Sırma: "Amacım Eklektik Bir Müzik"

Haberin Devamı

Sırma Munyar. Henüz 24 yaşında bir müzisyen.

Onu Nardis’in Genç Caz Vokal yarışmasında aldığı dereceden, 2010 Dünya Kupası için Akon’ın hazırladığı bir şarkıda yer almasından ya da yakın zamanda York merkezli Deli Magazine aracılığıyla ayın en iyi sanatçısı seçilmesinden tanıyoruz. Şimdilerde ise bir süredir üzerinde çalıştığı solo projesiyle karşımızda Sırma. “Instincts” adlı 4 şarkıdan oluşan EP Bahar aylarının sonunda yayımlandı ve Munyar 18 Eylül’de EP lansman konseri için Garajistanbul sahnesinde olacak.

Bir İstanbul öğle sonunda, bir York sabahına bağlanarak Sırma’yla konuştum.


"Beni Neyin Beklediğini Biliyordum"

Robert Koleji’nden mezun oluyor ve müzik eğitimi almak için Boston’daki Berklee College of Music’e gidiyor Munyar. Şu an York’ta yaşayan müzisyen için Berklee’nin ayrı bir önemi var ve bunu özellikle vurguluyor. “Şimdilerde Berklee’nin yeterli olmadığına dair konuşmalar duyuyorum, ancak bence durum hiç de öyle değil. Konservatuar eğitiminin yanında bir üniversite süreci de sunuyor Berklee. Sanat Tarihi’nden Psikoloji’ye kadar aldığım derslerle yeni bir bakış açısı edindim orada.” Berklee’ye katılmadan hemen önce verdiği bir mülakatta “İlerde eklektik bir müzik yapmak istiyorum. Boston’daki yıllarım bu konuda bana yeni pencereler açacaktır.” dediğini hatırlatıp geride kalan sürecin bu sözlerini ne yönde yanıtladığını sorunca “Evet” diyor, “Müzik kariyerim için önemli bilgiler edindim Berklee’de. Oraya gitmeden önce Yaz programına katılmış ve az çok izlenim sahibi olmuştum zaten. Yani beni neyin beklediğini biliyordum. Hayal kırıklığına uğramadım hiç.”

O dönemde, bir yandan okul hayatı devam ederken kurulan Helicopria adlı toplulukla Birleşik Devletler'deki muhtelif sahnelerde yer alıyor Munyar. Ekip Türkiye’ye de uğruyor ve ele aldığı tekrar yorumlarla dikkat çekmeyi başarıyor. Helicopria’dan konu açılınca ses tonu gülüyor Sırma’nın. “Birlikte yol aldığım arkadaşlarım hepsi. Ben solo kariyerime odaklanınca ayrı düştük, ancak style="font-size:11.0pt;line-height:115%; font-family:">
Başlangıç "Instincts"

Söz solo kariyerin yenisi “Instincts”ten açılınca, buradaki şarkıların Ambient’ten Wave’e sirayet ettiğini belirtiyorum. “Özünde alternatif pop’tan esinlenen bir elektronika bu” diyor Sırma. Tarz konusunda herhangi bir kategoriye sıkışmak istemediğini, caz çıkışlı klasik ritimlerle Türk esintilerinin de albümde kendini belli ettiğini söylüyor. Basite kaçmadığını, kayıt üzerine kafa yorarken özellikle birileri beğensin diye herhangi bir değişiklik yapmadığını vurguladıktan sonra beklentinin hedefini belli ediyor: “Şarkılarımı dinleyen biri ‘bunu daha önce duymamıştım’ derse, benim için özgünlüğün hedefine ulaşılmış demektir.”

Neden bir uzunçalar değil de bir EP, diye soruyorum. “İlk çıkış için uzunçalar tercihi Türkiye’de yaygın, ancak burada yapılacak en büyük hatalardan biri olur o. Her şeye çok hızlı ulaşılıyor artık ve takdir edersin ki tüketim de çok hızlı. Kısa bir başlangıç daha uygun göründü bana.” yanıtı geliyor.


“Instincts”teki tüm şarkılar Sırma’ya ait ve aranjeleri de bizzat O üstlenmiş. Mix ve prodüksiyon aşamalarında ise destek almış. “Pek bilmediğim alanlarda yer almak istemedim.” diye açıklıyor bu durumu. Kayıtlarda yaşananları sorduğumda ise şöyle özetliyor “Berklee’den bu yana birtakım sözler yazmıştım. Aslında çok hızlı yazabilen biriyim, fakat bu şarkılarda biraz daha sık aralıklarla durarak ilerledim. Acele etmedim. Az sayıda şarkı var bir LP’ye göre, ancak defalarca düzenlemelerden geçtik ve çoğu yerde doğaçlamalara yer verdik. Bu nedenle sağlam bir hazırlık ve kayıt süreci oldu Instincts’in.”

"New York'ta Başaracağım"

Bulunduğu yerden memleketteki müzik ahvalini nasıl gördüğünü sorunca "Oyunu kurallarına göre oynarsanız var olmak daha kolay. Sanırım Türkiye için de geçerli bir durum bu. Öte taraftan ziyaretlerimde fark ettiğim ya da birilerinin bana önerdiği kendi müziğinin peşinde olan isimler de yok değil. Vera bunlardan biri örneğin. Bir başka aklıma gelen ise Nada." cevabını veriyor Sırma.

Artık röportajın sonuna yaklaşıyoruz. Kayıt cihazı yirmi dakikanın geride kalmak üzere olduğunu bildiriyor. "Son soru" başlangıcıyla biraz da klasik güzergahı izleyerek bundan sonrası için planlarını öğrenmek istiyorum. Pek tereddüt etmeden yanıt geliyor. “Burada kalacağım. Şansımı deneyeceğim yani. Bir süredir sanatçı vizesi için uğraşıyordum. Aldım en nihayetinde. Türkiye dönüşü için acele etmeyeceğim. Birleşik Devletler – İngiltere – Almanya müziğin merkezi olan ülkeler ve ben bu merkezlerin birindeyim şu an. Björk benim idolümdür. İzlanda’dan başlayan kariyerinin geldiği nokta beni çok etkiler. Kendi adıma böyle bir kariyer için çabalayacağım. Önceliğim burada başarılı olmak, olabilmek. En az 3 yıl daha York’tayım gibi görünüyor.”

Bu cevaptan sonraki saniyelik sessizliği ise yine Sırma sonlandıracak: “Bilirsin, yurt dışındayım ve herhangi bir başarıda Türkiye’deki insanların benimle gurur duyacaklarından eminim. Amaçlarımdan biri de bu.”


Twitter /@,BekirzgrAybar
bekirozguraybar@gmail.com