Kültür Sanat Bisikletseverlerin festivali başlıyor!

Bisikletseverlerin festivali başlıyor!

06.09.2013 - 12:16 | Son Güncellenme:

BFF İstanbul 2013, 14 Eylül’de ‘Blonde Redhead’ konseri ile başlıyor…

Bisikletseverlerin festivali başlıyor

İkinci kez İstanbul’la buluşmaya hazırlanan “Bicycle Film Festival” (Bisiklet Filmleri Festivali), 14 Eylül Cumartesi akşamı KüçükÇiftlik Park’ta yapılacak Blonde Redhead konseri ile başlıyor… Bu yıl da Hollanda Başkonsolosluğu işbirliği ile gerçekleşecek olan festival, 14 – 17 Eylül tarihleri arasında İstanbullulara müzik, sinema ve sporla dolu 4 gün yaşatacak...

Haberin Devamı

İstanbullu hayranlarıyla buluşmak için gün sayan indie/alternatif rock grubu Blonde Redhead’in konser biletleri, Biletix’te satışa çıktığı günden beri yoğun ilgi görüyor. Bilet satışlarının halen devam ettiği açılış konserini kaçırmamak için acele etmekte fayda var! Uzun zamandır Türkiye’ye gelmesi beklenen üçlü, 90’ların ortalarından bu yana yayınladıkları her albümle adlarından söz ettiriyor… Japon Kazu Makino ve İtalyan ikiz kardeşler Simone Pace & Amedeo Pace’nin 1990 yılında New York’ta kurduğu grup, geçmişten günümüze en beğenilen şarkıları ile sahnede olacak…

Sinema ve müziğin yanında; geçen yıl geniş kitleleri peşinden sürükleyerek dev bir bisiklet hareketine dönüşen BFF İstanbul Büyükada Bisiklet Turu ise bu yılın beklenen festival etkinliklerinden. 15 Eylül Pazar günü gerçekleşecek tura katılım, bisikleti olan herkese açık! Tur sonunda Aya Nikola Halk Plajı’nda saat 20.00’de başlayacak ilk gösterimde, sekiz kısa film beyazperdede olacak.

Haberin Devamı

15 Eylül Pazar günü PROGRAM 1’de gösterilecek filmler…

BARRY GENE MURPHY’nin yönettiği ve dört ilham verici emektar bisikletçinin hayatı sele üzerinde kutladığı“TWO WHEELS GOOD”…

ROBERT CHYNOWETH’in, İtalyan bisikletçi Giuliano Calore (yani imkansızın bisikletçisi), farklı müzik aletleri çalarak, bisikletini Avrupa’nın en dik dağlarına doğru sürüşünün hikayesinin anlatıldığı“BELLE EPOCH”…

Santa Cruzlu sanatçı ve şef Jim Denevan’ın, bisikleti aracılığıyla toprak sanatı yaptığı ve PETRICK TREFZ’in yönettiği “JIM’S LINES”…

Ünlü yönetmen JUSTIN CHADWICK’in “BOY” isimli kısa filminde ise; oğlunun ölümünün acısıyla başa çıkmaya çalışan bir adam, bir kereste bloğunun içine bir dal iliştirir ve bloğu bir bisiklet pisti içine bir anıt olacak şekilde yerleştirir. Sonra bu pistte her gün oğlunun anısına bisiklet sürer ve oğlunun yapamadığı yolculuğu gerçekleştirir. ‘Boy’da, daha önce ‘Secrets and Lies’ ve ‘Harry Potter’ gibi filmlerde yer alan saygın İngiliz oyuncu Timoty Spall başrolde…

Japon yönetmen NOBUHIKO TANABE’nin, “LE TOUR DE KAGAWA”da bir grup boğazına düşkün genç, iyi birer tabak “udon” (bir çeşit noodle) için mesafeleri arşınlıyor.

Haberin Devamı

Amerikalı yönetmen BRIAN VERNOR’ın “TRANS ANDES CHALLENGE”da; uluslararası bir takım olan Jamis Bicycles’ı takip eden bu film, profesyonel bisikletçilerin, insanları, yemekleri ve Şili’nin kırsal kesimlerini keşfederken yaşadıkları hayatı belgeliyor. Yarışçıları önce Patagonya bölgesindeki nefes kesen dağlara tırmanırken ve sonrasında da ‘Trans Andes Challenge’ diye bilinen o çok zorlu ünlü yarışta yarışırken seyrediyoruz…

Kanadalı yönetmen BENNY ZENGA’nın yönettiği “SKI BOYS”da ise; Ski Boys’un 70’lerin başlarında gerçekleştirdiği Ontario’nun kırsal bölgelerindeki yaratıcı serüvenlerini belgeleyen kayıp film makaraları konu ediliyor…

İskoçyalı yönetmen FELIPE BUSTONS SIERRA’nın yönettiği “THREE-LEGGED HORSES”, gerçek bir hikayeden uyarlanan filmde, Edinburghlu bir binek arabası şöförü, dizleri kalıcı olarak hasar görmeden önce yeterli parayı kazanabilmek için son bir zorlu işi kabul ediyor: Kasaba’nın en yüksek noktasına, Edinburg Şatosu’na yapılan bir yolculuğu anlatıyor.

