Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Efsane Başkan Süleyman Seba’nın Beşiktaş, İmparator Fatih Terim’in ise Galatasaray aşkı tartışılmaz... İkisi de kendi kulvarlarında efsane olmuşlardır, tarihe kazınmışlardır.
Hem Seba’nın, hem de Terim’in benzer yanları o kadar çok ki...
Genlerinde liderlik, dürüstlük, adamlık, dostluk, ahde vefa var, var oğlu var...
Bitmedi...
Hiç bir zaman aşkları için adalet duygularını, görev bilinçlerini ve ülke sevgilerini sarsacak, ne bir hareket, ne bir karar, ne de bir uygulama içinde yer almamışlardır.
Başkalarının hakkını yiyerek, kendilerini yüceltecek, bir yola asla girmemişlerdir. Bulundukları konumun hakkını vermek için mücadele etmiş ve başarıları yakalama adına gecesini-gündüzüne katmışlardır.
“Meyva veren ağaç taşlanır” misali, tüm negatif eleştirilere karşın, ilkelerinden, duygularından ödün vermediler, hep ‘adaletli’ olmanın uğraşını verdiler.
Onları kaybettikten sonra ahh-vahh çekmektense, yaşarken, elimizdeyken, kıymetini bilmek gerekmez mi?
O süreçte sınırsız destek verdiğimiz için adımız Bilal Seba’ya çıktı. O günlerde de gocunmadım, tam tersi bu yakıştırmadan müthiş keyif aldım. Öyle ki, başkanlığının son dönemlerinde ona yapılan protestolardan bizler de payımızı aldık!
Aramızdan ayrıldı, ebediyete gitti, ona tepki gösterenlerin U dönüşlerini gördük! Diyeceğimiz o ki vefat ettikten, iş geçtikten sonra değerini anladılar!
Tamam, ‘meyva veren ağaç taşlanır’ eyvallah... Ama bizler taşlamayı bir kenara bırakın, kökünden sökmek adına her şeyi yapıyoruz maşallah!
Şimdi elimizde, gerek Milli Takım’da gerekse Galatasaray’da hep ilklere imza atan, ülke insanımızı en acılı günlerimizde sokaklara döken biraz olsun mutlu eden Fatih Terim var.
Terim hocamızı 43 yıldır tanırım, içi dışı birdir, o sert görünümün arkasında müthiş bir duygusallık vardır, dostlarını asla unutmaz. Öyle lafları eğip bükmez, dobra dobra, adam gibi adamdır.
Apoletlerindeki başarılarını yazmaya gerek yok, her şey ortada... Her türlü olumsuz şarlarda bile asla pes etmeyen, hep başarıyı ve büyük hedefleri kovalayan kulvarında müthiş iddialı bir fotoğraftır bizim penceremizden.
Şimdilerde Fransa’da o anlamlı ve de büyük vitrine çıkmak için gün sayıyoruz.Terim ve ekibi gece gündüz ayaktalar, başarıyı yakalama, turnuvada kalıcı olmak adına kılı kırk yarıyorlar. Nefes alacak zamanları yok.
“Biz bitti demeden, bitmez’ sloganını üreten, bizleri, ülke insanımızı ve ay-yıldızlı ekibimizi motive eden Terim hoca, bu övgüleri yaptıklarıyla çoktaaaan hak etmiştir.
Onları rahat bırakalım, destek ve huzur verelim. Öyle dananın altında buzağı aramayalım lütfen! Efendim, Galatasaray’ın şu an ki negatif fotoğrafı ortada... Gizli saklı bi şey yok! Teknik adam arayışında İmparator Fatih Terim’in ilk tercih olmasından doğal ne olabilir ki? Galatasaray onun en büyük aşkı değil mi? Tabi ki onun kapısını çalacaklar, teklifte götürebilirler.
Bizce sakıncası da yok. Çıkıp, yan yollara sapmanın ne alemi var arkadaşlar? Hani derler ya, dervişin fikri neyse, zikri odur... 43 yıldır tanıdığım, sözüne sonuna kadar güvendiğim hocamızın aklı da, fikri de, zikri de Milli Takım’dır, finallerdir, Dünya Kupası Elemeleri’dir. Bilmeyenlere duyurulur. Seba’ya yapılan haksızlıkları ona yapmayalım, yanımızdayken hakkını teslim edelim. İyi ki seni tanımışım, iyi ki varsın hocam. Yolun ve şansın açık olsun, koca yürekli adam...

Haberin Devamı

Arena ve İhsan Coşkun

Haberin Devamı

Gazeteci olarak, hiç kimsenin avukatlığına soyunmayız. Bildiğimiz gerçekleri, haksızlıkları, kırmadan, dökmeden doğruyu bulma adına eleştiririz. Öncelikle başkan Fikret Orman, yönetim kurulu üyeleri, teknik direktör Şenol Güneş, yardımcıları, çalışanları ve de bu oyunun asıl aktörleri oyuncuları şampiyonluklarını bir kez daha kutluyoruz.
Bu şampiyonluk çok anlamlıdır. Üzerine methiyeler yazmaya kalksak, inanın roman olur. Kartal, daldan dala kondu, göçebe kuşlar gibi oradan oraya savruldu, zirveyi anasının ak sütü gibi hak etti. İşin bir de stat yanı var ki, başlı başına yazı konusudur. Başkan Fikret Orman ve yöneticilerine helal olsun.
Rötarlı olsa da olmazı başardılar, pırıl pırıl statı Beşiktaş’a ve Türk futboluna sundular. Bu statın inşaatında emeği geçen o kadar gizli kahramanlar var ki, hangisini yazsak? Başkanın ve yönetimin hakkını teslim ettik, ama biri var ki, Türk sporunun yıllardır hep içinde oldu. Beşiktaş İnşaat ve Ticaret AŞ’nin Genel Müdürü İhsan Coşkun ağabeyimiz. Yapılan açılışlarda onu hiç bir fotoğraf karesinde göremedik! Acaba işi mi bıraktı, diye düşündük. Hayır, işinin başındaydı. Hem de tıpkı başkan Orman gibi gece gündüz oradaydı. Herkes kendine pay çıkarırken, asıl kahramanlar arasında olan İhsan Ağabeyimizin, karelerde olmaması canımızı sıktı!