Siyaset Başbuğ’un hayalini gerçekleştiriyoruz

Başbuğ’un hayalini gerçekleştiriyoruz

05.04.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Başbakan Binali Yıldırım, merhum Alparslan Türkeş’in hayalinin başkanlık sistemi olduğunu belirterek, “Türkeş’in mirasını devralan MHP ile BBP ile; ülkücü, milliyetçilerle, Alperenlerle bir olduk, Başbuğ’un hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz” ifadelerini kullandı

Başbuğ’un hayalini gerçekleştiriyoruz

Başbakan Binali Yıldırım, MHP’nin kurucu genel başkanı olan, 1991 seçimlerinde de Yozgat’tan Meclis’e giren Alparslan Türkeş’i ölüm yıldönümünde Yozgat’ta andı. Türkeş’in hayalinin başkanlık sistemi olduğunu ifade eden Yıldırım, “Türkeş’in mirasını devralan MHP ile BBP ile; ülkücü, milliyetçilerle, Alperenlerle bir olduk, beraber olduk Başbuğ’un hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz” dedi. 1982 Anayasası’nın, “şanzımanı dağıttığını” söyleyen Yıldırım, “Darbeciler yok olmuş gitmiş, öbür dünyaya gitmiş hala bunların anayasası ile devam etmek mecburiyetinde miyiz? Bu anayasa dertlere çare bulamıyor” diye konuştu.

Haberin Devamı

Yıldırım, dün önce Yozgat’ta Şehir Hastanesi’nin açılışını gerçekleştirdi. BBP Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Şenliler de Yozgat mitingine katıldı. Yıldırım daha sonra Kırıkkale’de de halka hitap etti. Şırnak Gabar’da şehit olan üç askere rahmet dileyerek sözlerine başlayan Yıldırım, “Bu ülkeyi bölmeye hiçbir alçağın gücü yetmeyecek. Terörle mücadelemiz kararlılıkla sürecek” dedi. Yıldırım, şunları kaydetti:

MECBUR DEĞİLİZ: Büyük Türkiye’nin müjdesine 12 gün kaldı. 15 Temmuz’un üzerinden bir yıl geçmedi daha öfkemiz dinmedi, acımız daha taze. 15 Temmuz gösterdi ki bu anayasa ile daha fazla yol alamayız. Her 10 senede Türkiye bir darbe ile dayatma ile karşı karşıya geldi. 82 model anayasa; şanzımanı dağılmış, her yeri dökülüyor. Darbeciler yok olmuş gitmiş, öbür dünyaya gitmiş hala bunların anayasası ile devam etmek mecburiyetinde miyiz? Bu anayasa dertlere çare bulamıyor. Siyasetteki dertlerin dermanı millettir. Milletin iyileştiremeyeceği, tedavi edemeyeceği hiçbir hastalık ve dert yoktur.

Haberin Devamı

MİLLET DE SENİ TANIMAZ: Kılıçdaroğlu’na, ‘bu tarihi adımda senin de katkın olsun, gel bu kervana’ dedik. (Yuh sesleri üzerine) Nefesinizi tüketmeyin, yapmayın değmez. Düzenleme Meclis’e geldi, CHP kavga çıkardı. HDP çukur kazmaktan ilgilenemedi. Kılıçdaroğlu; ‘millet evet dese de tanımıyoruz’ dedi. Tanısan ne olur tanımasan ne olur. Millet de seni tanımaz, zaten tanımıyor. ‘Bu anayasaya evet diyenler ihanet ediyor’ diyor. Hadi oradan. Bir tane de vekili de ‘Evet çıkarsa denize dökeriz’ diyor. Densiz alçak, sen kimsin bu millete tehdit ediyorsun. Avrupa da ‘hayır’ cephesine katıldı. Siz kendi ülkenize bakın, bu sene seçimleriniz var. Türkiye üzerinden seçim kazanmayı mı hedefliyorsunuz; PKK ve FETÖ’ye kucak açmak, ülkenizi damarlarına kadar zehirler.

BAŞBUĞ’UN HAYALİYDİ: 4 Nisan Türkeş’in 20. ölüm yıl dönümü. Alparslan Türkeş’in hayali de başkanlık sistemi, Cumhurbaşkanlığı sistemiydi. Onun mirasını da devralan MHP ile BBP ile; ülkücü, milliyetçilerle, alperenlerle bir olduk, beraber olduk Başbuğ’un hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz. Millet kararı üzerinde başka karar olsun istemiyoruz. 16 Nisan’dan itibaren daima istikrar, daima güven ve kalkınma olacak. Belirli bölge partisi olarak belirli bölgelerden oy alarak iktidar olmak yok. Kendine güvenen, çalışan milletin gözüne giren iktidar olacak. Ağustos böceği gibi yan gelip yatanlar iktidar yüzü göremeyecek. Onun için ‘hayır’cılar avaz avaz bağırıyorlar. Bu sistemde çalışmak var. Lafla peynir gemisi yürümüyor.

