ALDIĞIM EN GÜZEL iLTiFAT FUNDA’NIN BANA YAZDIĞI ŞARKI

Besteci ve aranjör Febyo Taşel’in Doğu ve Batı müziğinin harmanlamasıyla hazırladığı ‘Melez Miras’ isimli enstrümantal albümü kısa sürede en çok satanlar listesine yükseldi. Farklı kültürlerden ve bunların kesişiminden etkilenerek yaptığı besteleri yaparken beğenmekte zorlandığını söyleyen Taşel, eşi Funda Arar’ın her anlamda yanında olduğunu söyledi. Taşel “‘Bugün’ ve ‘Yedinci Makam’ adlı eserler Funda’nın favorisi” dedi.

Yıllardır sahne arkasında olan biri olarak albüm yapma fikri nasıl oluştu?
Aslında bu albümün temeli 1998’de atıldı. O sıralar, kariyerimde ilerleyip tecrübe kazandıktan, besteci ve aranjör olarak bir yer edindikten sonra daha doğru olacağını düşünerek erteledim. 2009 yılında kendimi bu albüm için hazır hissettim.

Sahnede olmak, sahne arkasında olmaktan daha mı zor daha mı kolay?
İkisinin de zorlukları var bence. Sahne önünde olmanın başlıca zorluğu, gözler direkt olarak sizde olduğu için, söyledikleriniz ve performansınız sürekli hem pozitif hem de negatif anlamda eleştiri altında kalmakta. Sahne arkasında ise öncelikle çalıştığınız sanatçı ve ekibinize karşı sorumluluğunuz oluyor.

Müzisyen biri olarak kendi albümünüzü yaparken daha titiz davranıp zorlandığınız oldu mu?
Besteleri toparlayıp bir albüm repertuarı oluşturmamda ilk adımları atmak hep zorladı beni. Aslında çalıştığım tüm projelerde hep aynı titizliği gösteririm. Ama insanın kendi albümündeki tek fark, ürettiği eserleri zor beğenmesi ve olmuş olan bir şeyden bile şüphe duyulabiliyor olması.

Eşiniz Funda Arar, albüm çalışmasında size yardımcı oldu mu?
Evet Funda her anlamda yanımdaydı. ‘Bugün’ ve ‘Yedinci Makam’ adlı eserler favorisi ve onlara talip oldu!

Febyo Taşel denildiğinde Funda Arar akla geliyor. Funda Arar’ın eşi olarak anılmak sizi nasıl etkiliyor?
Tabii ki eşi olarak anılmak beni rahatsız etmiyor, tam tersi onurlandırıyor. Ama sonuçta müzik kariyerimde son
12 yılda birçok farklı sanatçıyla yaptığım albümler var. Ve nihayetinde kendi ilk solo albümüm ‘Melez Miras’ var.


Eski konser biletlerini atamam

Hayran olduğunuz dünya lideri? (ya da kahramanınız)
Mustafa Kemal Atatürk

Dünyada yaşanacak en güzel ve en kötü yer
En güzel yer: İstanbul
En kötü yer: Sevdiklerinizden uzak olan herhangi bir yer

Yaptığınız işin en avantajlı tarafı?
Çalışma saatlerini genelde kendimin belirlemesi.

Aldığınız en güzel iltifat?
Funda’nın bana ithaf ederek yazdığı bir şarkı (adını benim sonradan öğrendiğim)

Sabah rutininiz nedir? İlk yaptığınız şey? Kahvaltı sofranızın vazgeçilmezi?
Bir bardak su içerim ilk iş. Kahvaltı soframda vazgeçilmezim ezine peyniri.

İşe giderken nasıl hazırlanırsınız?
Sakal traşı ve saç tarama ardından giyinme ve kahvaltı.

Üzerinizden eksik etmediğiniz şey?
Cüzdan ve anahtarlar.

Sahip olmak istediğiniz yetenek?
Aslında sahip olduğum yeteneklerden mutluyum.

Evinizin favori köşesi?
TV karşısı L koltuk.

Hobiniz?
Tenis, sinema ve Playstation’ da oyun oynamak.

Arabanız var mı? Markası ne?
Evet. Range Rover.

Evinizde en değer verdiğiniz eşya?
Sallanan TV koltuğu.

Atmaya kıyamadığınız en eski şeyiniz?
Yıllar önce gittiğim konser biletleri.

Koleksiyonunuz var mı?
Hayır yok.

Bugüne kadar işinizle ilgili karşılaştığınız en büyük zorluk?
Bizim işimizi zorlaştıran insan faktörüdür. Beni zorlayan ve sonradan üzen sanatçı arkadaşlarım olmuştur.

Mesleğinizin en yanlış anlaşılan tarafı ne?
Bizim işimizin bazen sadece eğlenmek ve gezmek olarak algılanması.

En gurur duyduğunuz başarınız?
1994 yılında ilk bestemin rahmetli Kerim Tekin tarafından okunması.

İlk çocukluk hatıranız?
Büyükada’ da kaybolmam.

En son aldığınız hediye neydi? Kimden?
Funda’dan cep telefonu.

En sevmediğiniz ev işi?
Ütü. Hiç yapamam.

Seyahat alışkanlıklarınız neler?
Özellikle Kuzey Ege’ de yaz tatilleri, kışın da Antalya’ da birkaç gün tatil. Onun dışında vakit bulabilirsem Avrupa seyahatleri hoşuma gider.

Gelecek hayaliniz?
Mutlu ve huzurlu günleri ailemle ve sevdiklerimle yaşayabilmek.Yurtdışında albümlerimin konserlerini verebilmek.