Cadde KANSER ÖNLENEBiLiR!

KANSER ÖNLENEBiLiR!

09.11.2012 - 19:20 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin kanser kuşağındaki ülkeler arasında yer aldığını, birçok ülkeye göre kanser artış hızının daha yüksek olduğunu belirten LÖSEV Genel Koordinatörü Hülya Ünver, “Birleşmiş Milletler tarafından özel danışmanlık statüsüne layık bir sivil toplum kuruluşuyuz. Dünya LÖSEV’e danışıyor” diyor

KANSER ÖNLENEBiLiR

LÖSEV’in kuruluş hikayesini dinleyebilir miyiz?
Yıl 1998... Lösemili çocukların tedavi amacıyla devlet hastanesine yattığı günler... Hastane yönetimi, çocukların odaları için küçük bir televizyon alınmasını talep etmişti. Olumsuz yanıt sonrasında doktorlar, hemşireler ve personel aralarında para topladı, küçük bir televizyon alındı. LÖSEV, pediatrik hematolog Dr. Üstün Ezer öncülüğünde, iki doktor ve birkaç hasta çocuğun velisi tarafından kuruldu.

Haberin Devamı

Türkiye’de lösemi hastası kaç çocuk var?
Sağlık Bakanlığı’nın 2006 verilerine göre, ülkemizde her yıl 5 bin çocuk kansere yakalanıyor. Çocukluk çağı kanserleri içinde yüzde 35’le en sık görülen tür, lösemi. Bu da, 2006 rakamlarıyla her yıl ülkemizde bin 200-bin 500 çocuğa yeni lösemi teşhisi konması demek. 2012 yılındaysa, kanser vakalarındaki hızlı artışa bakarak bu rakamların üzerine çıkıldığını öngörebiliriz. Lösemi, tedavisi yaklaşık üç yıl süren ve tüm
aileyi maddi manevi olumsuz etkileyen bir hastalık.

LÖSEV, 14 yılda kaç çocuğa dokundu?
Hizmetlerimizden yararlanan hasta sayısı 12 bine ulaşmıştı. Bugün
Ankara’daki LÖSANTE Lösemili Çocuklar Hastanesi’nde tek kuruş harcamadan tedavisini tamamlayan ve sağlıklı hayatına dönen 187 çocuk var. 14 yıldır da binlerce çocuğa maddi manevi destek vererek hayata bağlanmalarını sağlıyoruz.

Haberin Devamı

Bu hastalık özellikle kimleri tehdit ediyor?
Kanser, artık her yaş ve cinsiyet grubu için büyük tehdit. Şöyle bir düşününce, yakın çevresinde kanser hastası olmayan kimse yok. Bu oran yakın zamanda daha da artacak. Dünya Sağlık Örgütü verilerine bakılırsa, ülkemizde 2050’li yıllarda her beş kişiden biri kanserle tanışacak. LÖSEV, kanserin önlenebilir ve tedavi edilebilir olduğunu anlatabilmek için sunum, seminer, konferans gibi etkinlikler düzenleyerek sürekli konuyu gündemde tutuyor.


Lösemiden kurtulma oranı nedir?
Çocukluk çağı lösemisinde en çok teşhis alan ‘ALL’ tanısında, iyi beslenme ve iyi şartlarda uygun tedavi sağlandığında, yalnızca kemoterapi tedavisiyle 10 çocuktan 9’u sağlıklı hayatlarına geri dönebiliyor. Ancak bunu sadece ilaçlarla başarabilmek mümkün değil. Hastanın hayattan kopmasını engellemek, karamsarlıktan uzak, umut dolu bir ortam hazırlamak da gerekli. En önemlisi de çocukluğunu yaşatabilmektir. Bunun için de gönüllü profesyonellerden yardım alınmalıdır.

Türkiye’nin lösemili çocuklar konusunda dünyadaki yeri nedir?
Türkiye kanser kuşağındaki ülkeler arasında yer alıyor. Birçok ülkeye göre kanser artış hızı daha yüksek. LÖSEV, dünyanın dört bir yanında faaliyet gösteren kanser kuruluşlarıyla iletişim halinde. 2007 yılında Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi tarafından özel danışmanlık statüsüne layık bir sivil toplum kuruluşu oldu. Dünya
LÖSEV’e danışıyor. Yurt dışından lösemili çocuklar Türkiye’de konuğumuz oluyor, ağırlanıyorlar.
Kayıtlı çocuklarımızsa yurt dışında gezi, kamp ve etkinliklere gönderiliyor.

