Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Napster ve Facebook’un kurucularından Sean Parker, düğünüyle Kaliforniya’da bir ormana zarar verdiği gerekçesiyle sosyal medyada linç edildi. Sosyal medya, kendi liderlerine bile ayrıcalık tanımıyor

‘Sosyal Ağ’ filmini izleyenler Sean Parker karakterini hatırlayacak. Napster’ın kurucusu Sean Parker, Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’e hem mentorluk yapar hem de ortak olur. Uzun bir süre de Facebook’un tepe yöneticiliğini yapar. Justin Timberlake’in canlandırdığı karakter gerçek hayatta da Timberlake kadar yakışıklı. Silikon Vadisi’nin kılık kıyafete, görünüme önem vermeyen tiplerinden çok farklı.
Sean Parker, Tech Crunch’ta bir yazı yazdı. Başlığı: ‘Düğünler eskiden kutsaldı ve internet gazeteciliği hakkında faydalı bilgiler’. Parker’ın Facebook’un Facebook olmasında ve sosyal medyanın yükselişinde önemli bir rolü var. Kendisi bunu ve servetini geleneksel gazeteciliği batırarak yaptığını söylüyor. Şimdiyse yaptıklarının bedelini ağır ödüyor.

‘Yüzüklerin Efendisi’ düğünü
Geçen ay Sean Parker’la eşi Alexandra düğünlerini Kaliforniya’da bir ormanda yaptılar (altta). Bu düğün için tam 2 yıl hazırlanmışlar. Gelin ve damat fantastik bir düğün istemişler ve ‘Yüzüklerin Efendisi’ filminden ilham almışlar. Hatta ‘Yüzüklerin Efendisi’yle kostüm dalında ödül alan Ngila Dickson’a konukların kıyafetlerine kadar tasarlatmışlar. Ormanın bitki örtüsünü filmdekiyle birebir yapmak isteyince zemin için önlem alıp başka bitkiler de getirmişler. Bütün bunları aslında işletmesi lüks bir otele bağlı olan ormanda yapıyorlar. Öncesinde otel yüzünden izinlerde sıkıntı çıkıyor, bütçe planlananı aşıyor . 360 davetli için hiçbir masraftan kaçınılmıyor. Kaç milyon dolarlık bir masraf yapıldığını ne siz sorun, ne ben söyleyeyim.

‘Soykırım yapmış diktatörlere duyulacak kin ve nefret’
Masal gibi bir düğünün ertesinde Parker çifti, çevre düşmanı ilan ediliyor. Sosyal medyada çok büyük bir kalabalık Parker’ı sorgusuz sualsiz infaz ediyor. Şimdi bunun karşılığı olarak Sean Parker cevap hakkını kullanmış ve çok uzun bir yazı yazarak kendini anlatmaya çalışmış. “Ormanları çok sevmeyen kimse ormanda düğün yapmak istemez. Biz tabii ki doğaya zarar verecek bir şey yapmadık” diye başlıyor. “En özel, en kutsal günümüz olan düğünümüzü bile sanki çok zengin birinin basit bir şımarıklığıymış, gösteriş merakıymış gibi gösterdiler” diye ateş püskürüyor. “Yalnız soykırım yapmış diktatörlere duyulacak bir kin ve nefret gösterdiler bize, hem epostalarda, hem Facebook sayfalarımızla, hem de basında çıkan köşe yazılarıyla” diye devam ediyor Sean Parker.
“İnternet medyasında haberlerin kaynaklarına ulaşıp gerçekleri kontrol etmekle uğraşan yok, onun yerine birini karalamak daha hızlı ve daha çok trafik çeken bir yöntem. Yaratmak için hayatımı adadığım sosyal medya, şimdi bana karşı kullanılan tehlikeli bir silah haline geldi. Evet, geleneksel medyayı bitirerek ekonomik olarak büyük kâr ettim. Dünyanın geri kalanı bu kadar şanslı değildi, özellikle de toplumun payına en kötüsü düştü. Gerçekten milyar dolar kazandım ama yeni medya düzeninin büyük bedeli var, bunu ilk kabul eden de benim.”

Çevre deyince akan sular duruyor
Görüyoruz, sosyal medyanın liderlerinden biri bile sosyal medyanın gücü karşısında çaresiz kalabiliyor. “Sosyal medyanın yararından çok zararı olabilir” diye açıklama yapmak zorunda bile kalıyor. Söz konusu çevre olunca, sosyal medya liderlerinin bile gözünün yaşına bakılmıyor işte. Biz hâlâ, “76 milyon onlara Osmanlı tokadını çakar” diyelim.