Ankara Ankara Eczacı Odası'ndan Sağlık Bakanlığına Çağrı: "Denetim Yetkisi Tarım Bakanlığında Olmamalı"

Ankara Eczacı Odası'ndan Sağlık Bakanlığına Çağrı: "Denetim Yetkisi Tarım Bakanlığında Olmamalı"

26.07.2018 - 13:26 | Son Güncellenme:

.

Ankara Eczacı Odasından Sağlık Bakanlığına Çağrı: Denetim Yetkisi Tarım Bakanlığında Olmamalı

Ankara Eczacı Odası Başkanı Ecz. Süleyman Güneş, sağlık çalışanlarının internet üzerinden satılan ürünlerin karşısında durması gerektiğini belirterek, bu tür ürünlerin ruhsat onayı almış yetkili yerler olan eczanelerde satılması gerektiğinin altını çizdi. Bu ürünlerin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından izin alınarak piyasaya çıktığını dile getiren Güneş, "Biz meslek örgütü olarak bu tür ürünlerin Sağlık Bakanlığı tarafından izin alınarak piyasaya arz edilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Hiç değilse denetleme ve toplama Sağlık Bakanlığı tarafından olsun" dedi.
Ankara Eczacı Odası Başkanı Ecz. Süleyman Güneş düzenlenen toplantıda basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz hafta Torba Yasa Teklifinin TBMM’ye sunulduğunu anımsatan Güneş, Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen teklifte sağlık çalışanlarının emekli maaşlarını arttıran 4. maddede eczacılara yer verilmediğini belirterek, kamu eczacılarının bu haktan faydalanabilmesi için çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti. Son dönemlerde eczacılık alanında yaşanılan en önemli sorunlardan birinin eczacılık fakültesi kontenjan ve sayılarındaki artış olduğunu dile getiren Güneş, 60’a yakın eczacılık fakültesi olduğunu ve ÖSYM verilerine göre bu sene 2 bin 618 öğrencinin eczacılık fakültelerinden mezun olduğunu ifade ederek, "Bu durum mezun olan arkadaşlarımızın işsizlik problemi ile karşı karşıya kalmasına neden oluyor. Eczacılık fakültelerinin sayısının artması ise verilen eğitimin kalitesini azaltıyor. Şu an eğitim veren bazı eczacılık fakültelerimizdeki dekanların eczacılık fakültesi mezunu olmadığını biliyoruz. Yine fakülte sayısının fazla olması nedeniyle eczacılık mezunu olmayan eğitim üyeleri ders veriyor. Bu durum da verilen eğitimin kalitesinin ve eğitimin seviyesinin düşmesine neden oluyor" şeklinde konuştu.

"Yardımcı eczacılık zorunluluğu eczacıları zora sokuyor"
Eczacılık fakültelerinden mezun olanlara "Yardımcı Eczacılık" zorunluluğu getirilmesine ilişkin değerlendirmede bulunan Güneş, mezunların serbest eczane açabilmek için bir yıl yardımcı eczacılık yaptıklarını kaydetti. Bu durumun bir yıllık sürelerini tamamlamak zorunda olan mezun eczacıların kadro bulamadığına neden olduğunu ifade eden Güneş, "Yardımcı eczacı çalıştırmak ile ilgili kanunda tanımlanmış ücret ve sigorta bedelinin yüksek olması yardımcı eczacılık yapmak zorunda olan meslektaşlarımızın çalışacak eczane bulmasını güçleştiriyor. Eczacılık fakültelerinden mezun olup yardımcı eczacılık yapmak zorunda olan öğrenci sayısı ile yardımcı eczacı çalıştırma zorunluluğu olan eczane sayısı örtüşmüyor. Ankara’da yer alan 3 eczacılık fakültesinden mezun olan öğrenci sayısı yaklaşık 330 iken, yardımcı eczacılık yapılabilecek eczane sayısı bunun üçte biri kadar. Bir diğer sorun ise yeni mezunların diplomalarını almalarıyla ilgili. Farklı üniversitelerden mezun olan arkadaşlarımız aynı zaman diliminde diplomasını alamadığı için mezunlar arasında haksız bir durum ortaya çıkıyor" diye belirtti.

