Bertan Kaya

Bertan Kaya

bertan.kaya@hotmail.com

Tüm Yazıları

Bilen bilir, çalıştırdığı takımlarda başarılı olsun olmasın benim favori teknik direktörüm Guardiola' dır. Onun oynattığı futbol benim için futboldur. Keyif alırım. Bu yüzden de Mourinho, Simeone, Conte veya Ranieri gibi hocaların oynattığı adına modern futbol denen oyunun asla taraftarı olmamışımdır. Tıpkı bu anlayışın Türkiye şubesi Aykut Kocaman' ın futbolu gibi.

Sadece kazanmak, kötü ve seyir zevki olmadan kazanmak, bence futbolun kaybetmesidir. Çocukluğumdan beri tek büyük zevkim olan futbolun kazanma uğruna bu şekilde katledilmesini asla kabullenemem. Çocukluğumda ve gençliğimde futbol gerçekten futboldu. Şimdi başka birşey oldu. Ben o eski futboldan esintiler arıyorum. Bunu da Guardiola'nın takımlarında buluyorum.

Haberin Devamı

Guardiola, ne pahasına olursa olsun kazanma anlayışı üzerine inşa edilen tek dişi kalmış modern futbol canavarının panzehiridir. O benim gözümde felsefesi, tekniği, iletişim becerisi, taktik dehası ve liderliği ile bir futbol efsanesidir. İyi ve göze hoş gelen futboldan asla taviz vermez. En çok saygı duyulması gereken yönü budur. Üstüne birde başarılı olur. O Mourinho' ların, Kocaman' ların bazı futbolun ruhundan anlamaz kesimlerce ilahlaştırıldığı dönemin anti-kahramanıdır.

Guardiola ile Manchester City bu sezon Premier Ligde 12 maçta 11 galibiyet aldı. 1 beraberlik dışında puan kaybetmedi. Ayrıca Avrupa' da Şampiyonlar Liginde dörtte dört yaptı ve 12 puan aldı. Ligde 12 haftada 40 gol attı. Sadece 7 gol yedi. Üstelik de müthiş keyifli bir futbol izletiyor.

Guaridiola' nın elinde futbolcular da futboldan keyif alırlar. Bu nedenle performansları artar. Çünkü onun oynatmaya çalıştığı şeyin adı keyif veren futboldur.

Manchester City' nin başarısı sorulduğunda, takımın parlayan yıldızlarından De Bruyne Sky Sports' dan Jamie Redknapp ile yaptığı röportajda başarıya dair şu sırları veriyor:

"Onun futbol stilinden büyük keyif alıyoruz".

"Futbol felsefesi topa sahip olmak üzerine. Ancak burada önemli bir detay var. Kaleciye veya geriye dönülerek oynanan pas oyunundan haz etmez. Atılmış olmak için atılan pasları sevmez. Oyunu öldüren bu tür şeyleri sevmez. İleri oynanmasını, yaratıcı olunmasını ister".

Haberin Devamı

"Sürekli pas oyunu antrenmanları yapıyoruz. Topla oynuyoruz. 5' e 2 veya 6' ya 2' ler ağırlıklı. Bunu iyi yaparsak maçta da iyi oynarız diyor. Normal takımlar sürekli taktik idman yaparken, biz sürekli topla oynama üzerine antrenmanlar yapıyoruz. Bazen üst üste 50-60 pas yapıyoruz, bu bize de ona da keyif veriyor".

"Maç içinde durmamız gereken yerler, almamız gereken pozisyonlar var. Doğru noktada olmazsak, hareketli olmazsak bu oyunu oynayamayız". Antrenmanlarda ortada sıçan oynarken sayıyoruz. 30 pasa ulaşırsak, bu bir gol oluyor. Pas ve gol arasında böyle mükemmel bir ilişki var. Üstelik de çember olarak oynadığımızdan geri pas yok".

"5'e 2 veya 6' ya 2' lerde topu kaybeden ortaya geçiyor ve sürekli prese başlıyor. Kaybeden presle kazanmaya çalışıyor. Müthiş bir efor harcanıyor. Sürekli mükemmelleşiyoruz. Bu sayede hem topu kaybedenin reaksiyon süresi kısalıyor, hem de topu kazanan daha dikkatli oluyor".

Haberin Devamı

"Hem savunmada olan, hem de hücumda olan sürekli değişen bir dinamikle pozisyon almayı öğreniyor. Rakibi şaşırtmayı öğreniyor. Kanat değiştirip hücum etmeyi öğreniyorsunuz. Her pasın bir anlamı, bir amacı olduğunu anlıyorsunuz. Top kıymet kazanıyor".

Guardiola mükemmel bir taktisyen. Makine düzeni ile işleyen takımların mimarı.

İşte bu düzeni, De Bruyne' un açıklamalarındaki anlayış ile kurguluyor. Daha pek çok şey söylenebilir ama uzatmak istemem. Onunla ilgili kitaplarda ve makalelerde çok fazla detay var. İsteyen kitapları alıp okuyabilir.

Şimdi böyle bir adamı takdir eder ve onun takımlarının oyunlarını izlerken, nasıl olur da ülkemizde adına futbol denen garabeti ve o garabetin mimarlarını takdir edebiliriz.

Herkes modern futbolun kahramanları olan Mourinho' ları, Conte' leri ve onların ülkemizdeki uzantılarını takdir edebilir. Ben modern futbol çağının anti kahramanı olan Guardiola' dan yanayım.

Çünkü onun futbolu bana eskilerdeki gerçek futbolu hatırlatan tek şey. Robotlaşmış sporcuların değil, yetenekli ve oyunu zevk aldığı için oynayan o muhteşem topçuların oyununu...