Haberin Devamı

Festival, 16 ve 17 Eylül tarihlerinde Hollanda Şapeli’nde gerçekleşecek kısa metraj bisiklet filmlerinin gösterimleri ile devam edecek.

2001 yılından bu yana Paris, Londra, Milano gibi 20’den fazla şehirde düzenlenerek uluslararası bir etkinliğe dönüşen ve dünyanın her yerinde yoğun ilgi gören “Bicycle Film Festival”i sakın kaçırmayın!

FESTİVAL PROGRAM (14 – 17 Eylül 2013)

14 Eylül 2013, Cumartesi, Maçka KüçükÇiftlik Park

17.00 : Kapı Açılış ve Ahu

18.15 : Tufan Demir

19.30 : Kaan Düzarat

21.30 : BLONDE REDHEAD

Program boyunca sürpriz bisiklet showları yapılacak…

Bilet Fiyatları:

Öğrenci: 40 TL (sınırlı sayıda)

Tam: 60 TL

Biletler Biletix'te…

15 Eylül 2013, Pazar, Büyükada

BFF İstanbul Bisiklet Gezisi Büyükada Turu

16:30 Maltepe İskele

* Maltepe'den binilecek çıkarma gemisi ile Büyük Ada'ya ücretsiz geçiş yapılacaktır.

20:00 PROGRAM 1 BİSİKLET HİKAYELERİ

Aya Nikola Halk Plajı (Gösterim ücretsizdir)

Haberin Devamı

16 Eylül 2013, Pazartesi

18:00 PROGRAM 2 SİNEMATİK KISALAR

20:00 PROGRAM 3 ŞEHİRLİ KISALAR

17 Eylül 2013, Salı

18:00 PROGRAM 4 AY SÜRÜCÜSÜ

20:00 PROGRAM 5 EĞLENCELİ KISALAR

Filmler; Holanda Şapeli, İstiklal Caddesi Postacılar Yokuşu, Beyoğlu adresinde seyredilebilecek…

Bilet Fiyatları: (Biletler Biletix'te…)

Film Programları: 10 TL

Editöre Notlar:

BFF (Bicycle Film Festival)

Brendt Barbur’ın New York’ta bisiklete binerken yaşadığı otobüs kazasının etkilerini, olumlu bir etkinliğe dönüştürmek istemesi ile 2001 yılında kuruldu. Uluslararası alanda bu yıl 12. yılını kutlayan BFF, bisikletlerin değerinin müzik, sanat ve sinema üzerinden anlaşılması amacıyla, dünyanın önemli şehirlerinde de düzenleniyor ve bu yıl ikinci kez İstanbul’da yapılacak.

Köklerini New York’tan alan ve bugüne kadar Tokyo, Moskova, Atina, Paris, Milano gibi 20’den fazla şehirde yapılan “Bicycle Film Festival”, bisiklet tutkusunu, moda-müzik-sinema gibi farklı disiplinleri, sporu seven şehirli insanları ve çeşitli bisiklet topluluklarını bir araya getiriyor. (Yol Bisikleti, Dağ, Fixed Gear, BMX, Cyclocross, Downhill gibi…)

Blonde Redhead

Gürültüyü ‘gayet kırılgan’ bir şey olarak ele alan ve müziklerinin ana iskeleti haline getiren Blonde Redhead, 90’ların ortalarından bu yana, yayınladıkları her albümle yenilenmeyi baş prensipleri haline getirmiş bir ekip. İtalyan ikizler Amedeo ve Simone Pace’in Japon sanat öğrencisi Kazu Makino’yla New York’ta kurdukları üçlü, özellikle 90’ların önemli indie rock label’larından Touch & Go’dan yayınlanan ‘Fake Can Be Just As Good’ ve ‘In an Expression of the Inexpressible’ albümleriyle Sonic Youth gibi art-rock ve DNA gibi avant-noise ekiplerinin kaotik, duygusal ve duyarlı sanatsallıklarıyla karşılaştırılmıştı. 4AD’ye geçiş yaptıkları ‘Misery is a Butterfly’ albümü de üçlünün şarkı formuna ve elektronik öğelerle daha da yaklaştığı, hülyasal sound’larının zirve yaptığı bir dönemin başlangıcını işaretliyordu.

2010 yılında 4AD’den çıkan üçüncü albümleri ‘Penny Sparkle’ ise, üçlünün rüya aleminden seslenen dream-pop sound’larının daha da sadeleşip elektronik sulara meylettiği bir albüm. Grubun elektronik dünyayla olan yakınlaşması, şarkıcı Kazu Makino’nu son dönemlerde ses getiren, Prefuse 73’ün ‘We Go Our Own Way’i ve 2012’nin en sevilen parçalarından Nosaj Thing’in ‘Eclipse/Blue’su gibi ortak çalışmalarla da kendini belli ediyor. Grubun her albümde yeni deneylere yelken açan sonik maceraperestliği, en büyük ilham kaynakları olan ‘duygular’ üzerinden şekilleniyor. Bu duyguları nasıl ifade etmeyi seçtikleri ise, izleyecekleri yeni sonik rotaları belirliyor.