Haberin Devamı

Özel Lösemili Çocuklar Okulu nasıl bir fark yaratıyor?
Eğitimin son derece önemli olduğunun bilinciyle hizmet veren
LÖSEV, 2008’de dünyanın ilk ve tek Lösemili Çocuklar Ana ve İlköğretim Okulu’nu Ankara’da açtı. Kolej düzeyinde eğitim veriliyor. 150 öğrenci kapasiteli. Çocukların okul servislerinden, kırtasiye ihtiyaçlarına; beslenmelerinden kıyafetlerine dek tüm ihtiyaçları ücretsiz karşılanıyor. Ayrıca ‘Sağlık Eğitim Bursu’ olarak her ay düzenli ödeme yapılıyor. Önümüzdeki yıllarda eğitime yatırımlarımız artacak.

Türkiye’de bu alanda mücadele eden başka kaç dernek var?
LÖSEV dışında bu amaca hizmet verdiğini söyleyen onlarca yerel dernek var. Ancak yardım yapmadan önce bu kurumların araştırılmasını tavsiye ediyoruz. Çok acıdır ki, bu zor durumdan çıkar sağlamaya çalışan sahtekârlar var. Daha geçen hafta Samsun’da LÖSEV’in adını kullanarak yemek tertip eden dört kişi, suçüstü yakalanarak savcılığa sevk edildi. Ancak bu yola başvuran kötü niyetli kişiler bilmeli ki, LÖSEV milyonlarca gönüllüsüyle karşılarında ve lösemili çocukların tek kuruşunun dahi takipçisi.

Haberin Devamı

LÖSEV’e destek olmak isteyenler ne yapabilir?
Gün geçtikçe artan hasta sayısına paralel olarak, destek ihtiyacımız da artıyor. Ramazan ve Kurban Bayramı gibi dönemlerde yapılan bağışlarla tüm çocuklarımız yıl boyu düzenli et ve et ürünleriyle beslenerek protein alıyor ve hayata bağlanıyor.

KANSER ÖNLENEBiLiR

“En güzel yemek annemizin pişirdiğidir. Fast-foodlar, gazlı içecekler, hiçbir besleyici özelliği olmayan cips türü atıştırmalıklardan uzak durun. Kanserden korunmak için sağlıklı beslenme ve spor, yaşam tarzımız olmalı.”

Haberin Devamı

187

LÖSEV’in sağlığa kavuşturduğu lösemi hasta sayısı.

“iYiLEŞME ORANI YÜZDE 91”

Ailelere korkmamalarını ve LÖSEV olarak bu hastalığın her sürecinde yanlarında olacağımızı söylemek isteriz. Asla kendinizi veya eşinizi suçlamayın. Unutmayın; lösemi ve kanser, kaderimiz değildir. Kirlenen dünya, hormon katkılı besinler, gelişen teknoloji, ne yazık ki kanser vakalarında artışı kaçınılmaz kıldı. Lösemi umutsuz bir hastalık değildir. Tersine; iyi bir tedavi ve moral desteğiyle yüzde 91’e varan oranda iyileşme sağlanır. İyileşmiş gençlerimiz en önemli moral kaynaklarımız. Bugün LÖSEV çatısı altında tedavisi süren kardeşleri için çalışan onlarca lösemiyi yenmiş gencimiz var. LÖSEV olarak en büyük ülkümüz, tedavide başarı oranlarını yüzde 100’e çıkarmak. Herkesin imkânları doğrultusunda LÖSEV’e ulaşarak destek olmasını bekliyoruz.

LÖSEMi BELiRTiLERi
İştahsızlık, kansızlık, zayıflama, bacaklarda kemik ağrıları, cilt altı kanamaları, kırmızı noktalar veya morarmalar, burun ve diş eti kanamaları, yüksek ateş. Ayrıca yayıldığı organlara ait belirtiler; örneğin baş ağrısı, kusma, karın ağrısı, görme bozuklukları önem taşıyabilir. Hematoloji (kan hastalıkları) uzmanlarınca yapılan muayenede, çoğunlukla karaciğer ve dalak büyümesi, lenf bezlerinde genişleme, kanama bulguları tespit edilebilir. Yapılan kan, kemik iliği, hücre tipini belirleme ve genetik tetkikler sonucu kesin tanı konulabilir.