Cadde Bir dünya şehri; İzmir

Bir dünya şehri; İzmir

26.04.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Hilton çalışanlarıyla keyifli, bir akşam yemeği için Ristorante Mario Plaza, Karşıyakanın incisi Sokaki yıkılıyor, Clup 33, sporun yeni adresi Gymnasium, Le Meyhane, Ahmet Demirelden Denize Döktüm, Berna Öztürkün başarısı, Bohem...

Bir dünya şehri; İzmir

Kim ne derse desin, hatta zaman zaman ben bile diyeyim "İzmir kasabadır" diye... Yabancılara göre İzmir bir dünya şehri. Tertemiz caddeleri, muntazam sokakları, medeni halkı, eğlencesi, ucuzluğu, yaşam standardının yüksekliği ile gerçekten yaşanabilecek bir kent İzmir. Belediye Başkanı Ahmet Piriştinanın da son yıllarda İzmire yaptıklarını hesaba katarsak memleketim gerçekten çok gelişti. Bir kere canınız sıkıldı mesela, 45 dakika sonra Çeşme, Foça, 2.5 saat sonra da Bodrum veya Marmaristesiniz. "Niye orada yaşamıyorsun?" diye sorabilirsiniz. İzmir sevdiğim yer, İstanbul doyduğum yer. POSTAdaki sırdaşım, Yazı İşleri Müdürü Hande Özcan, POSTAyı sizlere bu kadar renkli, güzel gösteren Görsel Yönetmen Saliha Pakel bile İzmirli olmamalarına rağmen şehrimin hastasıdır. Bunca kelamı niye ettiğime gelince; geçen hafta sonu İzmirdeydim. Bunun pek çok sebebi vardı. Sevgili arkadaşım Can Keskintepenin İzmirlilere kazandırdığı muhteşem spor ve sağlıklı yaşam merkezinin açılışı yapılıyordu. Zaten İzmir Tüyap Kitap Fuarında da imza günüm vardı. Ayrıca 47 yaşında aslan gibi bir adamken 1.5 günde beyin kanamasından ölen babamın da 22. ölüm yıldönümüydü. İki aydır İzmire gitmemiştim. Evladım olsa anca bu kadar sevebileceğim DHA (Doğan Haber Ajansı) muhabiri Cesur Sert "Anne, İzmirli eğlence sahipleri sana kızıyor, onları ihmal ediyormuşsun" deyince bir taşla birkaç kuş vurmak istedim, Gidişte havaalanındaki CIP Salonunda Ali Şen ve Ahmet Demirel ile karşılaştım. İkisinin de çok ilginç birer hikayesi var. Ali Şen Bodrumdan kopamıyor, Ahmet ise Bodrumdan kaçıp İstanbula yerleşti. Ahmetin yeni albümü çıkmış. Özkan Turgay, Hasan Çakırsoy ve Selim Çaldıran ile birlikte hazırladığı Denize Döktüm adlı albümünde Türk, pop müziği esintileri var. Bodrumda yaşadığı günlerde, Klasik Türk Müziği konusunda Ahmete, rahmetli Zeki Mürenin büyük katkıları olmuş. Ahmetin yakın dostu, benim de sevdiğim bir büyüğüm olan basketbolun duayenlerinden İsmet Badem de bir şiiriyle Ahmete katkıda bulunmuş. İzmire adım atar atmaz doğruca Hilton Oteline gittim. Buranın club katında çok mutlu oluyorum. Zaten Hilton evim gibi. Başta buranın Halkla İlişkiler Müdüresi Ebru Aytaman, club kısmında yöneticilik yapan Neslihan Düzdirek, Burcu Özçaka, servis görevlileri sevgili Funda, Serkan ve Hüseyin pırıl pırıl isimler. Hele sevgili Fundanın o gülen gözleri ve bitmeyen enerjisi resmen insanın içini ısıtıyor. İlk gün geç saatte İzmirde olmama rağmen soluğu Konak Pirinç Centerda Canın açtığı Gymnasiumda aldım. Gymnasium dönüşü Hiltonun club katında sevgili Ebru Aytaman ve Cesur ile buluştuk. Ebru, yaz düğünleriyle ilgili olarak dünyanın en güzel kıyılarından biri olan Çeşme Luba Beach ile anlaştıklarını söyledi. Özel mönüler Hilton ekibi tarafından hazırlanacakmış. Cesur "Hadi anne, biraz turlayalım" deyince düştük yollara. Alsancak Bornova Sokağında yer alan Clup 33e uğradık. Patron Tamer Aşıcı buraya büyük canlılık getirmiş. Feridun Düzağaç, Ayşe Hatun Önal, Şebnem Ferah, Nev, Duman, Özlem Tekini