Gündem Bizi bunaltan saygısızlıktı

Bizi bunaltan saygısızlıktı

26.08.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ergenekon davasında yaklaşık 4.5 yıl tutuklu kaldıktan sonra 10 Mart 2013’te tahliye edilen ve dava sonunda 16.5 yıl hapis cezasına çarptırılan Teğmen Mehmet Ali Çelebi “Teğmen” adlı kitabında tutuklanmasını, cezaevi ve dava günlerini yazdı.

Bizi bunaltan saygısızlıktı

Gözaltındayken cep telefonuna başka birisinin rehberi yüklenen ve daha sonra “Sehven yüklendiği” ileri sürülen Çelebi, Kırmızı Kedi Yayınevi’nden çıkan kitabında şunları anlattı:

Öz’den “ayakta sorgu”
“Beşiktaş Adliyesi’ne götürüldük. Savcıların kapısında iki metrelik boşlukta merdiven basamaklarında oturarak ifade sıramızı bekledik. Evimin adresini bile bilmeyen savcı Zekeriya Öz tarafından polislerce verilen bellekteki sorularla sorgulandım. Avukatımla fikir alışverişi yapmama bile tahammül edemediğinden kendince bir saat “ayakta sorgulanma” cezası verdi.”
“Er olan gardiyanlar kendisi albay olan Oğuzhan müdürden aldıkları destekle askeri terbiyeye aykırı davranışlarda bulunuyorlardı. Israrla uyarmamıza rağmen yanımızda cop sallamaya, bacak bacak üstüne atarak lakayt tavırlar sergilemeye, ileri geri konuşmaya, özetle saygısızlığa devam ettiler. Dediklerine göre bizim rütbelerimiz yokmuş(!), rütbelerimiz alınmışmış... Bizi mahpusluktan çok bu cehalet bunaltıyordu.”

Terörist propagandası
“O dönemde cezaevinde erler, astsubaylar da tutuklu bulunmaktaydı. Hatta yanımızdaki hücrede gerçek bir terörist kalıyordu. İlginç bir şekilde devletin yemeğini yemiyor, yemeğin gelmesiyle sifon sesini duymamız bir oluyordu. Havalandırma çıkışında bize propaganda yapmayı da ihmal etmiyordu.”