetmeyin ki biz şiir okuduğumuz için mahkum ettiler, bizi milletin gönlünde sarsılmaz yer edindiğimiz milletle kol kola yürüdüğümüz için mahkum ettiler" şeklinde konuştu.
"MİLLETİMİZLE, PARTİMİZLE DİMDİK AYAKTAYIZ"
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İşte bugün karşımızda olanların o gün gazetelerinin başlıkları şuydu 'Muhtar bile olamaz' diye manşetler attılar. Ne dediler biliyor musunuz? 'İşi bitti'. Bir daha siyaset yapamaz dediler ama biz işte bugün buradayız. Milletimizle, partimizle dimdik ayaktayız. Üstelik onurumuzla, gururumuzla millete ürettiğimiz hizmetlerle, bahtiyarlığımızla milletin huzurundayız. 1994'te İstanbul'da başlayan hizmet yolculuğumuz şimdi Türkiye'yi kucaklayarak devam ediyor. İstanbul'da ilklere imza attık ve şimdi de Türkiye'de ilklere imza atıyoruz. İstanbul'da hayalleri gerçekleştirdik şimdi de Türkiye genelinde hayalleri gerçekleştiriyoruz. AK Parti siyaseti hizmet ve eser siyasetidir. Kardeşlerim acaba 12 yıl önce denseydi ki Şırnak'a bir havalimanı olacak kim inanırdı, ama şimdi oldu mu? Mesele bu. Iğdır'a havalimanı olacak dense kim inanırdı. Ama şimdi havalimanı var mı, var. Ağrı'da var mı var."
Şu anda hastanesi olmayan ilin kalmadığına dikkati çeken Erdoğan, "Artık hastanelerimiz eskisi gibi ilkel değil. O zaman ilacını bulamayan benim hanım kardeşim, şimdi gidip istediği eczaneden ilacını alyor mu? Yolsuzluğun olduğu bir ülkede bunları yapabilir miydiniz? 175 üniversiteye çıktık, üniversitemizin olmadığı il kalmadı. Bunları bu iktidar gerçekleştirdi. Bütün bu adımlar atılırken, sağlıkta bu devrimler yapılırken, enerji altyapısında bu devrimler yapılırken bakın şimdi CHP'ye. Ne diyor? Ben diyor '90 yaşında bir partiyim'. 90 yaşında olmakla avunuyor. 1938'te Gazi Mustafa Kemal'in vefatından sonra bu ülke için ne yaptınız? Hangi eseriniz, hangi hizmetiniz var.Ben söyleyeyim. Gazi Mustafa Kemal'in TL üzerinden, banknot üzerinden çıkarmaktan başka hiçbir maharetleri yok. Oraya İnönü'nün resmini koydular. Posta pullarının üzerinden Gazi Mustafa Kemal'in resmini çıkarttılar, oraya İnönü'yü koydular" diye konuştu.
"CHP'NİN İPLERİ HAŞHAŞİLER ÖRGÜTÜNÜN ELİNE GEÇMİŞTİR"
Erdoğan, "Soruyorum, nerede dikili bir ağacınız, üst üste koyduğunuz taşınız tuğlanız var. Türkiye ile gurur duyuyoruz. Yeşil Bursa sizlerle de gurur duyuyoruz. Kardeşlerim, CHP'nin arkasında Dersim katliamı var. Tarihinde 27 mayıs var. Tarihinde dar ağacına gönderdiği merhum menderes ve arkadaşları var. Zulüm baskı yasaklar var. Hava kirliğil, susuzluk, yolsuzluk var. En son 17 Aralık darbe girişimini de CHP ıskalamadı. Orada da, CHP hemen kendisine rol kaptı. Darbe girişimini kimin yaptığının bir önemi yok. Eğer bir darbe girişimi varsa CHP oradadır ve sorgusuz sualsiz destek verir. 'Eğer cesaretiniz varsa CHP grubunda ortalığa dökülen ses kayıtlarını yayınlayın' dedim. Dün bazı ses kayıtları ortalığa döküldü. Şu anda arada bulunan kardeşlerimizin büyük bir çoğunluğu bunları dinlemiştir. Elindeki medyasıyla, hükümete milli iradeye saldıran medya patronunun kirli işlerinin üzerine gitsinler. Benim ofisime dinlemek için konulmuş böceği ABD'ye üzerine atmanın üzerine atma pazarlıklarını dinlesinler. Azerbaycan üzerine yapılan kirli hesapları dinletsinler. CHP içinde yapılan operasyonları, pazarlıkları, kurulan kumpasları dinletsinler ama bunları dinletemezler. CHP'nin ipleri Haşhaşiler örgütünün eline geçmiştir" ifadelerini kullandı.
