Siyaset Başbakan Yıldırım'dan bankalara son çağrı!

Başbakan Yıldırım'dan bankalara son çağrı!

21.06.2017 - 18:38 | Son Güncellenme:

Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul'da İSO Meclis Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Bankalara son kez çağrıda bulunan Yıldırım, "Ya adam gibi makul bir faiz oranını benimsersiniz yahut biz bunun tedbirini alırız. Bunu tehdit olarak algılamayın" dedi. İSO Meclis Toplantısı'nın ardından Gebze ilçesindeki sokak iftarında vatandaşlarla bir araya  gelen Başbakan Yıldırım burada yaptığı konuşmada "Sizler istediniz bizler yaptık. 15 senede Türkiye'nin bütün  şehirlerini ve bölgelerini ayağa kaldırdık. Bütün şehirleri büyütmek, daha da  geliştirmek için var gücümüzle çalıştık" dedi.

Başbakan Yıldırımdan bankalara son çağrı

Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Sanayi Odasının (İSO) Beyoğlu'ndaki yeni hizmet binasının açılışı ve meclis toplantısında konuştu.

Haberin Devamı

Yıldırım yaptığı konuşmada, Türkiye kalkınıyorsa, dünyada sayılı ülkeler arasında yerini alıyorsa sanayicilerin yaptığı yatırımların, üretimlerin bunda çok büyük bir katkısı olduğunu vurguladı.

"Dünyada 3 numaraya yerleştik"

Başbakan Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti:

"Dünya, 2008 sonundan beri krizde ama bu sene iyi haberler geliyor. Dünya büyümesi 2002'de yüzde 2.2 civarında gerçekleşti ama bu yıl dünya büyümesini 3.8 olarak revize ettiler. Dolayısıyla artık dünyada da büyüme başlıyor. Bu ne demektir? Küresel kriz, yavaş yavaş etkisini kaybediyor, dünya tekrar büyüme yoluna girmiş oluyor. Fakat bu tahminleri yapanlar, dünya ile ilgili, başka ülkelerle ilgili tahminleri yaparken, sonucu beklemeden yapıyorlar. Bizimkiler de Türkiye'ye sıra gelince, Türkiye büyümeyi gerçekleştirdikten sonra tahminlerini revize ediyorlar. Böyle bir farkımız var. Burada da bir gadre uğradığımız doğrudur. 15 Temmuz alçak darbe girişiminden sonra çok aceleci davrandılar. Türkiye'ye ardı ardına bir darbe de bu değerlendirme kuruluşları maalesef vurdu ama biz yılmadık, usanmadık, milletimize, ülkemize, sizlere güvendik her türlü olumsuzluğa rağmen tedbirlerimizi aldık. Şimdi de bunun semeresini görüyoruz. Dünyada Çin ve Hindistan'dan sonra 3 numaraya yerleştik. Avrupa'nın iki katı."

Haberin Devamı

"Şimdi yüz yıkama zamanıdır"

Anayasa değişikliği referandumunda, bu ilkbaharda, bu yazda Türkiye ekonomisinin, büyümenin çok daha güzel, çok daha iyi olacağını söylediğini hatırlatan Başbakan Yıldırım, "Bunları söylerken tabii dudak büküyordu birçok insan ama bu bir kehanet değil. Niye değil? Çünkü biz bir yandan halk oylaması için kampanya yaparken, bir yandan da parlamentoyu boş tutmadık, çalıştırdık. Son bir aya kadar esas itibarıyla 8 Kasım ABD seçimlerinden sonra orada oluşan kısa süreli kur kaynaklı dalgalanmayı ve bunun ülkemize, iş alemimize, sanayicimize getireceği olumsuzlukları derhal gördük." değerlendirmesinde bulundu.

