Bu kaçıncı yanılma?

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan dün partisinin MYK toplantısı sürerken düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhuriyet gazetesi yazarı Kadri Gürsel ve Sözcü gazetesinden Mediha Olgun’un tahliye olduğunu belirten Tezcan, “Ama bu sevincimiz yarım. Hâlâ çok sayıda gazeteci tutsak. Bu, bize yakışmıyor. Bir an önce bu ayıptan kurtulmasını beklerken Türkiye, yeni ayıplarla karşı karşıya. Partimizin avukatı Celal Çelik, hâlâ gözaltında, 12. gün bugün, savcı delilleri toplayamamış, 7 gün uzatma istedi. Bu, gözaltı değil gözdağı operasyonu, buna prim vermeyiz. Delil üretme çabasındaysanız FETÖ’cülerden farkınız ne?” dedi.
‘Bedeli millet ödüyor’
Tezcan, Irak Kürdistanı’ndaki referandum sürecine ilişkin olarak da şunları söyledi:
“Ak Parti’nin yürüttüğü politika, iki büyük kayba sebep olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti devleti kaybetmiştir, Türkmenler kaybetmiştir. Erdoğan çıktı, ‘Barzani’nin bu noktaya geleceğini tahmin etmiyorduk, yanılmışız’ dedi. Bu kaçıncı yanılma? FETÖ’de, Esad’da PKK’da yanıldınız. Okul öğrencisi olsa bu kadar yanılan, hata yapan tasdikname verirler, okuldan atarlardı. Hâlâ görevdesiniz ve hâlâ herkes ağzınızın içine bakıyor. Tek başına devleti yönetiyor, milletin kaderiyle oynuyorsunuz. Eğitimde, dış politikada, terörle mücadelede yanılırsın. Allah için yanılmadığın bir tane yer söyle sayın Erdoğan. Herkes hatasının bedelini kendi öder, ama Erdoğan’ın hatasını millet ödüyor. Bugün Türkiye’de hükümet yok, tek adam var. Aklına geleni konuşan bir Ak Parti Genel Başkanı var, tutarlılık yok. Erdoğan, açlıkla terbiye etmekten bahsediyor. Ne demek açlıkla terbiye etmek? Böyle bir tabloda bu tekçi anlayışın bundan sonraki süreci doğru idare edebileceğini sanmıyoruz. Kuzey Irak meselesinde hükümete önce ciddiyet tavsiye ediyoruz. Hükümet ciddi olacak.”
‘Çocuklar kobay oldu’
Tezcan, eğitim sistemindeki revizyona ilişkin olarak, “Çocuklarımız kobay oldu. 15 yıl içerisinde sayısız kere sistem değişti. Sistem yok, sistemsizlik getirdiler. Ne yaptıkları belli değil, ciddi planlama yok. Eski sisteme dönüyorlar. Köklü biçimde değişikliğe ihtiyaç var, bu yöntemin değişmesi gerekiyor. Bu anlayışla bir şey yapabilmek mümkün değil. Türkiye’de tüm paydaşların katılacağı bir milli eğitim şurasına ihtiyaç var. Hedef, yüksek yetenek inşası olmalı. Çocuklarımızın yüksek yetenekle donanacağı bir eğitim sistemini hedeflemeliyiz” ifadesini kullandı.

‘Topbaş’ın istifası ikinci saray darbesi’
Tezcan, Kadir Topbaş’ın istifasına ilişkin olarak, “Kimin kendisini ciddiye almadığını söylemedi. Bu, ikinci saray darbesidir. Birinci saray darbesinde Davutoğlu istifa ettirildi, tek adamın talimatıyla istifa ettiğini herkes biliyor. İstanbul’u başından beri Erdoğan yönetiyordu” dedi.