"CHP'NİN HİÇ Mİ ADAYI YOKTU DA GİTTİLER EN SAĞDAN ADAY DEVŞİRDİLER"
Gazi Mustafa Kemal'in kurduğu 90 yaşındaki CHP'nin beceriksiz ellerde artık kendisini inkar eden noktaya geldiğini belirten Başbakan Erdoğan, "CHP, paralel örgütün şantajları kayıtları kasetleriyle esaret altına alınmıştır. Çok yakında CHP'nin Genel Müdürü çıkıp da 'Nerede bu paralel devlet, gidip üye olacağım' derse hiçkimse şaşırmasın. CHP'nin son 2 aydır Ergenekon'dan bahsettiğini duyan var mı? 17 Aralık'tan sonra Silivri hakimlerinden söz ettiğini duyan var mı? CHP'nin hiç mi adayı yoktu da gittiler en sağdan aday devşirdiler. Bir kısım ülkücü, CHP'li adayların reklamını yapıyor. CHP kasetlerin bedelini ödüyor. Kasetlerle gelirsen işte böyle kasetlerin esiri olursun son kullanma tarihin geçince yine kasetle girersin" diye konuştu.
"EY BAHÇELİ, GEZİCİLERİ SAVUNMAK SANA MI KALDI"
Başbakan Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
"MHP Genel Başkanını da aslında CHP'den hiçbir farkı yok. Dün çıkmış, 'MHP'nin Genel Başkanı Kabataş olayından dolayı Başbakan özür dilesin' diyor. Şu hale bak ya, şu hale bak. Ey Bahçeli gezicileri savunmak sana mı kaldı? Başörtüsüyle yanında 6 aylık çocuğuyla linç girişimine uygulana başörtülü kızımın yanında geziyi savunmak sana mı kaldı? Evrak düşmanlarını savunmak sana mı kaldı? Ankara'da Türk bayrağını yakan militanları savunmak Ey Bahçeli sana mı kaldı? Sizi CHP'yle aynı çizgiye getiren ne? Ulusalcılarla, paralel örgütlerle, marjinal yapılarla biraraya getiren ne? Size yapılan tehditleri çıkın açık açık söyleyin. İçişleri Bakanımız da ben de Mersin'de siyasi başkanlıkların il başkanlıklarının dinlendiğini söyledik. CHP ya da MHP çıkıp da o kayıtlar kimin elinde diye sordu mu? Ne diyecekler biliyor musunuz? Siz iktidarsınız. İnternet Yasası'na neden karşı çıkıyorsunuz? Yargıdaki bu sorunları, dinleme skandallarını dile getirdiğimizde bunu yargıya müdahale olarak görüyorsunuz. Korkmayın, Sayın Bahçeli, Sayın CHP Genel Müdürü sen de korkma, hiç kimse korkmasın. İşte bizimle ilgili her gün bir ses kaydı çıkıyor. Gündelik konuşmalarımız alçakça kaydedilmiş her gen servis ediliyor. Zati aliniz bunu Meclis'te yapacak kadar ileri gidiyorsunuz. Ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı dinlenmiş, ülkenin Başbakanının sıradan konuşmaları servis ediliyor. Korkmadık ve korkmuyoruz. Ses kayıtlarıyla gelmedik biz. AK Parti'nin, siyasetin, Türkiye'nin dizayn edilmesi noktasında asla boynumuzu eğmedik, eğmiyoruz."