Batı kapanıyor Doğu açılıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı izlemek için biri Batı’da diğeri, Doğu’da 4 günde iki ülkeye gittim. Bunlardan biri yeni terör eylemi yaşayan Fransa’nın başkenti Paris, diğeri ise Arap ülkesi olan Katar’ın başkenti Doha. İkisi de farklılaşmış geldi bana.

Terör saldırısı yaşayan Paris’te olağanüstühali havaalanına iner inmez hissediyorsunuz. Havaalanından çıkmak için üç ayrı noktada pasaport ve polis kontrolü var. Tabii bu arada uzun kuyruklar oluşuyor.

Taksiyle şehir merkezine giderken yollarda bir sakinlik var. 2 ay önce geldiğim Paris değil. Meşhur cıvıl cıvıl sokakları boşalmış.

Farklı Paris...

Eyfel’in çevresinde 2 ay önce gördüğüm kalabalık yok. Hatta Eyfel’in üstüne çıkma asansörlerinde sürekli gördüğünüz sıra yok. Atlı ve arabalı polisler ile elleri sürekli tetikte bekleyen askerler dolaşıyor Eyfel’in çevresinde. Daha önceleri rengarenk ışıklandırılan Eyfel’i ışıksız görüyoruz bu defa. Kurşun geçirmez yeleklerle dolaşan askerler şehrin birçok yerinde karşıma çıkıyor.

Paris’in meşhur sokak kafeleri ise boş. Kafelerin önündeki masalar müşteri bekliyor. 2 ay önce oturmak için yer bulamadığınız kafe önlerindeki masalarda sessizlik hakim.

Asıl şoku ise boş kafelere oturunca yaşıyorsunuz. Garson pek neşeli hizmet etmiyor. Yabancı olduğumuzu görünce soğuk davranıyor. İnternet olmasına rağmen şifresini vermiyor isteyince. Kahveyi ‘bir an önce git’ der gibi bırakıyor masaya.

Edindiğim izlenim Fransa’da yaşayan Müslümanların yaşam alanı da daralmış biraz. Paris’te yaşayan Türklere, ‘Müslümanlara bakış ve yaklaşım değişti mi?’ diye soruyorum. Onlar da yaşam alanlarında bir baskı olduğunu ve potansiyel suçlu gözüyle bakıldığını vurguluyor.

Nehir kenarında dolaşırken ağaçlar ve yerlerdeki sarı yapraklar karşılıyor sizi kalabalıklar yerine. Daha önceden nehir kenarında fotoğraf çekmek için insanlar birbirini beklerdi biraz. Şimdi ise rahat rahat fotoğrafını çekebiliyorsunuz soğuk ve sessiz içine kapanmış Paris’i.

Sıcak Doha

Soğuk Paris’ten sıcak Doha sokaklarına geçiyoruz. Katar’ın başkenti Doha 30 derece ile karşılıyor bizi. Arap dünyasının turizm mekrezlerinden Katar’da binalar yükselmiş, turistlere yaklaşım daha sıcak olmuş. Paris’ten sonra kendinizi daha turist hissediyorsunuz.

Türkiye’nin vizeleri kaldırmak için uğraştığı Batı kapanarak daha da sıkı vize uygulamalarına giderken Katar ise Türkiye’ye vizeleri kaldırdı bu gidişimizde.

Arap ülkeleri, daha kapalı toplum olarak bilinir. Bu gidişimizde bazı sürprizlerle karşılaşıyoruz.

Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamad Al Sani, Türkiye ziyaretlerinden etkilenmiş gibi. Ankara’da temaslarının ardından Erdoğan ile ortak basın toplantısı yapmıştı.

Atlı-develi karşılama

Erdoğan’ın yaptığı Katar ziyaretlerinin çoğunu izledim. Daha önceki Katar ziyaretlerindeki temasları tamamen basına kapalı yapan Katar yönetimi, bu defa sürpriz adımlar attı. Katar Emiri, Erdoğan’ı atlı-develi birliklerle karşıladı. Bunun da ilk defa yapıldığı belirtildi. İkili, birlikte ortak basın toplantısı da yaptı.

Arap ressamlar
Katar sokakları cıvıl cıvıl. Özellikle eski şehirdeki vakıf çarşısında oturacak yer bulmak zor. Kafelerin ve lokantaların önündeki masalarda oturmak için ise biraz beklemeniz gerekiyor. Buralarda hem kara çarşaflı hem de kotlu kadınlara rastlamak mümkün. Sokaklarda ressamlara da rastlıyoruz. Portre yapmak için müşteri arıyor. Yapılan resimler arasında inci küpeli kızı da görüyoruz. Yıllardır gittiğim Arap dünyasında Katar’ı turistlere yönelik daha açık bir şekilde buluyorum.