Cadde Daha da kirleniyoruz farkında mısınız?

Daha da kirleniyoruz farkında mısınız?

27.08.2011 - 21:20 | Son Güncellenme:

Bugün Somali’de yaşananların yarın burada yaşanmaması için bir an önce kendimize gelmeli, doğayı korumak için elimizden geleni yapmalıyız. Yoksa dünyamız yakın bir gelecekte bize ev sahipliği yapmaktan vazgeçecek. İstanbul Life dergisi, gidişattan rahatsız olan ünlülerle konuştu

Daha da kirleniyoruz farkında  mısınız

Çevremizde yaşanan kirlilikten rahatsız olmadan bir gün bile geçiremez olduk. Korna sesleriyle uyanıyor, evden çıkar çıkmaz bitmek tükenmek bilmeyen yol çalışmalarının tozuyla, dumanıyla karşılaşıyoruz. Canhıraş bir şekilde kendimizi iskeleye zor atıyoruz. Tam “Vapur keyfi yapacağım” derken gözümüz denize takılıyor ve işte o an “Artık bu kadarı da fazla” diyoruz. Yaşadığımız durumun vahametine dikkatinizi çekebilmek için Akasya Asıltürkmen, Alper Kul, Bedük, Hakan Bilgin ve Vildan Atasever’le birlikte yola çıkıyoruz. Hepinizi, şuursuzca kirletmediğimiz, kaynaklarını bilinçsizce tüketmediğimiz bir dünyaya davet ediyoruz.

Daha da kirleniyoruz farkında  mısınız


Şehirdeki çevre duyarlıları
“Doğanın bir süre sonra iflas etmesi kaçınılmaz”
Greenpeace yetkilisi Gülçin Şahin’e, çevre kirliliğine karşı nasıl bir duyarlılık geliştirmemiz gerektiğini sorduk.

* Çevre kirliliğini engelleyebilmek için ne yapabiliriz?
Yiyeceklerimizin yerel üretilmesi ve mevsiminde yenmesi gerektiğini unutmamalıyız. Giyeceklerimizin de nasıl üretildiğine dikkat etmeli, doğal ürünlerden ve yerel üretilenlerden seçmeliyiz. Kullan-at kültürü yerine, yeniden kullanım kültürünü geliştirmeliyiz.

* Ses ve hava kirliliğinin günlük hayatın bir parçası olduğu bu şehirde ne gibi çareler uygulamaya geçebilir?
Kentlerde hava kirliliğinin nedenlerinden biri fosil yakıtlar. Türkiye’de kömüre dayalı ısınma ve elektrik üretimi tercihlerinin geri dönüşü, akciğer kanseri dahil olmak üzere kalp ve solunum yolu hastalıkları. Hükümetin kömür dağıtma ve termik santralleri yaygınlaştırma politikasının yan etkileri bu hastalıklar. Sigaraya yüksek vergi koyan ve kullanım alanlarını kısıtlayan hükümetin aynı politikaları kömüre de uygulaması gerekir.

* Geri dönüşüm fark yaratabilir mi?

Haberin Devamı

Doğadan aldığımız ürünler doğaya döndüğünde doğa tarafından kullanılır ve emilir olmalı, hatta ekosistemi zenginleştirmeli. Aksi takdirde doğa iflas eder. Mümkün olduğu kadar az tüketmeliyiz. Tükettiklerimiz de kısa mesafelerden gelmeli.

* Küresel iklim neden değişiyor?
Sera ve karbondioksit gazları yüzünden... Bu gazlar atmosferi kaplıyor ve yeryüzünü ısıtıyor. İnsanoğlunun modern yaşam tarzı, bu tabakanın kalınlaşmasına sebep oldu ve ısı hızla artmaya başladı. İşte bu küresel iklim değişikliği. Eğer karbon salımına böyle devam edersek, 2050’de ikinci bir dünyaya gereksinim duyacağız.

