Cadde BiBERON ÇÜRÜKLERiNi ÖNEMSEYiN

BiBERON ÇÜRÜKLERiNi ÖNEMSEYiN

27.10.2012 - 22:43 | Son Güncellenme:

“Nasıl olsa düşecek” diye önemsenmeyen süt dişlerindeki sorunlar, ileri yaşlarda beslenme, konuşma ve estetik açısından çeşitli sorunlara yol açıyor

BiBERON ÇÜRÜKLERiNi ÖNEMSEYiN

Clubdentist hekimlerinden Dr. Tuba Uluer, konuyla ilgili tavsiyelerde bulundu: “Bebeklerin dişlerinde kahverengi lekeler ve mine kısımlarında dökülmeler görülür. Bu duruma, üst çenedeki ön bölge dişlerinde daha sık rastlanır. Bunlara, biberon çürüğü denir. Buna neden olan laktoz, anne sütünde doğal olarak bulunur. İnek sütünde de çürük yapıcı enzimler mevcut. Ancak biberon çürüklerini önlemek mümkün. Bebeğinizin biberonla beslenerek uyuma alışkanlığı kazanmasını önleyin. Beslenme sonrası temiz, ıslak bir tülbent ya da gazlı bezle diş yüzeylerini ve damağını temizleyin. Ayrıca biberonla süt verirken içine şeker ya da bal gibi tatlandırıcılar katmayın. Biberon ve emzik kullanımını da çocuğun çene, solunum sorunları yaşamaması adına 1.5 yaş civarında bırakın.

Ortodontik tedaviye kadar gidiyor
Biberon çürükleri tedavi edilmezse ağrı ve iltihaplara neden olur. Bu da çocuğun beslenmesinin bozulmasına yol açar. Çocuk küçük olduğu için tedavi zordur. Mutlaka enfekte dişlerin dolguları yapılıp, çürüğün ilerlemesi durdurulmalı. Eğer çürük çok ilerlemişse alttaki kalıcı diş germlerini etkileyip daha sonra renk ve şekil bozuklukları görülebilir. Enfekte dişlerin tedavileri yapılmazsa çekilmeleri gerekebilir ve çekilen dişe komşu dişler, bu boşluğa doğru hareketlenir. Böylelikle alttan gelecek daimi diş, yer bulamaz ve çene darlıkları gelişir. Ortodontik tedavi gerekebilir.
Diş eksiklikleri, konuşma seslerini etkileyerek kelimelerin anlaşılmasını zorlaştırabilir, böylelikle konuşma bozukluklarına sebebiyet verir. Daha çok R, S, Ş harfleri telaffuz edilemez. Konuşma bozuklukları tedavi edilmezse çeşitli iletişim sorunlarını beraberinde getirir.”

Haberin Devamı

LAZER LiPOLiZ SADECE ZAYIFLATMIYOR

Estetik ve plastik cerrah Doç. Dr. Tayfun Türkaslan, karın ve bel bölgesindeki inatçı yağları yok eden lazer lipoliz yönteminin, obezite ve yol açtığı hastalıklarla mücadeleyi kolaylaştırdığını belirtiyor. Türkaslan, “Türk Uyku Tıbbı Derneği’nin 5 bin 21 kişi üzerinde yaptığı araştırmaya göre, son yıllarda kadınlarda uyku bozukluğu ve horlama, erkeklere oranla daha fazla görülüyor. 55 yaş üzeri kadınların yüzde 21.9’unda horlama, 18 yaş üzerindekilerin yüzde 20’sinde uyku bozukluğu, yüzde 16’sında da uyku apnesi sendromu var. Bütün bu rahatsızlıkların ortaya çıkışı, birçok hastalığın da kaynağı olan obezite ve fazla kiloyla doğru orantılı” diyor.
Türkaslan’a göre, bel ve karın bölgesindeki yağların lazer lipoliz ve liposuction’la alınması, obez hastaların kolesterol ve trigliserit seviyelerini ciddi oranda düşürüyor. Bu da hastanın psikolojisini ve motivasyonunu düzelterek rahatsızlıklarla mücadelesini kolaylaştırıyor.