Estetik Burun estetiğinde ultrasonik şekillendirme

Burun estetiğinde ultrasonik şekillendirme

17.12.2014 - 16:58 | Son Güncellenme:

Burun estetiğinin en zor aşaması olan kemik şekillendirmede Ultrasonik Rinoplast kolaylığı...

Burun estetiğinde ultrasonik şekillendirme

Burun estetiği ameliyatlarında cerrahları en çok zorlayan aşamalardan biri, kemiklerin şekillendirilmesidir. Bu aşamada kontrolün sağlanması klasik kemik kesme yöntemleri ile çok zordur ve başarılı bir burun estetiğinin olmazsa olmazıdır. ‘Osteotomi’ denilen kemiklerin kesilmesi işlemi için günümüzde pek çok farklı yöntem kullanılmaktadır. Sıklıkla kullanılan yöntemler burun kemiklerinin çekiç ve keski ile kesilmesi, motor sistemleri ile kesilmesidir. Günümüzde bu işlem için hala klasik yöntemler olan osteotom (keski) ve çekiç kullanılması ile burun kemiklerinin kırılması çokça tercih edilen bir yöntemdir. Osteotomi için artık çok daha zarif ve ince yeni bir yöntem var. Bu yöntemin ismi ultrasonik kemik kesme ve şekillendirme yöntemi. Yani: Ultrasonik Rinoplasti.Türkiye'de ilk defa kullanan Op.Dr. Emre İlhan operasyonun faydalarını anlattı.

Şişlik morluk olmadan burun estetiği
Osteotomi (kemik kesme ve kırma) hastanın ameliyat sonrasında yüzünde oluşan şişlik ve morlukların en büyük sebebidir. Şişlik ve morlukların oluşma sebebi burun kemikleri kesilirken bu bölgedeki damarlarda zedelenme olması ve doku içine bu damarlarda olan kanamalardır. Ultrasonik Rinoplasti sayesinde ameliyat sırasında kemikler görerek ve milimetrik olarak ölçülerek çok zarif ve kontrollü bir şekilde kesilebiliyor. Bu yöntem burun kemiklerinin yüzle birleştiği bölgedeki damar yapılarına hiç zarar vermediği için bu yöntemi uyguladığımız hastalarda morarmanın neredeyse hiç olmadığını ve göz çevresinde sadece hafif bir sararma olduğunu gözlemliyoruz. Bugüne kadar binlerce ameliyat yapmış bir burun uzmanı olarak şunu söyleyebilirim ki hastalarımızın burun estetiği ameliyatları ile ilgili en çok korktukları şey şişlik ve morluklardır. Yüzdeki bu morluklar hastanın iyileşme sürecini uzatarak sosyal yaşama erken dönmesini engeller. Ultrasonik rinoplastide ise bu aşama kullandığımız ultrasonic aletler sayesinde hasta için son derece konforlu geçmektedir. Bu teknikle ameliyat ettiğimiz hastalarda morarmanın hiç olmadığını, renk değişiminin ve şişliklerin en aza indiğini gördük.

Ultrasonik rinoplasti dünyada burun estetiği ameliyatlarında çok az kişi tarafından bilinen ve yeni kullanılan bir teknik. Bu yöntem Amerika’da FDA onayı almış ve son derece güvenle kullanılmaktadır. Ben bu yöntemi New York'ta en son katıldığım uluslararası kongrede Dr.Greywoode isimli bir burun cerrahının konferansında dinledim ve yine Fransa ve Almanya da çok az sayıda neredeyse tüm dünyada bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda seçkin rinoplasti cerrahı tarafından kullanıldığını öğrendim. Yöntem asıl olarak beyin ameliyatlarında kemiklerin kesilmesi sırasında beyin dokularına zarar vermeyecek bir yöntem olarak geliştirilmiş ve daha sonra çene cerrahisine adapte edilmiş. Çok sayıda rinoplasti yapan bir cerrah olarak ,bugüne kadar hep bu ameliyattaki eksik parçanın kemiklerin şekillendirilmesinin daha zarif yapacak ve çevre dokulara zarar vermeyecek kontrollü bir alet olduğuna inandım. Ayrıca hastaları en çok korkutan ve zorlayan morluk ve şişliği çözecek bir yöntem arayışında oldum. Bu yöntemi öğrendiğim anda bunun rinoplasti ameliyatının geleceği olduğuna inandım ve Türkiye'ye geldiğimde bu yöntemle çalışan bir sistem edindim rinoplasti ameliyatı için bıçak uçlarını hastalarımda kullanmaya başladım. Bu yöntemin getirdiği hasta konforu ve sonuçlara yansıyan kontrol ve zarafeti hastalarım yararına kullanmaya başladım. Şu ana kadar gördüklerimiz bizleri çok etkiledi ve yöntemle ilgili Ar-Ge çalışmalarına da başladık.