buluşturmuş İzmirlilerle. O akşam Club 33de Tarkanın meşhur baldızı, DJ ve tiyatro oyuncusu Berna Öztürk vardı. Bernayı İzmirliler çok sevmiş. İstanbulda Gatto ve Redroomda da müzik yapan Bernanın o akşam yanında yakışıklı menajeri Emre Akova vardı. O sırada İstanbuldaki TDR Ajansın ve Havva adlı butiğin genç patronu Talip Demir geldi yanımıza. Çok şeker bir çocuk. Ebru Destan, Asuman Krause, Nigar Talibova, Yüksel Ak, Doğa Bekleriz, Nefise Karatay ile çalışıyormuş. Bu arada benimle ilgili bir anısını anlattı; Oliviumdaki imza günümde zavallı çocuk cep telefonunu çaldırmış. Bernanın çaldığı müziği dinledikten sonra çıkıp yaya olarak 20 yıldır İzmirde klasikleşen Le Meyhaneye gittik. Patron Ümit Özgünter saçını kısaltmış, çok iyi olmuş. Ümit aslında mühendis ama eğlenceyi tercih ediyor. Le Meyhanenin bir bölümünü kulüp yapmış, adı Bohem. Elçin ve Pınar çalışıyor. Otele gittiğimde sabah oluyordu. Bereket, alkol almadığım için zinde kalktım. Le Meyhanenin telefon numarası (0232) 421 49 81. İzmirliler Bernayı sevdi, Clup 33 ve Le Meyhane Efendim, imza günümde ortalık, tabir-i caiz ise yıkıldı. Nokta Yayınlarının genç patronlarından sevgili Necati Güç, çalışanlarından Atilla Akdemir, Ece Özbaş, Berkay Bostan, Erdem Boz beni yalnız bırakmadılar. İzmirli hemşehrilerim geldi. Yakın dostlarım da oradaydı. Kimler mi? CeCe eğlence zincirinin genç patronu Metin Köroğlu, gözlükte uzman kuruluş Mert Optikin yakışıklı patronu Mert Pala, adam gibi adam olan 35 yıllık dostum Öger Turizmin Genel Koordinatörü Sami Türkay, 25 yıldır tanıdığım sanatçı ve yüreği güzel insan Sibel Egemen ile eşi Ahmet, Sokakinin, Ofenin genç patronları Onur, Fatih Erbakan kardeşler, İstanbul Kapkaranın eski patronu Turgay Uğural, İzmirin rakipsizleri arasında yer alan Aysel Çiçek ve Aksesuarın dünya tatlısı patroniçesi Aysel Abla, Divanın başarılı patronu olan meslektaşım Hamdi Türkmen, kadim dostum Besim Kazado, Tıpatıp Show Grubunun olmazsa olmazlarından canım dostum Ömer Yılmaz, Ortosella Ortopedik Yatak ve Sistemlerinin İzmirli patroniçesi Mürvet, Hatice Yetek, sinemanın eski bebek yüzlü oyuncusu Pembe Mutlu Gürsoy ve dünya güzeli kızı Naz, annem, kardeşlerim, yeğenlerim... Yani sevdiklerim hep yanımdaydı. Yine rekor kırdım, toplam 400 kitap imzaladım. İmza kuyruğunda liseden arkadaşım olan Süha Çili görmek benim için büyük sürpriz oldu. TRTde prodüktör olarak görev yapan Süha da Minik Kuşa Ne Oldu adlı resimli bir çocuk kitabı yazmış. O da bana imzaladı. 30 yıldır tanıdığım, İzmirin gururu müesselerden biri olan Altınkapı Restaurantlarının genç patronu Cüneyt (Köfte) Altınkapının dünya güzeli eşi Gönül de geldi. Çeyrek asırdır İzmire hizmet veren Altınkapının Çeşme şubesi dün açıldı. Gönül, Karşıyakanın ardından Balçova, Buca, Bornovada yeni şubelerin açılacağı müjdesini verdi. 14.00-16.00 saatleri arasında olan imza süresini 17.30a kadar uzatmak zorunda kaldım. Tam bitirirken İzmirin yetiştirdiği en önemli işadamlarından, dostluğundan gurur duyduğum sevgili Kemal Zorlu ve güzel kızı Sibel geldiler. Yakışıklı oğlu Mazhar askere gitmiş. Sibel, Ellesse ve Billabongun yaz sezonunda da büyük patlama yapacağını söyledi. İmza günüm, Altınkapı büyüyor İmza gününden o kadar yorgun çıktım ki anlatamam. Kardeşlerim Nuray, Gülay, Tülay ile birlikte Hiltonun 30. katında, körfeze karşı içki içince kendime geldim. Ardından Kemasın genç ve yakışıklı