Aziz Kedi

Aziz Kedi

azizkedi@gmail.com

Tüm Yazıları

YAŞANDI BiTTi SAYGISIZCA  (Aldatmanın tadına varınca)



Geçen hafta sevgililik meselesine 'dev yazı dizisi' diye başlamıştım, dikkatli okurlarım anımsayacaktır (hepiniz de Kel Amerikan Kartalı gibi dikkatlisiniz maaşallah). Bu pazar sizleri sevgililiğin karanlık tarafına; yani aldatmanın, ihanetin, cürmümeşhut halinde yakalanıp kepaze olmanın, pişekâra dönüşmenin gizemli dünyasına götürmeyi planlamıştım. Hafta içinde Mehmet Ali Erbil’in son aldatma skandalı patlak verince, aldığım kararın ne kadar isabetli olduğunu gördüm. İşte, kişiler, durumlar ve çözümlere yönelik bir inceleme...

Haberin Devamı

NEDEN?
Çünkü öyle olduğundan dolayı. Bunu değiştirmenin olanağı yok.

NE YAPMALIYIM?
Ben ahlâk öğretmeni değilim, Kant değilim. O nedenle “yap” ya da “yapma” demem. Ama yapacaksanız evvela sakin olacaksınız. İki milyon yıllık o bir sürü klişeyi unutmakla başlıyoruz. Yok efendim gömleğinde ruj izi kalmasın, davranışlarında ani değişimler olmasın bilmem ne. Gömlekte ruj izi Ahu Tuğba dönemiyle sona erdi. Artık yeni bir çağdayız. Dikkatli olun.

NE YAPMAMALIYIM?
Telefonunda 'Mehmet' ya da 'Orhan Abi' filan diye kaydettiğiniz en az bir kadın var değil mi? Ahaha. Sinirimden gülüyorum! Hemen değiştirin onu. Şüpheli numaraları çat diye arıyorlar. Sevgili, üçüncü kişiyle bir kez muhatap oldu mu geri dönüşünüz olmaz. “Orhan abi Devlet Opera Bale’de koloratur soprano? Yemin ederim?!” diye bastırabilirsiniz. Ama yemez. Gizli sevgiliye tembihleyeceksiniz, tanımadığı bir kadın aradığı anda call center’a bağlayacak. “Danışma hattına hoş geldiniz, ananızın kızlık soyadı...” diye devam edecek. Başka yolu yok.

NASIL ANLARIM?
Sevgili kadınlar, dedektifliğe hiiç gerek yok. Çok basit bir yöntem var. Direkt sorun, sakince “Beni aldatıyor musun Aytuğ?” deyin. Aytuğ bir anda kontrolden çıkarcasına sinirlenir, “YA BEN KİMİ ALDAŞMIT??? Bak bunu kendime HAKARET ORARAKARILIM!!!” filan diye haykırmaya başlarsa, eşyalarınızı toplamaya başlayabilirsiniz (siyah külodunuz şifonyerin arkasına düşmüştü). Biz erkekler en çok hatamız yüzümüze vurulunca öfkeleniriz. Siz kadınlar için böyle bir standart koyamıyorum.

Haberin Devamı

FARKLI İSİMLER?
Evet, ne fena değil mi? Herkes hayatında en az bir kere eşine sevgilisinin, ya da sevgilisine diğer sevgilisinin ismiyle hitap etmiştir. Bütün karmaşık problemler gibi bunun çözümü de saçmalık derecesinde açık. 'Nomenacomplexia' gibi bir hastalık uydurun. Wikipedia ve Ekşi Sözlük’e gidip kapsamlı bir tanım girin. Hasta, insan ve yer isimlerini karıştırır yazın. Sonra eşinize ara ara saçma sapan isimlerle hitap etmeye başlayın. Ahmet deyin, İdil deyin. Uygun bir anda da üzgün bir tonla, çocukken geçirdiğiniz nomenacomplexia’nın nüksettiğini açıklayın. O ne mi? Açsın Wikipedia’yı okusun. Ehehe. Kaza yaşanmadan önce önleminizi aldınız bile.
En tehlikeli alan. Sırat köprüsü. Surat kitabı. Nereye varmaya çalıştığımı anladınız! Şüpheli kimseler Facebook’ta, Msn’de ya da Twitter’da elmas gibi ışıldarlar. Bir post, bir mesaj, bir poke her şeyi poke edebilir (yazının bu cümlesini Ercan Akışık yazdı, sağolsun). Özellikle Facebook’a çok dikkat! Zira haberiniz olsun ki şüpheler içinde kıvranan sevgilinizin uyduruk bir hesap açıp size olta atmasına ramak kaldı. En sık kullanılan sahte isim Özge Öztürk’tür. Özge Öztürk’lerden gelecek her türlü mesaja “BEN SEVGİLİMİ ÇOK SEVİYORUM OKEYS!?” karşılığını vermelisiniz.

RİSK GRUBU?
Kimler aldatma potansiyeli taşır? Kimin ipini sıkı tutmalısınız? Kadınlarda bu konuda da bir standart yok. Fakat hangi erkeklerin tehlike arzettiğini neredeyse kesin olarak söyleyebiliyoruz. Eğer sevgiliniz bunlardan biriyse ayağınızı denk alın: öğrenciler, sporcular, mimarlar, aktörler, garsonlar, iç hastalıkları mütehassısları, kuş gözlemcileri, dublaj sanatçıları, terziler, apartman yöneticileri, şovmenler, taksi şoförleri, muvazzaf askerler, kuaförler, balıkçılar, yatırım uzmanları, öğretmenler ve işsizler aldatma riski çok yüksek insanlardan bazılarıdır.


HAFTANIN SORUSU

Geçtiğimiz hafta bir televizyon programında yaşanan aşağıdaki diyalog, hangi ikilinin arasında geçmiştir?

Hocam, yanaklarınız çok güzel görünüyor, böyle tombiş tombiş. İzin verir misiniz? Günah mı?
Yok canım niye günah olsun? Bunlar esprili şeyler.

Kusura bakmayın, siz konuştukça insanın sizi mıncıklayası geliyor. O yanaklarınız böyle tombik tombik.
Yok efendim, onlar konuştuklarımızın sizde yarattığı manevi hazdan kaynaklanıyor.

Yok yok, manevi değil, fiziksel bir durum. Sevgili seyirciler bu akşamlık da bu kadar. Ben hocamızı biraz daha mıncıklayacağım...
a) Oprah Winfrey Mehmet Öz
b) Obi Wan Kenobi Yoda Ersoy
c) Hülya Avşar Zekeriya Beyaz
d) Helin Avşar Rasim Ozan Kütahyalı