Ultrasonik rinoplastinin en büyük avantajı kullanılan ultrasonik bıçağın çevredeki yumuşak dokulara zarar vermemesi. Kemik üzerindeki cilt, damar yapıları ve kemiğe bitişik kıkırdak dokular ultrasonic bıçak kullanılırken kesinlikle zarar görmemektedir. Bu durum hastaların şişliklerinin ve morluklarının daha az olmasını kesin olarak açıklıyor.

Ultrasonik keskiler ve törpüler günümüzde beyin cerrahisi başta olmak üzere tıbbın pek çok alanında kullanılmaktadır. Yapılan beyin ameliyatlarında kafatası kemiklerinin kesilmesi için kullanılan bu yöntem beyin dokusuna kesinlikle zarar vermemektedir. Diş hekimleri de artık implant başta olmak üzere çene kemiği ile ilgili ameliyatlarda ultrasonik aletleri kullanmaktadırlar.

Klasik osteotomi yöntemlerinde kullanılan keski ve çekiçlerle kontrollü kırık hattı oluşturmak mümkün değildir. Ultrasonik rinoplastide ise kemikleri düz hatlarda istediğimiz açılarda kesebiliyoruz. Bu da estetik açıdan yaptığımız işe yansıdığı için artık burun yanlarındaki kemikleri daha iyi inceltebiliyoruz. Kemiklerin kontrollü kesilmesi ile ultrasonik olarak ameliyat ettiğimiz hastaların burunları daha zarif ,ince ve doğal hatlara sahip oluyor. Burun sırtının daha ince görünmesi ve tabiri caizse kalemle çizilmiş gibi zarif sonuçların elde edilebilmesi biz cerrahların ameliyat sonuçları ile ilgili daha fazla kontrollü olmamızı sağlıyor. Tıbbın her bölümünde olduğu gibi burun ameliyatlarında da her geçen gün yeni gelişmeler görülüyor Benim tüm amacım dünyada kullanılan yeni teknolojilerin gerisinde kalmadan kişisel tecrübe ve becerilerim doğrultusunda hastalarım için en iyisini yapabilmek. Binlerce burun estetiği yapmış bir cerrah olarak şunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki ultrasonik rinoplasti hem hasta konforu hem de estetik açıdan diğer yöntemlerden daha üstün.

Özetle Ultrasonik kemik şekillendirmesi avantajları:

•Yumuşak doku travmasını sıfıra indiriyor. Böylece morluk şişlik neredeyse hiç olmuyor.
• Çok kontrollü kesiler sayesinde kalemle çizilmişçesine hatlar oluşuyor.
•Daha zarif burun sırtı burun ucu geçişi sağlıyor.
•Keski ve çekiç yöntemi veya mikromotor sistemleri ile oluşabilen kontrol dışı kemik kırıklarını tamamen önlüyor. Böylece burun kemiği ile yüz kemikleri arasında oluşan basamak şeklindeki kötü görünüm yaratan bozuklukları önlüyor.
•Yumuşak dokulara çevredeki kan damarları ve kıkırdaklarda zedelenmeye neden olmadığı için ameliyat sonrası dönemde iyileşme daha hızlı oluyor ve bu sayede hastalar günlük hayatlarına çok daha hızlı dönebiliyor.
•Milimetrik olarak ölçülebilen kemik şekillendirmesi ile daha öngörülü sonuçlar elde edilebiliyor, bu da sonuçların daha tatminkar olmasını sağlıyor. Hasta tatminini arttırıyor.
•Rinoplasti sonrası görülen komplikasyon ve istemeyen durumları azaltıyor.

Yazarlar