patronu Kemal Subaşı, Besim, Ömer ve Babürhan ile birlikte Karşıyakanın eğlence yaşamını fethe çıktık. Bu arada Kemas ile ilgili samimi bir itirafta bulunmak istiyorum; eğer Kemal Amerikada ya da Fransada doğmuş olsaydı bence dünyaya hükmeden bir modacı olurdu. Ama o İstanbul piyasasına bile girmeye korkuyor nedense. Neyse. Karşıyakada ilk durağımız, Hürriyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi olan sevgili Nedim Demirağın kızkardeşi Nazan Demirağın Ristorante Mario Plazası oldu. Burada cumartesi hariç her gün mangal keyfi başlamış. Salata, börek, 35lik şarap ya da iki şişe bira, kişi başı 17.5 milyon lira. Ayrıca et, balık ve tavuk mönüsü de var. Canlı müzik ve içki dahil yemek, kişi başı yine 17.5 milyon. Sudan ucuz yani. Mario Plazanın milföy hamurundan yapılmış volovan böreği ve çiftlik usulü soğan-patates garnitürüyle sunulan köylü külbastısı harika. Ama ben tercihimi çipura ızgara ve şefin karışık salatasından yana kullandım. Mario Plazanın lezzetleri bence kaçmaz. Telefon numarası (0232) 327 37 34. Sonra Mario Plazanın köşesinde yer alan, 22 yıllık arkadaşlarım Onur, Fatih Erbakanın beş yıldır başarıyla işlettikleri Sokakiye geçtik. Tam lokale girerken kızkardeşim Gülay ve eniştem Özdeni gördüm. Ayaküstü bana Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Duraktan sözettiler. Çok başarılıymış. Özellikle korsan kitap, CD, DVD gibi satışlara karşı büyük mücadele veriyor, gördüğü yerde toplatıyormuş. Erbakan kardeşler de Durakın başarısını takdir ediyor. Neyse. Sokaki yıkılıyordu yine. Aldo sahnedeydi. Sokakinin genel koordinatörlüğüne sevgili Sibel Egemen gelmiş. O gece bizim şerefimize Sibel de sahneye çıktı. Bir okudu ki, Allah Allah! E ne varsa bizim jenerasyonda var yine... Bugünlük yerimiz bu kadar efendim. Yarın kısmetse PAZAR POSTASInda İzmirin devamında ve İstanbul dedikodularında buluşacağız. Sevinçleriniz okyanuslar, üzüntüleriniz ise kum tanesi kadar olsun. Karşıyakada eğlence tam gaz, Kemasın başarısı Merkezi Londrada bulunan AMS International Şirketinin ortağı Cengiz Akay ile açmış burasını Can Keskintepe. 4 bin metrekarelik, 2 katlı merkezde üst kat Gymnasium üye ve müşterileri için otopark olarak ayrılmış. Çağdaş bir spor ve sağlıklı yaşam merkezi haline getirilen alt katta ise yok yok: Fitness, sauna, step, masaj, masa tenisi, fizyoterapist, yoga, kickbox, step, dans dersleri, kardio, aerobik... Aynı katta güzelik merkezi, solarium ve sağlıklı beslenenler için özel bir restoran da olacak yakında. Her gün 07.00-23.00 saatleri arasında açık olan Gymnasiumu Can ile gezerken çok gururlandım. Benim hemşehrilerim özel ve güzel aktivitelere layık. Ücrete gelince; aylık, üç aylık, altı aylık ve yıllık olmak üzere seçenekler var. İstanbula oranla aidatlar komik. Ayrıca gündüz ve 10 kişiyi aşan grup üyeliklerinde yüzde 25 indirim var. Gymnasiumun girişinde yer alan cafenin mönüsü de pek zengin. Günlük çorbalar, salatalar, makarnalar, ana yemekler, tostlar, tatlılar, sandviçler, sıcak ve soğuk içecekler çok uygun fiyatlarla sunuluyor. Uçakta bir şeyler atıştırmadığım için acıkmıştım, ızgara piliçli salata ve sakız tatlısı yedim. Şarap ve bira da var ama ben portakal suyu istedim. Porsiyonlar doyurucu. Toplam 8 milyon lira hesap geldi. Gymnasiuma gidin, bir daha bırakamayacaksınız. Telefon numarası (0232) 489 70 79. Yaşam kalitesini yükseltin Yazara e-mail: sdudek@simge.com.tr