* Ne yapabiliriz?
Araba alırken, düşük karbon salınımlı olanı tercih edebiliriz. Toplu taşımayı kullanabilir, toplantılar için seyahat etmek yerine, video konferanslar yapabiliriz. Daha az tüketebiliriz. Bunun gibi bireysel önlemleri facebook sayfamızdan (facebook.com/myclimateTurkiye) yayınlıyoruz.

Haberin Devamı


Daha da kirleniyoruz farkında  mısınız

Hakan Bilgin“Denizden baban bile çıksa yiyemeyeceksin artık!”Biz zaten kirlendik, denizi bari kirletmeyelim. Çünkü deniz ne bizim, ne pet şişelerin, ne de sigara izmaritlerinin. Deniz ‘onlar’ın ama ‘onlar’ tükendiği için denizden baban bile çıksa yiyemeyeceksin artık!


Daha da kirleniyoruz farkında  mısınız


Alper Kul

“TÜRKiYE’DE YERLi TOHUM KULLANMAK YASAK”
Çevrene duyduğun saygı kadar medenisindir. Kadınlara, çocuklara, hayvanlara... Bu hakkı gasp etmek kabul edilemez. Kanalizasyonunu denize akıtan, habitatındaki hayvanlara zulmeden, kendi cinsinin bile dişisini adam yerine koymayan bir tür halini aldık. Ben iki yıldır, Anadolu’nun organik tohumlarını fideleyip, arkadaşlarımın da üretmelerini teşvik ederek çevreme hediye ediyorum.
Türkiye’de yerli tohum kullanmak yasak. Yurt dışından almak zorunda olduğumuz tohumlar da kısır. Savaş, deprem, her türlü mücbir sebep durumunda bize dış ülkelerden tohum verilmezse ertesi yıl ekmeğimiz dahi olmayabilir. Bir de beni en etkileyen sosyal sorumluluk projesi www.ekledestekle.com’a giriniz ve uygulamayı indiriniz. Bu uygulamayı indirerek cebinizden para çıkmadan seçtiğiniz İKSV, TEGV, TEMA gibi sosyal sorumluluk projelerine para kazandırıyorsunuz.

Vildan Atasever

“Biz yokken o vardı”
Ağaçsızlandırma, su ve toprak kirliliğiyle aşırı avlanmadan dolayı birçok canlı türünün nesli tükenme sınırında. Biz yokken o vardı, biz geldik ve bozulmaya başladı dünya. Biz hâlâ varız ama o yok olmak üzere. Gelecek kuşaklara bırakılacak en büyük miras olması dileğiyle... Yeşilin her gün griye döndüğü bugünlerde çevrenin kirleniyor olması kaçınılmaz. Özellikle gürültü kirliliğinden kaçmak imkansız. İnsan kafasını dinleyebileceği, kenara çekilip kendini dinleyebileceği zamanlar azaldıkça, kendine dönüp temiz bakış açısını kaybetmeye başlıyor. Benim en büyük gürültü kirliliği problemim popüler müziğin getirdiği kirlilik. Öyle bir hale geldi ki artık radyo açmak bile istemiyor insan. Umarım günün birinde içimize dönüp pencereye dışarıdan bakabilir ve dünyanın bize baktığı kadar biz de dünyaya bakabiliriz.

Akasya Asıltürkmen

“Bir nefes alabilsem!”

İnsanların sağlıklı ve rahat yaşayabilmesi için teneffüs edilen havanın mutlaka temiz olması gerekiyor. Havanın doğal yapısını bozan ve kirleten maddelerin, başka bir deyişle kirli havanın solunması, özellikle akciğer dokularını tahrip edici ve öldürücü olabiliyor. Solunum yoluyla alınan hava içerisindeki parçacıklar ve duman, teneffüs esnasında yutuluyor ve akciğerlere kadar ulaşıyor. Peki biz bu konuda ne yapabiliriz? Kurşunsuz benzin kullanarak, sigarayı bırakarak, doğalgaz kullanımını arttırarak hava kirliliğinin önlenmesine katkıda bulunabiliriz. Ayrıca hava kirliliği problemini politik ve bilimsel olarak benimseyebiliriz.