Yıldırım'dan bankalara son çağrı

"Eğer biz bu 250 milyarlık kredi hacmini oluşturmasaydık bugün 30 bin tane sanayici iş adamı göçmüştü. Bankalar, zora girmişti. Ekonomi maalesef zora girecekti. Ama bugün Allah'a şükür bankalar da rasyolarını daha da arttırdılar. Bankaların rasyoları 2016'da 15.5 civarındayken, şimdi 16,4'e çıkmış. Rusya'da bu oran 13, Çin'de 12.7, Avrupa'da zaten Maastricht kriterlerinin çok üzerindeyiz. Referans yüzde 12'inin de üzerindeyiz. Her şey güzel de bankalar niye faizleri bu kadar yüksek tutuyor. Yüzde 14'ten parayı toplayacaksın, sanayiciye, iş adamına kaçtan kullandıracaksın? Yüzde 18,19,20 insaflıysa 25'e kadar gidiyor. Bu sürdürülebilir bir şey değil. Bunu daha önce bir vesileyle söyledim. Bu hareketten önce son çağrıdır, bak açık söylüyorum; İSO'nun toplantısında söylüyorum.Tren kalkıyor hareketten önce son çağrıyı yapıyorum ya adam gibi makul bir faiz oranını benimsersiniz veya biz bunun tedbirini alırız. Bunu bankacılarımız bir tehdit olarak algılamasın. Elimizde araçlarımız var. Ellerinden parayı falan alacak değiliz. Aracımız olduğunu bilsinler. İstiyoruz ki doğal seyrinde işler düzelsin. Nasıl kredi garanti fonuyla kaynak ürettiysek, diğer tedbirlerimizle iş alemini rahatlattıysak, bankalar da çaresiziz diye düşünmesinler. Elimizde araçlarımız var, o araçları kullanmaktan çekinmeyiz. Ama istiyoruz ki bu, tatlılıkla olsun. Şimdi bu hükümet, bu kadar yükünüzü aldı, temerrüte düşecek kredilerinizi yeniden yapılandırdı, sizi rahatlattı, rasyolarınz arttı, karlarınız uçtu gitti. Bizde bir tabir var; el eli yıkar, el de döner yüzü yıkar. Şimdi yüz yıkama zamanıdır. Bankaların görevlerini yapmalarını sanayiciler adına bekliyoruz. Çok da zamanımız yok. Çünkü hepimiz aynı gemideyiz yani böyle bir kar sanayide var mı? Yok. Çalış, çabala, terle, akıl teri, alın teri... Sonunda bakıyorsun el elde baş başta. Her şart altında kazanan bir sektör olur mu kardeşim? Her seferinde dört ayak üstüne düşüyor. Böyle bir şey olmaz. Bu işin karı da var, zararı da var. Kar, zararın kardeşi. Zarar etme risk olunca 'aman hükümet bize sahip çıkın.' Tamam çıktık. Şimdi de paralar geliyor, siz de millete, sanayiciye sahip çıkın. Takipteki kredilerde azalma var. 3,24'müş geçen sene, bu yıl 3,19'a gerilemiş çeklerdeki, takipteki alacaklılar. Bu oran AB'de yüzde 5'in üzerinde."

Haberin Devamı

"Mevduat toplama yarışına girmeyin"

Haberin Devamı

Ekonomik göstergelerin dünya göstergelerinin üzerinde olduğunu belirten Yıldırım, "Bankalara bakıyoruz, faize, enflasyona vesaire, burada işler tersine dönüyor. Bunda bir yanlışlık yok mu? Siz bu işin erbabısınız, burada bir yanlışlık var. Bu doğal bir şey değil, sürdürülebilir de bir şey değil. Bunun çaresi var. Bu işi, biz tek taraflı yapmak istemiyoruz. Bankalara diyoruz ki 'Gelin kardeşim, bak aklınızı başınıza alın, mevduat toplama yarışına girmeyin.' Birbirleriyle yarışıyorlar. 'Ne veriyorsun?', '13', 'Ben 13,2.' Sanki efendim, balık mezbahasında müzayede yapıyor. Olur mu böyle şey? Parayı toplayacaksınız, sonra o parayı kullandıracak kimse bulamazsan ne yapacaksın? Turşusunu mu kuracaksın paranın? Alacaksın, bir yere vereceksin. O verdiğin yer de onu alacak... Şimdi sizin bütün çalışıp çabalayıp elde ettiğiniz katma değerin yüzde 55'ini finansman gideri olarak... Böyle bir şey olur mu? Bunun işçiliği, elektriği, nakliyesi, ham maddesi var. Hepsinin 55'ini bir seferde bankalara verdikten sonra geriye kalan 45 ile de nasıl geçineceksen geçin." şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

