Cadde Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli

Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli

30.09.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

“Aşk Hiç Bitmez” adlı albümünün satışıyla ilgilenmediğini söyleyen Gülben Ergen, “Satış rakamlarına değil de mp3’lerin ne kadar indirildiğine bakar oldum” diyor

Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli

GÜLBEN Ergen’e “Boşanacaklar” haberlerinden söz yazarı Şehrazat’la arasındaki soruna kadar merak edilen her şeyi sordum. Ergen, Mustafa Erdoğan’ın dans ekibinden bir kızla ilişki yaşadığı iddiaları için “Dansçı kızların aileleri var, birliktelikleri var,  bir milli takım terbiyesiyle çalışıyorlar. Mustafa her zaman öğrencilerine eşit mesafede durur” diyor. 

Haberin Devamı

ŞEHRAZAT olayında ise işi soğutmak için alttan almayı tercih eden şarkıcı albümünün satış rakamlarıyla ilgilenmediğini söylüyor ve ekliyor: “Satış rakamlarına değil de mp3’lerin ne kadar indirildiğine bakar oldum. Albümümden çok ama çok memnunum. Artık benim için albüm demek dillere dolanan şarkılarım ve konserlerimin kapasitesi demek. İkisi de tamamdır.” 

‘Boşanacaklar’ haberleri evde gırgır konusu

Gülben Ergen, Mustafa Erdoğan’ın dans ekibinden bir kızla ilişki yaşadığı iddiaları için, “Bu haberlere gülüp geçmekten ve ev içinde bunun gırgırını yapmaktan başka çare yok. Dansçı kızların aileleri var, birliktelikleri var, hepsi bir milli takım terbiyesiyle çalışıyorlar. Mustafa tüm öğrencilerine eşit mesafede durur” diyor 
Gülben Ergen’le ikinci kez “Cafe Sohbeti” yapmak istememin sebebi, son günlerde hakkında çıkan “Boşanacak” haberlerinin artması, hatta Mustafa Erdoğan’ın eşini ekibindeki dansçı kızlardan biriyle aldattığının iddia edilmesi ve de söz yazarı  besteci Şehrazat’la aralarındaki sorunu konuşmaktı.
Gülben Ergen’in, Sezen Aksu, Şehrazat, Yıldız Tilbe gibi ünlü isimlerden aldığı eserlerle yaptığı albümle şarkıcı olarak rüştünü ispat ettiği bir gerçek.
Aynı Gülben Ergen’in “no name” söz yazarı ve bestecilerle çalışarak çıkardığı “Sürpriz” albümüyle de şarkıcılıktaki başarısını ve çıkışını sürdürdüğü bir başka gerçek.
O nedenle Gülben Ergen’in son albümünde hiç eser almadığı Şehrazat’ın, şarkıcının verdiği konserlerden telif istemesi dikkat çekici bir konu.
Gülben Ergen’le Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’ne bağışladığı 50 masal kitabını imzalamak için gittiği TÜYAP’ta buluştuk. Aynı gün Vatan’da Şehrazat’ın “Gülben Ergen’i ben şarkıcı yaptım” şeklinde bir açıklaması vardı. Beylikdüzü’ndeki TÜYAP’tan Bağcılar’daki Milliyet’e gelinceye kadar uzun uzun konuştuk. Ergen’e merak edilen her şeyi sordum. Bazı konularda ne denli açık sözlüyse, bazılarında da o denli politik davrandı. Örneğin Şehrazat olayı bunlardan biriydi. Şehrazat’ın konuştuğu tonda yanıt vermek yerine, işi soğutmak için alttan almayı tercih etti.

Haberin Devamı

Evlendiğinizden beri sürekli boşanma haberiniz çıkıyor ve arkasından siz yalanlıyorsunuz. Bu dedikodular nereden çıkıyor ve bu durum sizi nasıl etkiliyor?
Geride bıraktığımız hafta içinde bir gün “Gülben Ergen hamile” haberi çıktı, ertesi gün “Boşanıyor” haberi.... Eş zamanlı, günlerde de “Yatta tatildeler” ve bunun gibi daha bir sürü laflar... Gülüp geçmekten ve ev içinde bunun gırgırını yapmaktan başka çare yok. Nereden çıkıyor bilmiyorum? Bizim sosyal hayatımız ve arkadaş çevremiz bilinen, göz önünde mekanlar ve şöhretli kişilerden oluşmuyor. İkimiz de sadece mesleki başarılarımızla göz önünde olmayı tercih ettiğimiz için bazı “Özel hayat magazinciliği” yapan arkadaşları ne yazık ki fazla memnun edemiyoruz. Oysa yaz boyu defalarca da tatil yaptık. Tercihimiz baş başa kalmak olduğu için de görünerek haberleri çürütmeyi seçmedik.

