HAYALİM KARAVANDA YAŞAMAK

Şevval Sam’la Prima ile işbirliğini ve yeni projelerini konuşmak için bir araya geldik. Bir türkü albümü hazırlığında olduğunu söyleyen Sam, “Müzik benim için ifade ve konuşma biçimi. Kendimi akustik ve organik müziğe yakın hissediyorum” diyor.

Prima ile başlayacağınız bu işbirliği nasıl doğdu?Bu manifestoya hem tanınan biri olarak, hem de bir anne olarak dahil oldum. ‘Uyku, Uyum ve Sevgi’ konseptini aynı zamanda sosyal sorumluluk projesi olarak yönetiyorlar. Annelerle de yakın temasta olacaklar... Onlardan gelecek film, hikayeler, şarkılar belki bize ilham verecek ve bu doğrultuda şarkılar besteleyeceğiz. Tabii ki bir anne olarak kendi duygumu da mutlaka katacağım.

Oğlunuzla anne-oğul ilişkiniz nasıl?
Tarık Emir, çok hareketli ve çok talepkâr bir çocuktu. Zihni, kafası hızlı çalışan bir çocuktu. Oğlum şu an 18 yaşında; onu şarkılarla büyüttüm. Bir defasında bana çok küsmüştü ve bir ay kadar konuşmadı. Özür diledim ama nafile... En sonunda ona duygularımı ifade eden bir şarkı yaptım ve o şarkı sayesinde barıştım. Müziğin şifalandırıcı gücü burada devreye giriyor. Bebekler üzerinde de müziğin şifalandırıcı gücü etkili olacaktır.

“Keşke bir çocuğum daha olsaydı” dediğiniz oluyor mu?Çok isterdim 2-3 çocuğum olsun fakat koşullar öyle gitmedi. Kendi ekonomik özgürlüğünü sağlamaya çalışan, dik durmaya çalışan bir anne olarak ikinci çocuk şansım yoktu.

POP MÜZiK TRiBÜNE OYNUYOR

Türkü albümü projeniz de var...Evet, dokunulmamış türkülerden oluşan bir albüm hazırlığı içindeyiz. Uzun vadede belki bir de bebek şarkıları, ninniler projesi olacak.

Bu zamana kadar çok farklı tarzlarda albüm çalışmalarınız oldu. Bu konuda hiç eleştiriler geliyor mu?İlk başlarda eleştiriler geliyordu çünkü insanların benim müzikle ve hayatla olan ilişkime dair fikirleri yoktu.
Her tarzın iyi örnekleri kalbime ulaşıyorsa, sesimle diğer kalplere de ulaşacaktır. Müzik benim için ifade ve konuşma biçimi. Kendi cümlelerimi kurarım. İnsanlar istiyorlarsa dinlerler.

Pop albüm yapmayı düşür müsünüz?
Tango albümünde pop unsurları taşıyan şarkılar vardı aslında ama pop müzik biraz daha tribüne oynayan bir müzik türü. Ben bugün popçu anlayışı çizgisinde değilim. Kendimi akustik ve organik müziğe yakın hissediyorum.

Leman Sam’ın kızı olmanın avantajlarını gördünüz mü?Normal şartlarda Leman Sam gibi güçlü bir karakterin kızı olmak çok büyük dezavantaj fakat aynı zamanda büyük avantaj. Bana öğrettikleri doğrultusunda, kendimi ona yakışır bir isim haline dönüştürdüm ama annem başka bir dünya, ben bambaşka bir dünyayım.

Oyunculuk...
Yakın zamanda bir dizide yer alacağım. Heyecanlıyım...

GÖSTERİŞTEN HOŞLANMAM

Sürekli doğaya vurgu yapıyorsunuz. Peki siz doğadan mı besleniyorsunuz?
Tabiat benim için olmazsa olmaz. Her şey bir tasarım harikası gibi; hayvanlar, çiçekler, ağaçlar, nehirler...

Peki “Gidip başka yerde yaşasam” dediğiniz olmuyor mu?Olmaz mı? Ama bana verilmiş bir hediye var, bunu açığa çıkarıp insanlarla paylaşmak durumundayım... Sanat bu şehirde oluyor. Hayat bir denge üzerine kurulu benim için. Fırsat buldukça kendimi tabiata atasım geliyor. Doğadan uzak kaldığım zaman hastalanıyorum, enerjim düşüyor. Gelecekte en büyük hayalim bir karavanda yaşamak. Bağımsız ruhlu bir insanım, çok fazla mülk edinmek istemiyorum. Kimseye muhtaç olmamak için mülk ediniyorum ama bunun için delirmiyorum.

Hırslı biri değil misiniz?Gösterişten hoşlanan biri değilim. Benim yadigar bir karavanım var; Kamuran Usluer’den hatıra...
Bir dönem evime hırsız girmişti, evde tek başıma kalamadım, dört ay karavanda yaşadım. Bazen Aşiyan’da, bazen Kuruçeşme’de kalıyordum. Bu bağımsızlık duygusu getiriyor insana. Gelecekte de karavanı çektiğim yer, benim evim olacak.

SEÇKİN ŞENVARDAR