Haberin Devamı

‘Hayırdan hayır gelmez’

Ak Parti iktidara geldi hatırımız kalmasın diye bizimle de uğraştılar. Erdoğan’a siyasi yasak getirdiler, yetmedi Ak Parti’yi kapatma davası açtılar, Cumhurbaşkanı seçilmesini engellediler. Bu işin arkasında da CHP var. CHP’nin bir güzel işi yok, hayırlı işi yok, nerede hayırsız iş varsa orada CHP. Bugün de CHP, ‘hayır’ peşinde. ‘Hayır’dan hayır gelmez; CHP’den hiç hayır gelmez. Hayırcılar ne vaat ediyor, tek olumlu bir şey yok. Kılıçdaroğlu’nun yalanlarını arka arkaya koysan 600 kilometre. Bu anayasada patron millet, darbecilere, vesayetçilere ekmek yok. Çalışmadan ter dökmeden iktidar yok.

Haberin Devamı

‘Seni gidi yalancı’

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da, “İki yol var; birinde PKK, FETÖ, Avrupa’nın bazı ülkeleri var. Diğerinde de Ak Parti, MHP, BBP var. Birinde Kılıçdaroğlu koşuyor, sağında Apo ve Apocular, solunda FETÖ’cüler; DEAŞ, DHKP-C, HDP var. Diğer yolda Tayyip Erdoğan önde koşuyor, yanında Devlet Bahçeli, Mustafa Destici koşuyor. Kılıçdaroğlu, ‘Planlı darbe’, ‘Ak Parti’de ‘ByLock’çu var’ diyor. Seni gidi yalancı seni gidi. Hodri meydan kim bunlar açıkla. Adil Öksüz ile ilgili, darbeye dair elinde bilgi var da ortaya koymazsan dürüst ve namuslu değilsin. FETÖ avukatlığını Kılıçdaroğlu yapıyor. Siyasi ayak arayanlar FETÖ avukatlarına bakın” diye konuştu. Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek de, “Teklifin özünde ne var, buna bakın. Geri kalanı; öküz altında deve arayanlar var biliyorum. Fitne fesat çıkaran çakma siyasetçiler var, bunu da biliyorum. Devlet dediğiniz bir araba. En önemli parçası motorudur, yoksa yürümez. Devletin motoru hükümet sistemidir. Motoru temelden değiştireceğiz” dedi.

Haberin Devamı

‘Kuduruyorlar’

Başbakan Yıldırım, Kırıkkale mitinginde iseözetle şunları kaydetti: “Köprüler, yollar havaalanları yaptıkça birileri kuduruyor, çileden çıkıyor, kıskanıyor. Bir yandan PKK, bir yandan FETÖ, bir yandan Avrupa ülkeleri işi gücü bırakmış ‘hayır’ kampanyası yapıyor. Hadi onları anladık, onlar Türkiye’nin büyümesini istemiyorlar. Peki CHP’ye ne oluyor? HDP kuyruğuna takılmak sana yakışır mı? Ben eminim CHP’ye gönül verenler de ‘evet’ diyecekler.”

Başbuğ’un hayalini gerçekleştiriyoruz

‘Evet’ de ‘hayır’ da başımızın üstünde

Başbakan Binali Yıldırım, dün akşam Dolmabahçe Ofisi’nde sanatçılarla bir araya geldi. Burada davetlilere hitap eden Yıldırım, “15 yıl boyunca Türkiye’nin her alanda standartlarını yükseltecek, itibarını içeride ve dışarıda artıracak birçok işe, projeye, hizmete imza attık, atmaya devam ediyoruz. Türkiye’nin sahip olduğu kültürel mirası, estetik değerleri ve medeniyet birikimini koruyarak, güçlenmesini hayati derecede önemsedik. Hükümet olarak bizim kalkınma vizyonumuz, hiçbir zaman ekonomiyle sınırlı olmadı. Türkiye’nin gücüne, medeniyet birikimine uygun olarak, kültür ve sanat alanındaki kalkınma da aynı derece önemli. Ekonomik kalkınması beşeri ve kültürel kalkınmayla bütünleştirilmeyen ülkelerin gücünü devam ettirme şansı yoktur. Hükümet olarak, her zaman sanat ve sanatçının yanında olacağımızı, bir kez daha bu vesileyle ifade etmek isterim.” dedi.

Anayasa değişikliği referandumu ile ilgili konuşmasında Yıldırım: “Karar milletindir. ‘Evet’ de çıksa ‘hayır’ da çıksa başımızın üstünde yeridir. Biz ‘evet’ çıkmasının, ülkemiz için milletimiz için gelecek nesillerimiz için daha yararlı olacağını düşünüyoruz. 15 yıllık tecrübemiz, bize bunu söylüyor. Dilimizin döndüğünce biz bunu anlatmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘İnsanlık dışı vahşet’

Suriye’nin İdlib kentindeki kimyasal saldırı iddiasına da değinen Yıldırım, “İnsanlık dışı vahşet, maalesef bütün hepimizi derinden şok etti. Ümit ederim ki Birleşmiş Milletler bu konuyu ciddiyetle ele alır ve Suriye’deki bütün kimyasal silahların imha edilmesi yönünde önemli bir adım atar ve bunu yapanlara da gereken cezayı insanlık adına verir” dedi.