"Kontenjanlar düşürülmeli, taban puanları yükseltilmeli"
Eczacılıkla ilgili bir diğer sorunu masaya yatıran Güneş, mezun olan öğrenci sayısı ile açılabilecek eczane sayısının örtüşmediğini söyledi. 2012 yılında yürürlüğe giren 6308 sayılı yasaya göre ilçelerde her 3 bin 500 kişilik nüfusa bir eczane açılabilmesi zorunluluğu getirildiğini hatırlatan Güneş, "Ankara’dan örnek vermek gerekirse Çankaya ilçesinde önümüzdeki 10 yıl boyunca eczane açılmayacak. Şu anda en fazla eczane açılabilecek ilçenin Etimesgut olduğunu biliyoruz. Bu durumun çözümü için belirli bir dönem eczacılık fakültelerine öğrenci alınmaması, öğrenci alımına başlanıldığında ise şuan ki kontenjanların düşürülmesi ve fakültelerin taban puanlarının yükseltilmesi ile bu sorunun çözülebilmesi için adım atılmasını öneriyoruz" mesajını verdi.

"Reçetelere marka değil etken madde ismi yazılmalı"
Sağlık çalışanlarına şiddetin eczanelerde de yaşandığına dikkat çeken Güneş, reçetesiz ilaç almak isteyen veya reçetede yazılan ilacın muadilini almak istemeyen hastalar tarafından şiddet olayları yaşanıldığını ifade etti. Eş değer ilaç kavramını vatandaşın yanlış anladığını izah eden konuyu, "A ilacının etken maddesi olan X1’in etken olabilmesi için Y miligram miktarında olması gerekiyor. A ilacı yerine verilen B ilacında da X1 etken maddesi Y miligram miktarındaysa iki ilaç (muadil) eş değerdir" örneği ile somutlaştırdı.
Bu soruna çözüm olarak reçetelere marka yerine etken madde ismi yazılması gerektiğini öneren Güneş, "Hem ilaçta yaşanabilecek yolsuzluk hem de gereksiz ilaç kullanımının önüne geçilmesi için, ilaçlar markası ile değil etken maddesi ile reçete edilmelidir. Bu konuda en yetkili otoriteler olan TİTCK ve TEB’in kamu spotlarıyla toplumun bilinç düzeyini arttırabileceğine inanıyoruz" dedi.
Güneş, nöbetçi eczanelere daha kolay ulaşılabilmesi için Ankara Eczacı Odası olarak mobil bir uygulama geliştirdiklerini ve Ankara’da hizmet veren tüm eczacılara ve o gün nöbetçi olan eczanelere ulaşılabileceği bilgisini verdi. IOS ve Android uyumlu program Ağustos ayı itibariyle ücretsiz bir şekilde hizmete sunulacak.

"Denetimler Sağlık Bakanlığına verilmeli"
İnternet ortamında satışı gerçekleşen ve Sağlık Bakanlığı tarafından vatandaşın itibar etmemesi duyurulan Meksika Biber Hapı gibi ilaçlar hakkında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Güneş, başta sağlık çalışanlarının internet üzerinden satılan ürünlerin karşısında durması gerektiğini belirterek, bu tür ürünlerin ruhsat onayı almış yetkili yerler olan eczanelerde satılması gerektiğinin altını çizdi. Bu ürünlerin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından izin alınarak piyasaya çıktığını dile getiren Güneş, "Biz meslek örgütü olarak bu tür ürünlerin Sağlık Bakanlığı tarafından izin alınarak piyasaya arz edilmesinin önemi olduğunu düşünüyoruz. Hiç değilse denetleme ve toplama Sağlık Bakanlığı tarafından olsun" çağrısında bulundu.
Toplantıda Ankara Eczacı Odası Genel Sekreteri Prof.Dr Mustafa Aslan ve Sayman Ecz. Tansu Gülsoy da yer aldı.