BM yetkilisi Milliyet’e değerlendirdi: Çocuklara farklı fırsatlar sunmalıyız

Birleşmiş Milletler Suriye Krizi İçin İnsani Yardımlar Koordinatör Yardımcısı Mark Cutts, Suriye’de 2011’den beri devam eden iç savaşın insani boyutunu Milliyet’e değerlendirdi. Cutts, “BM olarak bölgede üstlendiğimiz misyon öncelikli olarak sivillerin ve çocukların korunması. Çocuklara farklı fırsatlar sunmak ve öncelikler yaratmak zorundayız. Yaratamazsak, çocukları terörist grupların pençesine bırakmış oluruz” dedi.

BM, yıllık olarak yayınladığı ve çatışma bölgelerindeki çocukların güvenliğine eğilen son raporunda, 2018 yılında başta terör örgütlerinin çocukları “savaşçı” olarak kullandığı Suriye, Afganistan ve Yemen olmak üzere tüm dünyada devam eden savaş ve çatışmalarda 12 binden fazla çocuğun yaşamını yitirdiği ya da yaralandığını açıklamıştı. 

‘Bu onların suçu değil’

Sözkonusu rapora dikkat çeken Cutts, “Bu rapor gösteriyor ki çocuklar terör örgütlerinin etkisiyle radikal bir çizgiye yöneliyor. Fakat bu onların suçu değil. Bizim yola çıkış amacımız, onları bu savaş ortamından bir an önce çekip almak, eşit, adil, barış ve huzur ortamında bir yaşam sürebilmelerini sağlamak. Fırsatın olmadığı yerde terör örgütleri devreye giriyor” diye konuştu.

“Biliyoruz ki 2 milyondan fazla çocuk okulsuz bırakıldı” ifadesini kullanan Cutts, son 3 ayda İdlib bölgesinde, 50 farklı okul ve eğitim merkezine saldırı olduğunu belirterek, “Bu çocukları korumamıza yardımcı olmuyor. Bizim isteğimiz terör örgütlerinin her şeyden önce kirli ellerini çocuklardan çekmeleri” dedi. Cutts şöyle devam etti:

“Hama’nın kuzeyi ve İdlib’in güneyi Türkiye sınırına oldukça yakın. Oradan kaçanlar Türkiye’nin kucak açmasıyla önce mülteci kamplarına sığındı. İdlib, Türkiye’nin de uzun zamandır çözüm bulmaya çalıştığı ve en çok desteğe ihtiyaç duyulan bölge. Türkiye 3 milyondan fazla mülteciyi ülkesinde ağırlıyor. Gerçekleştirdiği oldukça büyük çaptaki sınır ötesi operasyonlarla bölgeye barış getirmeye çalıştı. Bu söylediğim iki şey insani krize çözüm bulmaya çalışan önemli adımlar.”

‘Çabaları destekliyoruz’

Türkiye ve ABD’li heyetin ortak devriye yürütülmesi için yaptığı çalışmalara ilişkin de Cutts, şunları söyledi: “Bölgeye barışın gelmesi için Türkiye’nin siyasi çözüm çabalarını destekliyoruz. 2018’de Türkiye ve Rusya arasında imzalanan anlaşmayla güvenli bölgenin oluşturulması için ilk adımlar atılmıştı. Astana görüşmelerinin son toplantısında da ateşkes ilan edildi. Başta İdlib olmak üzere güvenli bölgenin tesisi aciliyet teşkil ediyor.”

‘İnsanlar korku içinde yaşıyor’

Sivillerin yaşadığı bölgelere yapılan hava saldırılarının bir an önce durması gerektiğini de vurgulayan Cutts, “İnsanlar korkuyla yaşıyor, korunabilecekleri hastane bile kalmadı. Ateşkesin ilanından sonra büyük hayallerle Suriye’ye geri dönenler, ateşkesin rejim tarafından bozulmasıyla tekrar korkuya kapıldı. Bombardımanların sürme ihtimali bile bizi korkutuyor. Barışın tesisi için uluslararası camia harekete geçmeli ve tek ses olmalı. Ses sadece barış için yükselmeli” dedi.