İnsan, yalnızlığını özel günlerde daha çok hissedebilir. Sadece hissetmekle kalmaz, bunu sorgulayabilir de. Kendinize, ilişki içinde ya da dışında iyi hissettiğiniz, mutlu olduğunuz bir yaşamı sürmenin önemini hatırlatın, yeter
İlişkiyi başlatabilmek, sürdürebilmek, ilişki içinde iyi hissetmek ve hissettirebilmek kişinin yaşamında önemli konular. “Dünyada birçok insan varken ben neden yalnızım?” ya da “Hiç mi bana göre insan yok?”, “Bende mi bir hata var?”, “Herkes başarırken ben neden başaramıyorum?”, “Hep mi değişik, dengesiz insanlar beni bulur?” gibi sorgulamalar oluşmaya başlar. Bunlar aslında ilişkiye bakış açınızı ve ilişki yaşayamamanızın nedenlerinin cevabı da sayılabilir.
Başlamadan biten ilişkiler
İlişkiyi nasıl tanımladığımız önemli. Bilinçaltımız, çocukluğumuzdan bugüne kadar önce ailede sonra yakın çevrede gördüğünüz ilişki modelleri ve yaşanmışlıklarla hakkında kodlamalar yapar. Kodlamalarla, “Bu insana yaklaşılır, kaçılır, kabul edilir, edilmez, güvenilir, güvenilmez, ciddidir, ciddi değildir, ilişki insanıdır, değildir” gibi bir sürü ölçüt oluşur. İlişkide karşınızdaki kişide aradığınız özellikler olması normaldir ama tanımaya çalışmadan kestirip atmak ya da karşı tarafın zihninizde oluşturduğu mükemmel tanımlamasına tamamen uymasını beklemek birliktelik yaşamanızı güçleştirebilir.
Önyargılardan sıyrılın
İlişkiye yüklediğiniz anlamlar ve giyindiğiniz rolün kendi benliğinizden uzak olması da ilişkiye başlamada ya da devam ettirmede zorluk yaşanmasına sebep olabilir. İlişki kendi içinde değişen, gelişen, büyüyen bir dinamiğe sahip. Çiftlerden birinin bu gelişimi durdurması, ilişkiyi beslememesi, birlikteliğin dinamiğini olumsuz etkiler. İnsanın kendi olabilmesi ve karşısındaki kişiyi olduğu gibi kabul etmesi, gelişimin birinci basamağını oluşturur. Bu da zaman gerektirir. Geçmişte öğrendikleriniz, olumsuz deneyimleriniz, inanç kalıplarınız sizi kendiniz olmaktan uzak tutabilir, size başkalarının doğrularını yaşatabilir. Bu da ilişkinin oluşmasını ya da sürmesini engeller.
Her şeyde olduğu gibi istemek ve eyleme geçmek ilişki konusunda da geçerlidir. Bir ilişkiye ihtiyaç duyup kimseyle tanışmamak, tanışılsa da ilişki ve kişilere önyargılarla yaklaşmak, karşısındaki kişiyi tanımaya çalışmamak, ilişkiye şans vermemek bir sorunun varlığını gösterebilir.
Önce kendini sevmeli insan
Önemli olan kendinizi tanımak ve karşınızdakini tanımaya, anlamaya çalışmak. Yaşamın akışı içinde kendiniz olduğunuzda ilişkinin kendiliğinden oluşacağını bilirsiniz. Varlığınızın anlamını, mutluluğunuzu, birilerine ve ilişkiye bağlamadan mutlu olursunuz. Bu Sevgililer Günü’nde de eğer yalnızsanız önce nedenlerine bakıp sonra bugün için kendinizle bir şeyler yaparak mutluluğa ilk adımı atabilirsiniz.
Eğer tekrar eden ve devam etmeyen ilişki modellerine sahipseniz, uzun süredir hayatınıza biri girmiyorsa destek almaya karar verebilirsiniz.
Sevgilisi olmayan arkadaşlarınızla toplanıp ‘Sevgilisizler Günü’nü kutlayabilirsiniz. Yakınarak, sorgulayarak, sorunlardan bahsederek değil keyif alarak vakit geçirin.
Birisi için değil kendiniz için süslenin, giyinin. Şımartın kendinizi, çiçek alın, hediye alın. Kendiniz için bir şeyler yapın, önce kendinizi sevin ve değer verin.
Biten ama devam eden, zorundalıktan, bağımlılıktan, toplumsal rollerden, sorunlarla yaşanan bir sürü ilişki olduğunu hatırlatın kendinize. İlişki içinde ya da dışında iyi hissettiğiniz, mutlu olduğunuz bir yaşamı sürmenin önemli olduğunu unutmayın.
