Gündem Başbuğ: Emri ben verdim

Başbuğ: Emri ben verdim

19.11.2015 - 13:29 | Son Güncellenme:

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'dan 5 yıl sonra gelen açıklama: "Öfkelendim, benim ismimin yazılmasını istedim. Çünkü emri ben verdim" Erzincan'daki 3. Ordu Komutanlığı'nda 8 Şubat 2010'da özel yetkili savcıların arama yapmasına izin vermeyen dönemin Genelkurmay Başkanı Başbuğ, o gün yaşananları anlattı.

Başbuğ: Emri ben verdim

8 Şubat 2010... Erzincan 3. Ordu Komutanlığı..

Haberin Devamı

Dönemin Özel Yetkili 3 savcısı Erzincan’daki 3.Ordu Komutanlığı’nın nizamiyesindeydi. Ellerinde mahkeme tarafından verilmiş, arama ve el koyma kararı vardı. Özel Yetkili savcılar, ilk kez bir Ordu Komutanlığı karargahında arama yapmayı istiyorlardı. O gün, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, savcıların asıl amacının 3.Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk olduğunu değerlendirdi. Derhal emir verdi: “Savcıları içeri sokmayın” Yaşananlar, İlker Başbuğ’u çok öfkelendirmişti. 8 Şubat 2010’da neler yaşandı, neler oldu? 3. Ordu Komutanlığı’na giriş izni vermezken, neden Kozmik Oda'nın aranmasına izin verdi? Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ o gün yaşananları Hürriyet'ten Toygun Atilla'ya anlattı

Haberin Devamı

ÖFKELENDİM İSMİMİN YAZILMASINI İSTEDİM

Başbuğ "Hedef 3. Ordu Komutanı'ydı. Buna müsaade edemezdim. Personel telaşla geldi. ‘Osman Şanal tutanak tutmak istiyor, karargâha sokulmama emrini kimin verdiğini soruyor' dedi. Öfkelendim, benim ismimin yazılmasını istedim" dedi.

Dönemin Erzurum Özel Yetkili Savcısı Osman Şanal'ın Ergenekon Savcısı Zekeriya ÖZ'le birlikte hareket ettiğini söyleyen Başbuğ, bugüne kadar susmasının nedenini Erzincan davasının sürmesiyle açıkladı. Başbuğ "8 Şubat 2010'da Genelkurmay Karargâhı ve Erzincan'da neler yaşandı" sorusunaysa şu yanıtı verdi:

EMRİ BEN VERDİM

Genelkurmay Karargâhı'nda makamımdayım. Personel, telaşla geldi. ‘Mahkeme karar vermiş, şüpheli bir astsubay var, 3. Ordu Karargâhı'nda arama yapılacak. ‘Savcıların karargâha sokulmaması' emrini verdim. Birkaç saat geçti. Personel geldi, yine telaşla, ‘Osman Şanal, tutanak tutmak istiyor.

KABUL ETMEMİZ ASLA MÜMKÜN DEĞİLDİ

Ordu Karargâhı'na sokulmama emrinin kimin verdiğini soruyor.' Hem üzüldüm hem de çok öfkelendim. İsmimin yazılmasını istedim. Çünkü emri ben verdim. Nihai hedefin Ordu Komutanı olduğunu düşündüm. Öyle bir durumda (tutuklanması) TSK'yı komuta edemezdik. Bir ordu komutanına böyle bir şey yapılmasını kabul etmemiz asla mümkün değildi."