Otizmde Beslenme

Otizm genetik faktörler ve çevre faktörleri tarafından belirlenebilmektedir. Günümüzde otizmin beslenme ile bir bağlantısı olup olmadığına yönelik sorular mevcuttur.

Peki, gerçekten otizmin beslenmeyle bir ilintisi var mıdır?

Bağırsak geçirgenliği birçok oto-imün hastalıklarda bozulmuştur. Örneğin; tip 1 diyabet ve Crohn hastalığı gibi. Akkermansia muciniphila, bağırsak mukus bariyerini değiştirebilen ve mukusun geçirgenliğine sebep olan bakteri (leaky gut barrier) otizmde görülmüştür. Fazla antibiyotik kullanımı da bağırsak florasını bozduğu görülmüştür. Antibiyotik kullanımı sonrası bağırsakta bulunan clostridium bakteri eserleri hastalığın tekrar nüksetmesine yani sindirim bozukluklarına sebebiyet verebilmektedir.

Haberin Devamı

Bağırsaklarımız ikinci beynimiz ise, yediklerimizin sağlığımızı olumlu veya olumsuz etkilediği görülmüştür. Otizm'de beslenme bozuklukları ve sindirim sistemi bozuklukları sık rastlanmaktadır. Örneğin; gaz, şişkinlik, ağrı, kabızlık, ishal gibi. Yapılan çalışmalarda aynı zamanda malabsorpsiyon (kötü besin emilimi), maldigestion (kötü sindirim) ve özefagus iltihabı sıkça rastlanılmaktadır. Çölyak hastalığına otizmde sıkça rastlanıldığı dikkat çekmektedir.

Yapılan çalışmalarda beslenmeye dikkat edildiğinde şikayetlerin düzeldiği fakat tam anlamıyla iyileşme göstermediği ve birçok faktörlerin birbirleriyle bağlantılı olduğu görülmüştür. Yine de otizm'de glutensiz ve kazeinsiz beslenme önerilmektedir. Burada gözden kaçırılmaması gereken beslenmede vitamin eksikliklerine karşı dikkat edilmesidir. Aynı zamanda beslenme programı dışında çocuğun gelişimi de özenle takip edilmelidir.

Sonuç olarak otizmli çocuklarda sindirim bozuklukları, sindirim hassasiyeti ve dysbiosis yani bağırsak florasında mikrobiyal dengesizlik görülmektedir. Uygun bir beslenme programı ile çocuğun gelişimini göz ardı etmeksizin ve vitamin eksikliklerini önlemek için uzman kişilerden destek almak en doğrusudur. Şikayetler zamanla azalacağı gibi günlük yaşantımızı daha rahat ve huzurlu geçirmemize neden olacaktır. Bu yüzden, erken teşhis ve tedavi yaşam kalitenizi arttırır ve sizi mutlu eder.

Haberin Devamı

Sağlıklı günler dileği ile…

Uzm. Dyt. Emel Yılmaz