GÜNDEM

Twitter’a yasak geldi de ne oldu? Yasağı delen VPN uygulamaları rekor sayıda indirildi. DNS ayarları değiştirildi. Bırakın sadık Twitter kullanıcılarını, arada bir Twitter’a girenler bile bu programları bilgisayar ya da cep telefonlarına yüklediler. Bunlar üzerinden internete bağlanmak suç olmadığı için, Twitter üzerindeki aktivite devam ediyor.
Hükümetin koyduğu yasağı başta devletin tepesindeki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül deldi ve bu durumu tasvip etmediğini belirtti.
Sonuç? Herkes yine Twitter’da.. Üstelik merakları daha da ‘bilenmiş’ vaziyette.

SİNEĞİ KOVMAK ADINA ALNINA KURŞUN
Dünya Türkiye’yi şaşkınlıkla izliyor. Yabancı haber ajanslarında ilk haber olduk. Üstelik, yasak hukuken de tartışmalı nitelikte. Twitter’ı tamamen kapattıran bir mahkeme kararı yok. TİB, yeni internet düzenlemesini referans alarak kendi başına erişimi engellemiş. Normalde mahkemeye başvurması gereken TİB, anladığımız kadarıyla bunu da yapmamış. TİB, “Başka çaremiz kalmadı” diyor. Binali Yıldırım başvurmuş, mahkeme haklı olduğuna karar vermiş. Bunun sonucunda TİB, Başbakan ve çevresi hakkında tape/benzeri yayınları yapan bir hesabın kapatılmasını Twitter’dan istemiş.
Ama Twitter bu hesabı kapatmamış. Ee, TİB de ne yapsın?
Bütün Twitter hesaplarına erişimi engellemiş!
Niye sadece mahkeme kararındaki linkleri erişime kapatmamış?
Onu bilemiyoruz.
İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, durumu çok net özetlemiş, üzerine ne desek fazla: “Bu bir kişinin alnına konmuş bir sineği kovmak adına o kişiyi alnının ortasından vurmaya benzer. Sineği belki kovarsınız ama kişiyi de öldürürsünüz.”
Türkiye Barolar Birliği ‘İnsan haklarını ihlal ettikleri’ gerekçesiyle TİB yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Başkan Metin Feyzioğlu, bu tür genel yasağın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ve Anayasa’ya aykırı olduğunu söylüyor.

SADECE SUÇLUYU CEZALANDIRMAK
Elbette Twitter’da, sosyal medyada ya da internette kimse kimseye istediği gibi hakaret etmemeli, kişilik haklarını ayaklar altına almamalı. Zaten hukuk bunun için var. Suç işlediğine mahkemece kanaat getirilen, bunun bedelini kanun ne diyorsa o şekilde ödemek zorunda.
Ama günümüzde Twitter gibi sosyal paylaşım siteleri, vatandaş için haber alma ve ifade özgürlüğünün en önemli araçlarından biri haline gelmişken, genel yasak kararları, bu özgürlüğünü kullanan insanları cezalandırma ve mahrum bırakma anlamına gelecek sonuçlar doğuruyor ki, bunu hukuken ve vicdanen savunabilmek mümkün değil.
Kimse de savunmaya çalışmıyor gerçi.
Bülent Arınç bile “Biz yapmadık, TİB yaptı” dedikten sonra...

Haberin Devamı

BEĞENDİM

Haberin Devamı

GAZİANTEP’TEN YERİNDE KARAR

Gaziantep’te, tüm siyasi partiler, ‘görüntü kirliliği’ oluşturmaması için, adayların bayrak ve afişlerini yalnızca seçim koordinasyon merkezleri ile parti binalarına asmasını kararlaştırdı.
Helal olsun.
Bir İstabullu olarak parti bayraklarından yıldım.
Şehrin her köşesi klostrofobi tetikleyecek bir hal aldı. Hele yaşadığım bölgede evimin sokağının hemen başında öyle bir ‘şey’ var ki, kim nasıl akıl etmiş bilemiyorum. Bir gün bir baktık. Eskiden kendi halinde bir sokak lambası olan direk, şimdi bir çadır olmuş! Direğin etrafına piramit oluşturacak şekilde bayraklı ipi dolandırıp durmak suretiyle çadır oluşturulmuş!
İstanbul’un her yerinde var bunlardan.
Şu seçim olsa da... Artık kurtulsak şu görüntü kirliliğinden.

Haberin Devamı

CIMBIZ

ŞARJ ALETi ÇEŞiTLiLiĞiNE SON!

AB’den sonunda ülkemizde sorgusuz sualsiz herkes tarafından
benimsenecek bir karar çıktı!
Cep telefonlarının şarj cihazları artık tek tip üretilecek. Yani akıllı telefon veya tabletlerin markaları farklı olsa bile şarj girişleri aynı olacak.
Benim gibi devamlı şarjı bittiği için yanında her cihaz için şarj aleti taşıyan, gittiği her yerde çoğunu kaybeden ve bunlara harcadığı paraya acıyanlar yaşadı!