"Kıdem tazminatı konusunda adil bir çözüm bulacağız"

Başbakan Yıldırım, "Kıdem tazminatı, önemli konu. Burada prensibimiz çok açık, bu işin taraflarını bir araya getirip uzlaşma sağlayıncaya kadar gayret etmemiz lazım. Biz hakemlik görevimizi yapacağız ve bu işi çalışanlarımızın hakkına, hukukuna halel getirmeden, onlara zarar vermeden, işverenin de sürdürülemez bir yük almasının önüne geçecek, adil bir çözüm bulacağız. Bu konudaki duruşumuz budur, kararımız budur." ifadelerini kullandı.

"Yasayı değiştirmenin yolu parlamentodur, yol değil"

Başbakan Yıldırım CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşüne ilişkin şunları söyledi:

"Mahkeme kararı bizi mutlu etmeyebilir. Ama o kanun orada olduğu müddetçe, o hükümler yazılı olduğu müddetçe, ona rıza göstermemiz lazım. Ne yapacağız? Değiştireceğiz. Eğer maksat o yargılamadan hasıl olmuyorsa, yasayı değiştireceğiz. Bunun yolu da parlamentodur, yol değildir, yollara düşmek değildir. Çalışacağız, çabalayacağız, değiştireceğiz. Ana muhalefet partisi, iktidar alternatifi parti ve onun başkanının yapması gereken, parlamentoda bu meselenin takipçisi olmasıdır."

"Bu kafalarla memleket bir yere gitmez"

Başbakan Yıldırım darbeci askerlerin iadesine ilişkin, "Yunanistan'daydım, askerleri sordum. Dedi ki 'O yargının işi, biz bir şey yapamayız'. Ben de aynı şeyi söyledim. Ama biz aynı şeyi söyleyince, maalesef bu farklı yorumlanıyor. Bakıyorum bazı gazeteler, 'Başbakana hukuk dersi verdi Çipras' diyor. Nasıl hukuk dersi vermiş? Darbecilerin verilmemesine yargı karar vermiş de ben ona rağmen istemişim. Bakış açısını görebiliyor musunuz? Bu kafalarla memleket bir yere gitmez." ifadesini kullandı.

GEBZE'DE SOKAK İFTARINA KATILDI

Başbakan Binali Yıldırım, "Laf üreten değil, icraat yapan bir iktidar olduk. Laf üstüne laf koyan değil, taş üstüne taş koyan bir iktidar olduk. Sizler istediniz bizler yaptık. 15 senede Türkiye'nin bütün şehirlerini ve bölgelerini ayağa kaldırdık. Bütün şehirleri büyütmek, daha da geliştirmek için var gücümüzle çalıştık." dedi.

Başbakan Yıldırımdan bankalara son çağrı

Yıldırım, Gebze ilçesindeki sokak iftarında vatandaşlarla bir araya geldi.

İftar buluşması sebebiyle vatandaşlarla buluştuğunda büyük bir bahtiyarlık duyduğunu vurgulayan Yıldırım, "Bizleri ramazanın bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi'ne ulaştıran Rabbimize şükrediyoruz, hamd ediyoruz. Kadir Gecesi'nin feyzinden, rahmetinden, bereketinden ziyadesiyle faydalanmayı Cenab-ı Mevla'dan niyaz ediyoruz. Burada bulunan ve bulunmayan vatandaşlarımızın Ramazan Bayramı'nı şimdiden tebrik ediyorum." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, aynı yere ikinci kez geldiğini anımsatarak, her geçen yıl büyüyen aileye daha çok katılım olduğunu söyledi.

