‘İmparator, Tatlıses’e yakışan bir lakap’

Serkan Kaya, ‘Miras’ albümüyle hayranlarının karşısına çıktı. Türkiye’nin her bölgesinde sahne alan şarkıcı, “7’den 70’e dinleyen bir kitlem var. Konserlerimde hayranlarımla gönül bağı kuruyorum” dedi.

‘Miras’ın hikayesi nedir?

Kariyerimin dördüncü albümü. Parçaların birçoğu kendi bestelerimden oluşuyor. Arabeskin biraz daha yumuşatılmış versiyonu, gençliğe yöneldik. Bizim jenerasyon arabeskle büyüdü. Genç arkadaşlarımız için bir albüm yapmak istedik. Bu, günümüz arabeski diyelim.

‘Miras’, sanki kariyerinizin son dönemini ifade ediyor...

Tabii ki kariyerimin son dönemi değil. Mirası biraz erken pay ettik. Projeye adını veren şarkıyı, izlediğim film bittikten 10 dakika sonra yazdım.

Bu albümde beklentiler arttı mı?

Pop müzik starlarının albümleri 2-3 ayda müthiş bir satış grafiği yakalar. Ama biz 3-4 sene satmaya devam ederiz. Şarkılar demlene demlene dinleyiciyle buluşur. Eski albümün altında kalır korkum olmadı.

Bu dönemde albüm çıkarmak riskli değil mi?

Besteleri ben yaptığım için maddi açıdan avantaj sağlıyorum. Aranjör, fotoğraf çekimi ve kliplere ciddi paralar gidiyor. Ama sevenlerimiz bekliyor.

Kayıtlarda 90’dan fazla müzisyen eşlik etti size. Süreç nasıl gelişti?

Türkiye’nin en iyi müzisyenleri ve aranjörleriyle çalıştık. Bunu hava olsun diye yapmadık. Şarkılar kimlere yakışıyorsa, onlarla çalıştık.

Arabesk bitmek üzereyken yeniden canlandırdınız...

Arabesk müziğin tamamen durduğu dönemde, ‘Şimdi ne yapacağım?’ demiştim. Onca emek ve bestem vardı. Kara kara düşünmeye başladığımda Etiler’de bir kulübe gidip, ‘Haftanın bir gecesini arabesk günü’ yapalım dedim. Arabesk müziğin bittiğini söyleyip, kabul etmediler.

Sonra bir şarkıcı, gece çıkamayınca beni çağırdılar. Eski arabesk şarkılarını güncelleştirip okuyunca çok sevildi. Bu milat sayılır.

Halk sizin için, ‘Yeni imparator’ diyor. Bu lakaba ne diyorsunuz?

‘İmparator’, İbrahim Tatlıses abimize çok yakışan bir lakaptır. Benim yaşım kadar albüm yapmış, sayısız konser vermiş, televizyon programları sunmuş bir üstad. Onu incitecek her cümleden sakınırım. Bugün ‘imparator’, yarın ‘samuray’, öbür gün ‘kral’ derler. Haddimi aşmayı istemem.

Bu sevginin sebebi ne?

Onların bıyıklı abisiyim. Konserlerimde hayranlarımla gönül bağı kuruyorum.

‘Tek kalmak sıkıntı’

Sesinizi korumak için neler yapıyorsunuz?

Dondurmayı çay kaşığıyla yiyebiliyorum. Soğuk su içemiyorum.

Bu tempo aile hayatınızı nasıl etkiliyor?

İki çocuğum var. Bazen konser maratonundan bir hafta eve gidemiyorum. Beni gördüklerinde, yabancı biri gibi bakıyorlar. Dört yaşındaki oğlum Çağan biraz alıştı ama 10 aylık bebeğim alışamadı. Aile benim için çok önemli. Boş zamanlarımı onlarla geçiriyorum. Şehrin gürültüsünden uzak, bahçeli bir evde yaşıyoruz. Ektiğimiz çiçek ve meyvelerle ilgileniyoruz.

Bu müzik türünde rakibiniz yok. Bu bir dezavantaj mı?

Tek kalmak sıkıntı. Keşke 5-6 kişi olsak ve yarışsak. Böyle bir durumun kaliteyi doğuracağına eminim.

Dünyaya açılma gibi bir hedefiniz var mı?

Bizim şu anda öyle bir çalışmamız var. Ne kadar başarılı olur bilmiyorum ama o kapıyı zorlamayı düşünüyoruz.