Aslı Enver ve Özcan Deniz'in İsrail gezisinden ne anlamalıyız?
Özenmek, kıskanmak, hayal kurmak, ulaşılmaz olmak... Paranın büyüklüğüne ve nasıl kolay kazanıldığına şaşırmak... Bu gidişle birkaç ülkede daha el sallarlar bence!
Son zamanlarda Türk dizileri ve oyuncularının yurt dışında yakaladıkları başarı takdire şayan. Bu dizilerde rol olan oyuncular için de farklı ülkelerinde fırsatlar oluşuyor. Bu fırsatlardan İstanbullu Gelin dizisi başrollerini paylaşan Özcan Deniz ve Aslı Enver de nasibini aldı. İkili geçtiğimiz günlerde bol sıfırlı bir İsrail ziyareti gerçekleştirdi.
Ziyaretin takdir edilmesi ya da tepki görmesinin doğruluğuna ya da yanlışlığına pek değinmeyeceğim. Sonuç olarak atı alan Üsküdar’ı geçmiş. Bu bol kazançlı ziyaret hakkında önce düşüncelerimi, sonra hislerimizi paylaşmak istiyorum. Düşünce diyorum, çünkü düşünceleri mantık doğurur, kişiye göre akla yatkın olan ve doğru olarak tanımlanan şeyler düşüncelerdir. Hislerde ise mantık yoktur. Duygu vardır. Beğeni, özenmek, kıskanmak, sevmek ya da sevmemek gibi...
Faruk, İsrail erkeklerinin başına dert olmuş!
Söz konusu ziyareti önce düşünce açısından ele alalım. Bir Türk dizisinin yakaladığı başarıyı ve iki oyuncuya olan olağanüstü ilgiyi takdir edip gurur duymamız gerekir. Öyle ki İsrail’de Faruk karakteri o kadar sevilmiş ki, ideal erkek olarak örnek teşkil eder duruma gelmiş. Bu durum, hem dizi karakterinin hem de karaktere hayat veren oyuncunun başarısını gösterir. Faruk karakteri İsrail erkeklerinin başına dert olmuş durumda. Gerçek hayata bu kadar sirayet eden hikayeyi ve oyuncuyu alkışlamak gerekir.
El sallayarak milyon dolar kazanmak!
Hislerime gelince… Lafın kısası, hislerimin şaha kalkmasına öncülük eden, konuşulan ücretler! Bu ziyaret için Özcan Deniz 1 milyon dolar alırken, Aslı Enver 350 bin dolar almış. Taş atıp kolu mu yorulmuş peki? Hayır, Aslı Enver sadece sahneye çıkıp el sallamış. Elin değeri demek ki bu! Özcan Deniz ise anladığım kadarıyla hem el sallamış hem de sahne almış. İşte bütün hisler ayrıntıda gizli. Özenmek, kıskanmak, hayal kurmak, ulaşılmaz olmak... Paranın büyüklüğüne ve nasıl kolay kazanıldığına şaşırmak... Bu gidişle birkaç ülkede daha el sallarlar bence!
Konuşulan ücretler, ikilinin Türkiye’de el sallayarak ya da sahne alarak kazanabilecekleri tutarlar değil. Hal böyle olunca fırsatlar da kaçırılmıyor. Tepki ya da takdirin de önemi kalmıyor. Bugün İsrail olur, yarın İran, ülkenin önemi yok. Şeytan, ayrıntıda gizli!
