Kırklareli "Bizi Ezmeden Geçemezsiniz"

"Bizi Ezmeden Geçemezsiniz"

24.02.2017 - 21:25 | Son Güncellenme:

Kırklareli'nde, FETÖ'nün darbe girişimi davasında yargılanan, Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı eski 2. Tabur Komutanı olan tutuklu sanık Yarbay Çiçek: ''Polislere bize verilen emri ve İstanbul'a gidiş sebebini anlattım ancak çıkışımızın kanunsuz olduğunu ve kışlaya dönmemiz gerektiğini belirttiler. Bu sırada emniyet müdürü 'bizi ezmeden geçemezsin' dedi''

Bizi Ezmeden Geçemezsiniz

KIRKLARELİ (AA) - Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına bağlı kışladan, zırhlı askeri araçlarla İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan ve vatandaşlar tarafından otoban girişinde durdurulan 81 sanığın yargılandığı davanın duruşması, 27 Şubat'a ertelendi.

Haberin Devamı

Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesince Halk Eğitim Merkezi salonunda görülen duruşmaya, eski Tuğgeneral Cemalettin Doğan ve eski Yarbay Latif Çiçek'in de aralarında bulunduğu, 38'i tutuklu 81 sanık katıldı.

Duruşmaya, darbe girişimi sırasında Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı 2. Tabur Komutanı olan tutuklu sanık Yarbay Latif Çiçek'in savunması ile devam edildi.

Çiçek, duruşmada, mahkeme heyeti, avukat ve diğer sanıkların sorularını cevapladı. Mahkeme başkanı İzzet Koçer'in, ''Önünüzü polisler mi, yoksa halk mı kesti?'' sorusu üzerine önlerini polislerin kestiğini söyledi.

Daha sonra vatandaşların da olay yerine geldiğini belirten Çiçek, polis ve vatandaşlara hiçbir şekilde direnmediğini iddia etti.

Haberin Devamı

Kışladan çıkış ve İstanbul'a gidiş amaçlarının darbe girişimini bastırmak olduğunu savunan Çiçek, şöyle devam etti:

''Kışladan çıktığımız TEM otoyolu girişinde polisler tarafından önümüz kesildi. Cumhuriyet başsavcımızın, kaymakam vekilimizin ve emniyet müdürümüzün orada olduğunu gördüm. Polisler o esnada sivildi ve içerisinde halk var mıydı bilmiyorum. Polislere bize verilen emri ve İstanbul'a gidiş sebebini anlattım ancak çıkışımızın kanunsuz olduğunu ve kışlaya dönmemiz gerektiğini belirttiler. Bu sırada emniyet müdürü 'bizi ezmeden geçemezsin' dedi. Ben de polisleri göstererek, 'bunların hepsi Güneydoğu'da, çalıştığım arkadaşlarımdır, ben hiçbirine silah çekemem' dedim. Daha sonra 1. Ordu'nun KOKTOD planı kapsamında İstanbul'a gittiğimizi, bilgilerinin olmadığını söyledim.''

Olaylar sırasında tugay komutanı Doğan'ı arayarak durumu izah ettiğini aktaran Çiçek, Doğan'ın sürekli İstanbul'a intikal etmeleri yönünde ısrarcı olduğunu savundu.

İntikale devam etmek için bir süre polisleri ikna etmeye çalıştığını anlatan Çiçek, ''Bize verilen emir İstanbul'daki darbenin bastırılmasına yöneliktir. Bizim çıkışımızın emniyet güçlerinde yanlış anlaşıldığını düşündüm. Bu sırada tuğgeneral Doğan ile telefonla birkaç kez daha görüştüm. Kışlaya dönme emri vermesi için görüştüğüm Doğan, bana 'Beceremediyseniz kışlaya dönün' demesi üzerine, kışlaya döneceğimiz sırada gözaltına alındım.''

Haberin Devamı

Duruşmanın beşinci gününde 81 sanıktan 10'unun savunmaları tamamlandı.

Duruşmaya 27 Şubat Pazartesi günü devam edilecek.

Geniş güvenlik önlemleri altında adliyeden çıkarılan sanıklardan biri, görüntü alan basın mensuplarına ''Suçsuzluğumuzun anlaşıldığını da yazacak mısınız?'' dedi.

İddianamede sanıkların, "TBMM'yi ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye, bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs" suçlarından ayrı ayrı 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan beşer yıldan onar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.