Cadde Bahar sizi de mi yoruyor?

Bahar sizi de mi yoruyor?

22.04.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yeterince uyumanıza rağmen sabahları yorgun kalkıyor, vücudunuzda ağrılar hissediyor ve gün içinde enerjiniz düşüyorsa bahar yorgunluğu kapınızı çalmış olabilir

Bahar sizi de mi yoruyor

Mevsim değişiklikleri, duygusal ve fiziksel stres kaynağı... Her bünye bu stres kaynaklarından farklı etkileniyor. Bazıları yorgunluktan bazıları alerjiden bazıları da duygu durum değişikliklerinden şikayet ediyor.
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Ş. Kamil Basmacıoğlu’na son günlerin en popüler sağlık sorunu bahar yorgunluğunu sorduk.
- Herkes bahar yorgunluğu yaşıyor mu?
Tabii ki hayır. Bu dönemden özellikle kronik hastalıkları olanlar daha fazla etkileniyor. Mevsim değişikliğinin getirdiği stresle mücadele etmekte zorlanıyorlar.
- Mevsim geçişleri sağlığımızı nasıl etkiliyor?
Baharın gelişiyle birlikte alerjik astım ve rinit, peptik ülser alevlenmesi, duygu durum bozuklukları gibi hastalıkların görülme sıklıkları artıyor. Kronik ülser, mevsimlerin değiştiği aylarda tekrarlama özelliği gösteriyor. Bu yüzden mide ve bağırsak yakınmaları çoğalıyor. İlkbahar ise uykumuzu, beslenme düzenimizi, vücudumuzun savunma mekanizmasını olumsuz etkiliyor.
Mevsim geçişlerinde ani artan fiziksel aktivite var olan bronşit, kalp yetersizliği gibi hastalıkların tetiklenmesine yol açabiliyor. Bu nedenle özellikle kilo verme amaçlı fiziksel egzersizlere başlamadan önce riskli bireylerin kalp hastalıkları yönünden kontrolden geçmelerinde fayda var.
- Bahar yorgunluğu başka hastalıklarla karıştırılıyor mu?
1 - 2 haftayı geçen ve nedeni açıklamayan yorgunluklar araştırılmalı. Özellikle diyet yapmadan gelişen kilo kaybı, terleme, çarpıntı, ateş ve ishal varsa altta yatan başka bir hastalık olabiliyor. Kas ağrıları, lenf bezlerinde büyüme, grip semptomlarının çok uzun süre devam etmesi, boğaz ve eklem ağrıları da eşlik ediyorsa, bir uzmana görünmekte fayda var.
- Astım ve alerji hastaları nelere dikkat etmeli?
Baharda nemin artmasıyla çiçek ve ağaç polenleri de daha sık görülüyor. Alerjenlerden kaçınmak sorunu ortadan kaldırabilir ama bu her zaman mümkün değil. Bu nedenle şikayetlerin arttığı dönemlerde uygun tedavilere başlanmalı.
- Alerjik rinit nasıl bir hastalıktır?
Nöbetler şeklinde gelen hapşırık, burun tıkanıklığı ve akıntısı, göz sulanması gibi yakınmalarla karakterize bir hastalıktır. Çocukluk ve gençlik çağlarında daha sık görülüyor. Ürtiker egzama ve astım, alerjik bünyeye sahip kişilerde alerjik rinite eşlik edebiliyor. 40’lı yaşlardan önce başlıyor, yaş ilerledikçe hastalığın görülme sıklığı azalıyor.
Hastalık; bazı ot, ağaç ve çiçeklerin polenlerinin, mantar sporlarının hava akımlarıyla yer değiştirmelerine bağlı olarak duyarlı kişilere ulaşmasıyla ortaya çıkıyor. Özellikle mart - mayıs ayları arasında vakalarda artış yaşanıyor.
Hastalığı olan kişilerin yaklaşık yüzde 50’sinde herhangi bir alerjik faktöre rastlanmayabiliyor.
Evcil hayvanların evden uzaklaştırılması, hava filtrasyon cihazlarıyla alerjenlerin azaltılması, hamam böceği ve farelerle mücadele, besinlerin dikkatli saklanması, toz tutacak örtülerin kaldırılması yararlar sağlayabiliyor.

Haberin Devamı

Vitamin takviyesi gerekir mi?
Yaşlılar, bebekler, hamileler, sindirim bozukluğu olanlar ve az güneş ışığı alanlarda vitamin eksiklikleri gelişebilir. Sigara kullanan bireylerde folik asit,
C ve E vitamini düzeyleri düşer. Bu durum bazı sağlık sorunlarını da beraberinde getirir. Vitaminlerin doğal gıdalardan alınmasında fayda var. Ancak aksi durumda dışarıdan takviye olarak da kullanılabilir. Burada önemli olan, vitaminlerin doktor tavsiyesiyle alınmasıdır.

Korunmak için bunları yapabilirsiniz
- Küçük porsiyonlarla sık sık beslenin. Düzensiz öğünler, kan şekerinin yükselmesine neden olabilir.
- Su tüketimini alışkanlık haline getirin.
- Alkol miktarını azaltın.
- Çay, kahve gibi içecekleri sınırlayın. Kahvede bulunan kafein kalp çarpıntısına ve vücutta su kaybına yol açabilir.
- C vitamini içeren sebze ve meyve tüketimini artırın. Beslenmenize maydanoz, brokoli, ıspanak, yeşil sivri biber, kivi gibi besinleri ekleyin.
- Günde 6 - 8 saat uyumaya çalışın.
- Haftada üç gün tempolu yürüyüşler, yüzme ve gevşeme egzersizleri yapın.

Yazarlar