Çıkan haberlerde hep Mustafa Erdoğan’ın dans ekibinden bir kızla ilişki yaşadığı iddia ediliyor. Eşinizin etrafında bu kadar güzel kız olması sizi tedirgin ediyor mu, bir yerlerde bu konuyu mu dillendiriyorsunuz?
Eşimin etrafında bu kızlarımız her zaman vardı. Evliliğimiz beşinci senesini doldurdu, aramızda bir gün bile böyle bir konu geçmedi. Dansçı kızların aileleri var, birliktelikleri var, hepsi bir milli takım terbiyesiyle çalışıyorlar. Mustafa her zaman tüm öğrencilerine eşit mesafede durur. Çoğunu ben de tanıyorum ve inan bana bir gün bile böyle bir şey aklımdan geçmez.


‘Yoksa gizli depresyonda mıyım?’


Saçlarınızı neden kestirdiniz? Genelde kadınlar hayatıyla ilgili radikal değişikliklerde ya da depresyondaysa saçlarıyla oynar.
O zaman ben hiç depresyona girmedim mi?  Yoksa gizli depresyonda mıyım? (gülüyor)  Hayatımda ikinci kez saçlarımı kestiriyorum. “Dadı”dan beri hiç saçlarımı kestirmedim. Renginde de büyük değişiklikler yapmam. Hamile kaldığım günden beri saçlarım uzun ve ben bu ağır saçlardan artık çok sıkıldım. Uzun saçta denemediğim model kalmadı. Her zaman modern kesimleri sevdiğim için en doğrusu kestirmekti.  Çok içime sindi.

“Sürpriz” isimli programınızla ilgili birçok spekülasyon yapıldı, siz o programı yaptığınız için pişmanlık duydunuz mu hiç?
Hayır. Hiç pişman olmayacağım, aksine arkasında duracağım yüzümü kızartacak hiçbir şeyin yaşanmadığı, çok saygın ve çok seçkin konuklarımı ağırladığım eğlenceli, benzeri pek olmayan bir programdı “Sürpriz”.

Programın 13 bölümde de olsa bitmesi sizi yeni televizyon projeleri yapma anlamında soğuttu mu?
Anlaşmam zaten 13 bolümdü bu yüzden mutluyum bile. Ekran benim işim ama hiç acelem yok. Sırf ekranda olmak adına kendimi iyi ifade edemeyeceğim bir projede yer almak istemem...

Ekrana yönelik yeni bir çalışmanız olacak mı?
Yılbaşından sonra bir iki proje var incelediğim, bakalım...

Arena’da verdiğiniz konserde Mazhar Alanson’la düetiniz de çok konuşuldu.  Çok gizli kalmış bir dostluk yaşadığınızı söylediniz, bunu biraz anlatır mısınız?
Bunu anlatmadığım için gizli ve özel bir dostluk. Korunması gereken dostluklardan...

Kaç yakın arkadaşınız var ve bunlardan kaçı ünlü?
“Ünlü”, “ünsüz” diye bir dost arkadaş ayrımı yapmam. Birkaç tane canımın içi arkadaşım var, ki elbette bu mesleği yapmıyorlar. Geçen akşam Huysuz’un TV programına konuk oldum. Beni anons ederken çok hoş bir şey söyledi. “Gülben’i tanımak için onun komşusu olun, çok yakın arkadaşı olun. Onu o zaman gerçekten tanıyabilirsiniz” dedi.

Yılmaz Erdoğan’ın  “Herkes bana Gülben Ergen’in kaynı diyor artık” şeklindeki  esprisi çok konuşulmuştu. Kaynınızla ortak bir çalışma yapmayı planlıyor musunuz?
Bizim ailede ortak iş pek olmaz. Çünkü gerçekten herkesin işi başından aşkın. Evde bütün ailenin bir arada olduğu buluşmalarımızda tadına doyulmayan aile içi sohbetlerimiz bizim için birlikte iş yapmaktan daha önemli ve anlamlı...

Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli



‘Yıllardır yazılan taksi plakalarım yok benim’
Bugüne kadar yatırımlarınızı nasıl değerlendirdiniz, çalışmasanız da geçinebilecek durumda mısınız?
Kazandıklarımı hep işime geri verdim ben. Pek tutabilenlerden değilim. Şarkılar, sahne dekorlarım, kostümler, büyük şovlar, bunlar benim desteğim olmasa gerçekleşemezdi. Bu yüzden de herkese nasip olmuyor benim şovlarım. Sponsor konusunda da seçici davranıp, bedavacılığa kaçmadığım için yük bana kalıyor. Sahnemde arkamda kimsenin adını kolay kolay yazdırmam, giydiğim hiçbir kıyafet sponsorların olmaz. Şarkımın alt yapısında ne gerekiyorsa canlı çalınır, en güzeli oluncaya kadar. Benimle çalışanlar işlerini en iyi şekilde yapabilecekleri imkânlar önlerine serildiği için benden vazgeçemezler. Yani çalışmasam da geçinebilecek olmak değil mesele. Ben çalışmasam solarım. Solunca o paranın hayrını görmem. Çalışmam lazım, ihtiyaç için değil, keyfim ve ruh tatminim için. Yıllardır yazılan taksi plakalarım yok benim.