İftar sofrasındaki kardeşlik, dayanışma ruhunun bütün Türkiye'de daim olması temennisinde bulunan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bu aziz millet asırlardan beri bu topraklarda birlik içerisinde, beraberlik içerisinde, kardeşçe yaşıyor. Tapu sorunu var. Hallolmasını istiyorsunuz. Tamam. Vatanı korumak, ülkenin birliğini, dirliği ayakta tutmak için bu aziz millet büyük imtihanlardan geçti. En son bildiğiniz gibi geçen sene 15 Temmuz'da büyük bir felaketin eşiğinden döndük. Millet olarak kenetlendik, bir olduk, beraber olduk, darbeci alçaklara gereken dersi verdik. Gebze, Kocaeli, Hakkari, Diyarbakır, Sinop, Hatay, Edirne, 780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesinde yaşayan vatandaşlarımız liderimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla her beraber meydanlara indik. Alçaklara bu bayrağı indirtmedik, bu ezanları dindirtmedik. Allah sizden razı olsun. O alçaklar o gece bağımsızlığımıza, istikrarımıza göz diktiler. O gece bu milletin gördüğü en büyük ihanetti. Ülke olarak 7'den 70'e hepimiz saldırıya uğradık."

Yıldırım, FETÖ'nün Cumhuriyet'e ve devletin bütün kurumlarına kastettiğini vurgulayarak, FETÖ mensuplarının savaş uçakları ve tanklarla millete saldırdıklarını kaydetti.

FETÖ'cülerin yanlış hesap yaptığına dikkati çeken Yıldırım, "Bu milletin bayrak, ezan ve istiklal aşkını hesap edemediler. Hiç kimsenin gücü bu milletin birliğini bozmaya yetmez. İşte şu tablo, şu manzara bu milletin ne kadar büyük olduğunu, nasıl aziz bir millet olduğunu gösteriyor. Hiç kimse ama hiç kimse bu milletin kutlu yürüyüşünü durduramaz." dedi.

Yıldırım, bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyerek, gazilere hayırlı uzun ömürler temenni etti.

Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu:

"Türkiye atılım üzerine atılım gerçekleştirdi. Bir Türkiye üç Türkiye oldu. Bundan 15 sene önce yola çıkarken Cumhurbaşkanımız ne dedi? 'Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.' 'Bu ülkeye adaletle, demokrasiyle kalkındıracağız ve geliştireceğiz' dedik. 'Adaleti, kalkınmayı, barışı, huzuru, kardeşliği hakim kılacağız.' dedik. Hamdolsun, dediklerimizi gerçekleştirdik. Laf üreten değil, icraat yapan bir iktidar olduk. Laf üstüne laf koyan değil, taş üstüne taş koyan bir iktidar olduk. Sizler istediniz bizler yaptık. 15 senede Türkiye'nin bütün şehirlerini ve bölgelerini ayağa kaldırdık. Bütün şehirleri büyütmek, daha da geliştirmek için var gücümüzle çalıştık. Bütün şehirlerimizi, Gebze'yi de müreffeh, kalkınmış ve aydınlık geleceğe taşımak için yola çıktık."

Yıldırım, Gebze'nin bir sanayi şehri olduğunu anımsatarak, sanayideki büyümenin Türkiye ve Gebze için çok önemli olduğunu söyledi.

Gebzeli gençlerin tapu sorununu içeren pankartlarına da değinen Yıldırım, "Tabii ki çözeceğiz. Bugüne kadar ne sorunlar çözdük. Onu çözeriz inşallah. Büyükşehir Belediye Başkanımız İbrahim Bey de burada, inşallah bunları... Merak etmeyin. Gördük. Gereken neyse yapılacak." ifadesini kullandı.