Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yeniden sizlerle birlikte olmak, her hafta bu köşeden dilimiz döndüğünce gündeme dair, düşüncelerimizi kırmadan, dökmeden paylaşmak çok güzel bir duygu...
Üç haftalık ayrılığımızın temelinde, görünmeyen bir kaza (!) geldi başımıza... Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul’da yaşamanın zorluklarını anlatacak halimiz yok. Bırakın araçla trafiğe çıkmayı, yayaysanız mangal gibi yürek ister! Trafik diyoruz, ne var ki kurallara uymamak da elimize kimse su dökemez arkadaş!
Hani yaya yolları var ya, işte oralara araçları olanlar park ediyorlar! Niye? Para vermemek için! İlgililer bunun önüne geçmek için yolların kenarlarına adına ‘mantar’ diyorlar, onlardan döşüyor. Sırf yayalar rahat yürüsün diye... Gelin görün ki, o taşları kırıp, park edenler var maalesef! Ne yani oralara dikenli tel mi çeksinler arkadaşlar? Lütfen herkes sorumluluğunu bilsin, yaya yollarına park etmeyin ki, o taşlar, ya da mantarları döşemek zorunda kalmasınlar.
Bunları niye dile getirdim? Evet, ben de o taşların kurbanı oldum. Ayağım takıldı, sağ omuzum çıktı, yetmedi üç yerinden kırıldı. Bugün bana, yarın size arkadaşlar! Tam tamına bir aydır omuz askısıyla yaşıyorum, ağrılarla mücadele ediyorum.
Sağ olsun, Doç. Dr. Ali Erşen, iki saat süren başarılı bir operasyon gerçekleştirdi omuz bölgeme... İyiye doğru adım adım gidiyorum.
Sevgili hocamız bir futbolsever, yani sıkı bir Galatasaylı. Efendim Erşen hocamız Aslan’ın İstanbul’daki maçlarını yakından izliyor, ne var ki kombinesini iptal ettirmiş. Sorduk, niye hocam dedik? Bir şeyler söyledi, (biz de kalsın)... Valla Fatih Terim’in yeniden yuvaya rotayı kırmasından sonra Erşen hocamız kombine alır mı, almaz mı, şimdilik soru işareti. Ben de bıraktığı izlenim ise, en kısa sürede tribünlerde yerini alacağıdır.

Haberin Devamı

UEFA kriterleri ortada

Elbette bu süreçte fırsat buldukça gündemi izlemeye çalıştım. Hazırlık kampları, ara transfer çalışmaları, teknik adam değişimleri, Galatasaray’ın olağanüstü kongresi... Biraz uzak da kalsak, yazılsa-çizilse de bizim de bir fikrimiz var, yazmadan geçemeyiz.
Hazır Galatasaray kongresinden söz açılmışken, Özbek- Cengiz yarışmasından sandıktan Mustafa Cengiz başkan olarak çıktı. Kendisine ve ekibine bu zorlu görevde başarılar diliyorum. Kora kor geçen kongrede Cengiz’in öne geçmesinde bence, en büyük faktör, Abdurrahim Albayrak ve Burak Elmas ikilisidir.
Albayrak’ı yakından tanırım. Kelimenin tam anlamıyla Galatasaray aşığıdır, hatta Aslan onun için yaşam biçimidir. Bu ikilinin Florya’dan sorumlu olması, hem yönetimin hem de teknik kadro için büyük avantajdır. Albayrak, başarılı bir iş adamıdır, mali konulara müthiş hakimdir. Yönetim ile Florya arasında köprü görevi yapacaklar. Başkan Mustafa Cengiz ve ekibine her konuda lojistik destek verecekler.
Görüyoruz ki, Galatasaray ekonomik krizle boğuşuyor. Başkan, futbolculara ödemelerde dört ay geriden geldiklerini söylemişti. İşte şeffaflık ben buna derim. En azından başkan, ekonominin iyi olmadığını üstüne basa basa, yan yollara sapmadan söylüyor.
Neticede bu oyun... Profesyonel bir oyun. Sadece Galatasaray ekonomik anlamda darboğaz da değil, tüm kulüpler aynı sorunlarla boğuşuyor, biliyoruz.
UEFA kriterlere ortada... Her an farklı kulüplerin kapısını tıklayabilir! Efendim Gomis olayını biliyoruz, yazıldı-çizildi, önce parasal sıkıntı yok dendi, sonra gerçek ortaya çıktı! Bizde hep böyledir, doğruyu yazarsınız, yönetimler en kolay yolu seçer, yalanlama yoluna giderler. Ne var ki, ‘ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ der büyüklerimiz! Eee ayağınızı yorganınıza göre uzatacaksınız arkadaş... Bütçelerinizi zorlarsanız, sorunlar çığ gibi büyür, işin içinden çıkamazsınız!

Haberin Devamı

Burası Beşiktaş!

Haberin Devamı

Rotayı Beşiktaş’a çevirelim, Cenk Tosun’un boşluğunu doldurmak adına Alanyaspor’dan geçtiğimiz sezonun gol kralı Vagner Love’u biraz masaya yatıralım.
Kalitesi ortada... İpek mi, saten mi, diye tartışacak halimiz yok. Adam gol kralı, istatistikler ondan yana... Yaşı da, başı da bizi ilgilendirmiyor. Niye bunları yazdık, zaman tüneline biraz girelim, rotayı yıllar öncesine çevirelim.
Hatırlayanlar bilir. Rahmetli, efsane Başkan Süleyman Seba dönemi... Ertuğrul Sağlam, Samsunspor’da gol kralı oldu, o dönemde astronomik rakamlar karşılığında Kartal Yuvası’na kanat çırptı. O dönemlerde bir savımız vardı, işinin Samsunspor’da gibi kolay olmayacağını, diğer takımların, büyük takımlara kapalı savunmalar yapacağını anımsatmıştık. Eee bir de rakiplerin sizi yakın markajla rahat bırakmayacaklarını vurgulamıştık.
Sonuçta Ertuğrul Sağlam, forvet olarak geldi, stoper olarak futbola veda etti. Nereye varmak istiyoruz, Vagner için de aynı handikaplar geçerli... Alanyaspor’da boş alanlar bulabilir, Anadolu takımlarıyla yapılan maçlarda leblebi gibi goller atar, krallık tahtına oturabilirsiniz. Ama madalyonun tersi hiç de öyle değil. Burası Beşiktaş, oynadığınız takımlar size boş alan bırakmazlar, savunmada etten-duvar örerler! Bilmem anlatabildik mi? Kıssadan hisse!