“Şehrazat’ı sever sayarım, evladı yaşında sayılırım”
Nilüfer’in başına gelen durumun bir benzeri sizin de başınıza geldi. Son dönemde Şehrazat şarkıları için sizden yüzde istedi. Bu gerginlik nasıl başladı, aslı nedir, daha önce de Şehrazat’la darılmıştınız ama sonra gönlünü almayı başardınız?
Ben ömrüm yettiğince Şehrazat’ı severim ve sayarım. Ben onun evladı yaşında sayılırım. Bizim ilişkimizin değerleri de bu yöndedir. Tüm açıklamalarına hep aynı cevabı veriyorum, bana yakışan budur. Profesyonel olarak son albümümde birlikte çalışmadık ama bunca yıllık geçmişimize dayanarak mesleki anlamda aramızda halledemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur diye düşünüyorum.

Şehrazat’la anlaşamazsanız ne olur, bu konuda bir B planınız var mı?
İnsan ilişkilerinde B planları olabilmesi fikrini sevmiyorum, bana göre değil. Önemli olan karşılıklı sevgi ve saygı. Bu soruyu sadece iş odaklı alırsam planlarım daha uzun vadede daha güzel şarkılarla daha güzel albümler yapmak için...

Bu konuda Nilüfer’le bir görüşmeniz oldu mu?
Hayır, gerek de yok çünkü Kayahan-Nilüfer benzetmesini doğru bulmuyorum. Bildiğim kadarıyla onların arasında profesyonelce imzalanmış bir anlaşmaları varmış, yani içerik çok farklı.

Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli



‘İletişim işinde çok hızlıyım’
Bu albümünüzle istediğiniz satış grafiğine ulaştınız mı?
Artık satış rakamlarına değil de mp3’lerin ne kadar indirildiğine bakar oldum. Albümümden çok ama çok memnunum. Satışıyla ilgilenmedim çünkü gerçekleri bilmiyoruz. Artık benim için albüm demek dillere dolanan şarkılarım ve konserlerimin kapasitesi demek. İkisi de tamamdır.

Siz kimin albümlerini satın alıyorsunuz?
 Repertuvarını merak ettiklerimin albümlerini alırım. Deniz’in (Seki) ve Ajda’nın (Pekkan) albümlerini aldım en son. Sezen Aksu albümleri zaten ilaç ve şifa niyetine :) Kenan (Doğulu) çıksın mesela hemen alırım. 

Hiç durmadan çalışıyorsunuz. Merak ediyorum günde kaç saat uyuyorsunuz?
6 saat uyku yetiyor bana ama 8 saat uyursam daha iyi hissediyorum kendimi. 

Bir de sizin cep telefonuna bakmadan ve saliselik hızlarla mesaj yazdığınızı söylerler hep.
Doğru ama sadece SMS ile kısıtlı değil. Bir kere ben telefonla konuşmaktan gerçekten çok sıkılırım. İletişimin her türlüsüyle de ilgilenirim. İşim ve ilişkilerimde hızlı cevap verip, aynı hızda cevap almak isterim. Söylendiği gibi hızlı da yazarım.


‘Atlas büyümeden dizi zor’
Yeni bir dizi ya da film çalışması yapacak mısınız?
Oğlum 1.5 yaşında. Doğum sonrası bir sene sadece evimdeydim. Son altı aydır albümle başlayan konser yoğunluğum olmuştu. Şimdi de Ramazan ayının getirdiği durgunluktan çıkıyoruz. Konser programlarım tekrar hareketlenecek ve haftada iki günümü alacak. Diziye başlarsam da biliyorum ki haftada en az dört günüm setlerde geçecek. Bu tabloyu oğlumun yaşı için çok erken buluyorum.

Atlas anneci mi, babacı mı, nasıl bir çocuk?
Kendiyle mutlu. İkimize de çok düşkün bir çocuk. Sıcakkanlı, herkesin kucağına giden, yüzü gülen, öğrenme meraklısı Ata...

Ata mı?
İsmin ne diye sorunca ‘Ata Ata’ diyor da...



10 ismin çağrıştırdıkları
Yılmaz Erdoğan: Berfin
Nihat Odabaşı: Çoook yakışıklı
Atlas Erdoğan: Ömrüm, oğlum, canım
Mustafa Erdoğan: Yol arkadaşım
Süheyla Erdoğan: Lokum
Tayyip Erdoğan: Aydın Doğan
Gülser Ergen: Anneanne
Seda Sayan: Dost
Okan Bayülgen: Zaga
Esra Ceyhan: atv

Albümde tiraj değil, indirme sayısı önemli