KUZEY EGE’NIN BOHEM KAFASI

Bodrum’a, Çeşme’ye rutini yapanların dışındadır Kuzey Ege’nin bohem kafası... Doğayla barışık bu bohem kafa, tatil yapmaktan ziyade, bölgeye yerleşiyor ve hayallerini gerçekleştiriyor. Bunlardan biri de Mehmet Duru! Yakın dostu Reha Erdem’in ‘5 Vakit’ filmini çektiği köy Kozlu’ya hayran olan Duru, dört yıldır da köydeki dokuz evi kiralayıp, Kozluhan isminde bir otel haline getirmiş. Bu sempatik Ege köyünün sakinleri de bu turizm hareketine, hayatlarının doğal
akışıyla katılıyorlar.
Teslime Teyze’nin keçisine evcil bir golden gibi davranması, Hasan Amca’nın balkonundan köye gelenleri karşılaması ve eşi Firdevs Hanım’ın bariton sesiyle günceli çekiştirmesi, Kozluhan’ın doğal animasyonu gibi olmuş. Ama Kozlu’nun asıl farklı hikayesi sahilde; Kozluyalı’yla başlıyor.
Çadırdan çıkan lezzet
Dünyada popülerleşen ‘glamping’ yani konforlu çadırlardan oluşan kamp var burada. Sahilindeyse İstanbul’da dahi bulamayacağınız derecede gastronomi harikaları yaratan bir restoran... Hep söylerim, mutfağın demokrasisi olmaz ama Kozluyalı ekibi bu dediğimi tersine çıkaracak işler yapıyor. Deniz Güneş, Ali Efe Varol ve Batuhan Tanık, yardımcıları olmadan filmlere konu olacak dostlukta mutfakta ortak çalışıyorlar. Siparişleri bölüşüyorlar, iş bitimi doğa içindeki çadırlarının önünde sohbet ediyorlar, öğle arası yüzüyorlar. Bu harika şeflerin tabakları kadar, kişilikleri de şapka çıkarılası!
Mutfakta en büyük farkları, sabit bir menüye göre değil; günlük tedariğe göre yemek çıkarmaları. Kozluyalı’nın yemeklerinde en fazla kullandığı ürün, sardalya... Bilbao’daki pintxo tarzında harika başlangıçlar hazırlıyorlar bu küçük balıktan. Bölgenin bereketli denizinden buldukları dülgeri unuttuğumuz usulde, bütün olarak servis ediyorlar. Öğle menüsündeyse ‘kaburger’le olağanüstü bir atıştırmalık hazırlıyorlar.

Murat Reis’e yeni dokunuş
Asos’un karşısındaysa, çoğu kişinin çocukluğunun Ayvalık’ında benzer hikayeler var. Burası daha yoğun, insan kalabalıkları da var, Türkiye ekonomisinin önemli ailelerinin özel mimarideki evleri de... Yeşilçam filmlerini izlerken tebessüm edenlerin gönlünde o yapımların ev sahibi Murat Reis’in yeri ayrıdır. Tesis, rafine makyajlarla bambaşka bir hal almış. Bu dokunuşların D-Resort gibi Türkiye’den doğmuş ve büyümekte olan bir zincir tarafından yapılması da ayrı bir değer. Otel mutfağı, SPA’sı, beyaz kumlu plajının yanı sıra, çevredeki güzellikleri de yaşatmak üzere bir plan yapıyor. Bölgedeki zeytinciliği, özel yerleri, Cunda’yı ve hatta karşımızdaki Lesvos’u, bölge turizmine katmayı misyon edinmiş.

Lesvos notları

Sinan Hamamsarılar, sosyal medya takipçilerinin bildiği mahlasıyla Tat Dedektifi’nin lezzet notları üzerinden hızlandırılmış şekilde gezdik bu koca adayı... Mitilini’ye indikten sonra Mantamados bölgesindeki harika şarküteri Mystakelli, peynir tadımlarıyla meşhur. Eskinin en lüks termal otellerinden Sarlıca’nın karşısındaki köy kahvesinde, Starbucks’tan bile soğuk kahve yapıyorlar. Adanın en eski manastırlarından Taksiyarhis’in yanında, ballı yoğurt ve lokma, kuzeydeki Molivos’ta Grand Blue’da çamaşır ipinde asılı taze ahpotlardan yapılan spesiyaller, bizim sevdiğimiz öneriler oldu.